English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ Y ] / Yaklaşik

Yaklaşik Çeviri İspanyolca

146 parallel translation
YAKLAŞIK KONUMU... 4 hafta önce kaybolan General Nobile..... ve onun küçük kaşif takımı hala hayatta olabilir.
SU POSICIÓN APROXIMADA... El General Nobile y su pequeña banda de exploradores... desaparecidos cuatro semanas pueden seguir vivos.
YAKLAŞIK BÜTÜN AKTÖRLER ÖLDÜ
CASI TODOS LOS ACTORES ESTÁN MUERTOS
Yaklaşik on dakika kadar telefonla konuştular.
Estuvieron hablando sólo por diez minutos.
HİROŞİMA 6 AĞUSTOS, 1945 YAKLAŞIK 140.000 KİŞİ ÖLDÜ
HIROSHIMA 6 DE AGOSTO DE 1945 140.000 VÍCTIMAS APROXIMADAMENTE
NAGASAKI 9 AĞUSTOS, 1945 YAKLAŞIK 74.000 KİŞİ ÖLDÜ
NAGASAKI 9 DE AGOSTO DE 1945 74.000 VÍCTIMAS APROXIMADAMENTE
2. DÜNYA SAVAŞI'NDA PASİFİK'TE YAKLAŞIK 120.000
UNOS 120.000 SOLDADOS AMERICANOS PERDIERON LA VIDA
2. DÜNYA SAVAŞI SONUCUNDA YAKLAŞIK 100 MİLYON ERKEK
SE CALCULA QUE CASI 100 MILLONES DE HOMBRES
YOL ÇALIŞMASI YAKLAŞIK 1.
construcción ADELANTE A 1,5 KM
ŞU AN BREZİLYA'DA YAKLAŞIK 100.000 ÇOCUK VE ÇOCUK YAŞTAKİ GENÇ, CİNSEL OLARAK İSTİSMARA MARUZ KALMAKTADIR.
SON EXPLOTADOS SEXUALMENTE EN BRASIL.
Kizim, yaklasik bes yil önce Chicago'da evlendi.
Mi hija se casó en Chicago, hace cinco años ya.
Yaklasik iki hafta önce bir mektup geldi.
Recibí una carta suya hace un par de semanas.
Yelek cebinde 100 dolar, pantolonunda da yaklasik 30 dolar buldum.
Tenía 100 dólares en el bolsillo del chaleco y unos 30 en los pantalones.
Yaklasik 500 dolarim kaldi.
Me quedan unos 500 dólares.
Ufak tefek, yaklasik 1.50 boyunda...
Es pequeña. 1,50 m más o menos.
YEREL SAATLE YAKLAŞIK 15.00'TE
LLEGARÁN EN EL AVIÓN DE LAS 3 P.M.
AT-6, yaklasik 3000 metrede.
Un at-6 a unos 9.000 pies.
Yaklasik alti ayini Tokyodaki Ikebukuro ve Sugamo bolgelerinde gecirdi.
Pasó cerca de seis meses en Ikebukuro y Sugamo, áreas de Tokio.
Yaklasik olarak doğru. Ama bu aptalca siddet bizi nereye goturecek?
Pero a fin de cuentas, ¿ qué supone esta violencia imbécil?
- Dun gece, yaklasik 22 : 30 da.
Anoche, a eso de las 10 : 30.
Marcellus'un yaptïgïnï yapïp kendimizi satïn almak seni, beni, çocuklarï ve Kizzy Ana'yï yaklasïk 6000 $ tutacak.
Bueno, hacer como Marcellus y comprar nuestra libertad, la de los niños y la de Mamá Kizzy cuesta casi 6.000 dólares.
Yilda yaklasik 10 trilyon kilometre yol alan, bir uzakliga neredeyse esittir.
Mide los 10 billones de kilómetros recorridos por la luz en un año.
Herkül kümesindeki her bir galaksi arasindaki uzaklik, yaklasik 300.000 isikyilidir.
En Hércules las galaxias están separadas por 300.000 años luz.
Yani, 7 derece ise, 360 derece olan, dünyanin çevresinin tamaminin yaklasik 50'de biriydi.
Siete grados son una cincuentava parte de la circunferencia terrestre, de 360 grados.
Kütüphanenin içerdigi kitap sayisini dogru olarak söylemek zor fakat tahmin edilen sayi, yaklasik 10 milyon elyazmasi.
Es difíicil precisar números pero parece que en su apogeo, hubo alrededor de un millón de rollos.
Her bir saniye ise yaklasik 500 yila rastliyor.
Cada segundo, unos 500 años de nuestra historia.
200 dollar... ve siz cocuklar yaklasik 300 $ lik bira ictiniz.
Doscientos dólares... y tus chicos tomaron $ 300 en cerveza.
Yaklasik 850 tane taco degerinde besin tüketmen gerekiyor.
Tienes que consumir una cantidad aproximada de 850 tacos.
Sanirim yaklasik buradayiz.
Parece que casi llegamos.
Biriyle görüsüyorum. Arada sirada. Yaklasik 10 yildir ve sorunlarimiz oldu.
He salido con una persona con interrupciones desde hace 10 años y teníamos problemas.
Yaklasik iki yildir kimseyle çikmadim.
Bueno, No he salido con alguien desde hace 2 años
Annemler yaklasik bir saattir o banyodalar.
Mis padres han estado es ese baño por casi una hora amigo.
Yaklasik alti yildir oturuyorum.
Desde hace unos seis años.
Yaklasik yarim saate
Como en media hora.
Yaklasik bir saat önce Brisco Kanyonunda terkedilmis hâlde bulundu.
La encontraron destrozada en el Cañon Brisco hace como una hora.
Günes isinlari okyanusun yaklasik ilk yüz metresinde dogrudan etki ederler.
Los rayos solares sólo tienen un efecto directo en los primeros 100 m mas o menos del océano.
Bu, kiyidan yumusak bir egimle meylederek yaklasik 150 mil uzaga en fazla 4,000 metre derinlige kadar ulasir.
Esta se extiende por 240 Km aproximadamente desde la costa, bajando en una suave pendiente, hasta una profundidad máxima de 4.000 m.
Denizin dibinden yaklasik iki mil yükselen daglar 28,000 mil uzaniyorlar ve bu da Dünya'nin en büyük dag silsilesi.
Alzándose por más de 3 Km sobre el suelo marino, las cordilleras se extienden por más de 45.000 Km, la más amplia cadena montañosa en la Tierra.
Yaklasik yarim mil asagida Meksika Körfezi'nin dibinde 20 metre uzunlugunda olan kendi kumlu sahiline sahip bir su alti gölüne rastladilar.
A más de Km y medio abajo, en el fondo del Golfo de México, se toparon con lo que parece ser un lago submarino, de más de 20m de largo, con su propia costa arenosa.
Bunlar yaklasik yarim metre uzunlugundaki Avustralya kalamarlari.
Estos son calamares australianos, de casi medio metro de largo.
Kitapta, bir filmin yaklasik 120 sayfa olmasi gerek diyor.
Los libros dicen que debe tener unas 1 20 páginas.
Aralarinda Rahip Donnet'in de oldugu yaklasik 400 erkek, kadin ve çocuk nehir kiyisindaki ana meydana toplu halde getirildiler.
Casi 400 hombres, mujeres y niños, Entre ellos el sacerdote, Padre Donnet, Fueron llevados a la plaza principal en la orilla del río.
M.S yaklasik 5. yy'dan kalma bir Hiristiyan kilisesi.
Una iglesia cristiana, alrededor de 5 d.C.
Neyse, yaklasik bir ay önce, yüzdükten sonra kayaliklarda kaymistim.
De cualquier modo, hace un mes, me patiné en las rocas luego de una zambullida.
- Anliyorum. Yaklasik on gün önce.
- Hace unos diez días
Saat kaçti, ondan emin degilim. Yaklasik sabahin ikisiydi.
- Era cerca de las dos de la mañana.
Buradan yaklasik yarim kilometrede.
A medio klick de aquí.
Yaklasik olarak bir aydir Fox River'dayim.
He estado en Fox River desde hace casi un mes.
Bir keresinde, yaklasik 10 yil önce, bir adam düsük akima yakalandi, ölüm için yeterli degildi.
Una vez, hace diez años hubo un hombre que recibió unos chispazos no lo suficiente para hacer el trabajo.
Yaklasik 15 dakika.
Unos 15 minutos.
Yaklasik 10 kilometre...
Estamos a uos diez kilómetros...
Yaklasik 1 5 dakika süren çatismadan sonra...
Después de 15 minutos de tiroteo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]