Normale Çeviri İspanyolca
2,077 parallel translation
Kişiye ait olmayan anılar, hayaller ama yabancı maddeyi alır almaz hastalar normale döner.
Los recuerdos falsos, ideas delirantes. Pero tan pronto como se quita el tejido extraño, están bien.
Ama artık bir kaç g-string yardımıyla normale dönmeye hazırım.
Pero ahora estoy preparado para animarme.
İnsnalar normale göre daha uzun ya da genişler diye, düşmanca ve keskin bir şekilde isimlendirilmiş mağazalardan alışveriş mi yapmak zorundalar?
Solo porque existe gente que sea más alta o grande que el promedio... ¿ Por qué tienes que hacer compras en los lugares que tienen esos nombres?
Hediyem, Brick'in yeniden normale dönmesini sağlamıştı.
Mi regalo fue ver a Brick actuar normal otra vez...
Her şey normale dönsün istiyorum.
Solo quiero cosas para ser normal.
Ruhun bedeninden ayrıldığı anda oğlunuz normale dönecek.
En el momento exacto que su espíritu deje su cuerpo su hijo volverá a la normalidad.
Normale döndü.
Volvió a estar como siempre.
İletişim sistemleri normale döndü.
Sistemas de comunicación restablecidos.
Vücut ısısı normale döndüğünde, ve su ihtiyacı karşılandığında 24 saat içinde uyanır.
Cuando su temperatura corporal suba y se hidrate, en menos de 24 horas.
Beraber beni normale döndürmenin bir yolunu bulacağımızı biliyorum.
Sé que juntos podemos encontrar la forma de que vuelva a ser normal.
- Normale dönmüş gibisin, ha?
- Casi volviste a la normalidad.
O andan itibaren, Max kendini farklı bir şekilde sakinleştirmişti ve olaylar normale dönmüştü ta ki 48'inci yaş gününden sonrasına, rakamları sonunda tutana kadar.
De ahí en adelante, Max se refrescó de otra manera... Y las cosas regresaron a la normalidad. Hasta que, en su cumpleaños 48, sus números finalmente salieron.
Bir anda oldu, lâkin normale döndün.
Es rápido, pero ha vuelto a la normalidad.
Anlaşıldı, hava normale döndü.
Comprendido. El tiempo está despejado.
Ve aslında, her şeyin normale döneceğini öğrendiğim anda bunları seninle paylaşmayı istedim.
Y la cosa es que... Cuando supe que todo iba a salir bien, quería decírtelo a ti.
Her şey normale döndü.
Todo se volvió normal.
Buraya gelip içimi biraz rahatlatırsam belki de her şeyin normale döneceğini düşündüm. - Normale mi?
Así que pensé que si venía aquí... a cambiar un poquito de aire... quizás las cosas puedan volver... ya sabe, a la normalidad.
Plutopia karanlıktan önce biter ve zaman normale döner
Se dice que Plutopia fue terminada antes de la oscuridad Plutopia crecera y con el tiempo todo regresara a la normalidad
Marshall her şeyin normale döneceğine garanti veriyor. 2 fincan un. 2 çay kaşığı şeker.
... El Alcalde Marshall prometió que todo estará listo al final del día... 2 tazas de harina.
Ya hiç normale dönemezsem? Ve hayatımın sonuna kadar seninle birlikte olamazsam?
nunca seré capaz de mojarme... y hasta el final de mi vida no puedo hacerlo contigo?
Bütün hikayeyi normale çevirebilecek bir tek kişi tanıyordum :
yo sabía que había sólo una persona que podía contar para establecer la historia verdadera :
Bir an yas tutuyor, yine normale dönüyorsun.
Afligida por un momento, lista para empezar de nuevo.
Fonksiyonları normale dönecek
Hay que restaurar la función vital, no la vida, hasta que sea el momento.
gibi soruları sormaya pek fırsatınız olmuyor. Sanki tekrar normale döndüğünüzde değerlendirebilmek üzere, çok kısa sürede çok fazla bilgiyi işlemeye çalışmak gibi...
Es demasiada información para procesar en los pocos minutos que dura antes de que estés totalmente de regreso.
- sadece kafam normale dönüyor..
Solo un momento de locura.
Dudaklarını düzelttik diye tekrar normale mi dönecek sandın?
¿ Qué arreglarle lo labios lo volvería normal?
Yavaş yavaş, normal hayata başlayınca, hafızası normale dönebilir...
Gradualmente, cuando su vida memoria vuelva a la normalidad..
Babanız sizinle ilgilenecek. Her şey normale dönecek.
Ahora su padre piensa que los niños, se vuelve a hacer las cosas, cómo Dios manda.
Acılar onarıldı ve hayat normale döndü.
La prosperidad fue restaurada y la vida volvió a la normalidad.
Beth elbet normale dönecektir.
Beth entrará en razón.
... görünüyor ki büyük çapta banka soyguncusu suçüstü yakalandı... Hâlâ doğrulanmış bir bilgi değil, Ron zira King Caddesi yavaş yavaş normale dönmeye başladı.
... y parece que hay más sospechoso del asalto al banco es atrapado Todavía no ha sido confirmado, Ron la ajetreada King Street vuelve a la normalidad.
Benim bilip onunsa farkında olmadığı şeyse topun normale göre 1 / 16 oranında daha büyük olmasıydı. Yutmak için fazla geldi.
Lo que yo sabía y él no era que la bola blanca era 1 / 16 de pulgada mayor que las otras bolas... demasiado grande como para tragársela.
Parmaklarım normale göre biraz kalınlar.
No estoy tan fino como antes.
Doğrulduğunda kan basıncı düşüyor, uzandığından normale dönüyor.
La presión arterial se desploma cuando está de pie y regresa a la normalidad cuando está recostado.
Kan basıncı normale döndü.
La presión arterial se revirtió a la normalidad.
Psikologlar, doktorlar falan bir kaç büyülü laf eder sonra her şey normale döner, öyle mi? Öyle mi!
Entonces algún doctor dice unas palabras... mágicas y todo vuelve a la normalidad, ¿ no?
Normale döndürmeme yardım edin!
Ayúdenme a estabilizarlo.
Seni normale döndüreceğiz.
Vamos a regresarte a la normalidad.
Anjiyo şeyi iyi geçti. Normale döndü. Doktor tamamen iyileştiğini söyledi.
Si, la angioplastia ha ido bien, está como nuevo, los médicos dicen que él se ha repuesto completamente.
Normale dönecek mi?
¿ Va a volver a la normalidad?
Bu adamı ne kadar çabuk yakalarsak, o kadar çabuk normale döneriz.
Cuanto antes cojamos al tipo antes volveremos a la normalidad.
Normale dönüyor.
Está volviendo a la normalidad.
Sadece normale dönmemizi istiyorum.
Que volvamos a la normalidad.
Evet. Ve sonra her şey normale döndüğünde duygularımız hala devam ediyorsa tekrar görüşmeye devam edeceğiz.
Es totalmente adulto.
Fakat bu insanı neyin öldürdüğünü ne kadar erken bulursanız hayat o kadar erken normale döner.
Elijan. Pero entre más pronto descubran qué mató a este individuo... más pronto volverá su vida a la normalidad.
Her şey normale dönüyor.
- Todo vuelve a la normalidad.
En başta her kobaya kanın sulanması için bir doz varfarin verdik ve sonra yeni ilacın seviyeleri normale döndürmesinin ne kadar sürdüğünü ölçtük.
Primero dábamos a cada sujeto una dosis de warfarina para diluir la sangre, y después medíamos cuanto tiempo tardaba la nueva droga en restaurar los niveles normales.
Belle haklıysa o şimdi huzur bulmuştur ve her şey normale dönecektir.
Si Belle tiene razón, entonces ella deberá estar en paz ahora y todo regresará a la normalidad.
Onun, her şeyin normale döndüğünü söylediğini sanmıştım.
Pensé que ella dijo que esto era y todo regresaría a la normalidad.
- Evet, sanırım artık her şey normale döner.
- Si creo que todo va a ir bien ahora
Ne yani o salak seni ameliyat yaptı mı? Sen artık normale döndüğüne göre, sonunda sana gerçeği söyleyebiliriz.
- Entonces la operacion funciona
normal 211
norma 106
norman 553
normandy 17
normalde 71
normandiya 40
normal mi 38
normaldir 23
normal değil 24
normal davran 19
norma 106
norman 553
normandy 17
normalde 71
normandiya 40
normal mi 38
normaldir 23
normal değil 24
normal davran 19