English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ Y ] / Yeminle

Yeminle Çeviri İspanyolca

512 parallel translation
Şahane bir yer diyorlar, yeminle.
"una magnífica tierra, juran"
- Yeminle!
- ¡ Te doy mi palabra!
" Yaradana yeminle ki
" Por el Dios viviente que naciste
- Yeminle.
- ¡ Palabra de honor!
Cemiyetimize, sadece her yıl yeniden yapılan bir yeminle... bağlı kaldığımızı öğrenince biraz endişelendi.
Estaba un poco asustado cuando supo que estamos ligadas a nuestra orden sólo por votos anuales.
"Her söyleneni yeminle inkâr etmen, " İçimi kemiren güçlü kanıtları "ne yok ediyor, ne de susturuyor. " Öleceksin!
Y, aunque lo negaras escrupulosamente,... no se disiparía ni se destruiría la firme convicción que me atormenta ".
- Ölümüm üzerine yeminle kimseye hiçbir şey söylemeyeceğim, nasıl yaptığımı da unutacağım.
Juro por mis muertos que no diré nada a nadie.
Yeminle bunun ne olduğunu biliyorsun.
Me lo prometiste. Apuesto a que sabe qué es esto.
Yeminle.
Lo juro.
Şimdi o geminin ambarı var ya, bağışlarla dopdoludur, yeminle!
Apuesto que repleto hasta las escotillas con ofrendas.
Bütün bildiğim bu. Yeminle.
Eso es todo lo que sé, de verdad.
İşte burada yeminle söylüyorum, karşılıklı sevgimiz benim için asla son bulmayacak.
Juro aquí que este intercambio de afectos será inviolable por mi parte.
Sayın jüri üyeleri, biraz önce ettiğiniz yeminle bu davada kararınızı kanıtlara göre vereceğinize söz vermiş oldunuz.
Miembros del jurado, el juramento que han prestado los obliga a resolver esta causa basándose en las pruebas.
- Amma attın! - Yeminle.
¡ Formidable!
Kutsal bir yeminle ölene kadar itaat edeceğine dair yemin ettin.
Usted prometió solemnemente obedecer hasta la muerte.
Yeminle ben de sıkışmıştı!
¡ Te juro que estaba atascado!
Yeminle bak.
Te lo juro.
Yeminle, bilmem.
En serio.
Korkmuyorum. Yeminle korktuğum falan yok. Bu ilk seferim, anlıyor musun?
Juro que no tengo miedo, pero ésta es mi primera vez...
- Evet, evet, yeminle beğendim.
- Sí, sí, sí. Prometo que me gusta.
Polis yeminle doğrulayabilir.
La policía lo confirmará.
- Kim o? Yeminle, tanımıyorum.
Te prometo que no lo conozco.
Sana yeminle, bununla bir ilgisi yoktu, vallaha!
Te juro que no fui a verte por eso. De veras, te he escrito.
- Yeminle en az 150 kilometreyle gidiyordu.
- Juro que iba como a 90.
- Yeminle olmaz!
- ¡ Lo prometo!
- Bilmiyorum. Yeminle, bilmiyorum.
- No lo sé. ¡ Lo juro, no lo sé!
Nötron... Unutmayın o dünyadaki en tehlikeli adam. Yeminle öyle.
El Sr. Neutrón, que es el hombre más peligroso del mundo, en serio... ya estaba reuniendo aliados.
Yeminle canımdan bezdim.
Todo esto me tiene muy enfermo.
Bilirsin, benim evdeki hatun bunu görse yeminle takla atardı.
Si mi chica en casa pudiera ver esto ahora, fliparía, tío.
O yüzden geldim ve soruyorum, Tanrı üzerine yeminle söyle bu mektuptaki doğru mudur?
He venido para preguntarle si Io que hay en la carta es verdad o mentira. Respóndame, por Dios.
- Ekmek ve su verilir şaire hakimin evinde ama nesir ve şiir öldürülür her gece acımasızca ekmek dedimse, yeminle söyleyeyim size, kıldan incedir o evde...
Los poetas toman agua en la casa de Hakim donde el verso y la prosa son sacrificados cada noche y el pan es allí más fino que el agua
Ben sadece saymak istemiştim baba, yeminle bak.
Sólo quise contarlo. De veras.
- Yeminle.
- No, lo juro.
- Yeminle.
- Lo juro.
Yeminle, sevgilim...
- Te aseguro, corazón mío...
Sonsuz Karanlık'ın Kalesi orada bir yerde, yeminle!
La Fortaleza de la oscuridad absoluta esta en algún lado por allá, ¡ lo prometo!
Hiç değil, yeminle.
¡ Claro que no, lo juro!
Yeminle.
Lo prometo.
Başım gözüm üstüne ağam ama yeminle çok iş var.
Te juro que tengo mucho que hacer.
O'Connell beni aradı, hepinizi yemeğe göndertti. Yeminle!
O'Connell me llamó y me dijo que os mandara a comer. ¡ Lo juro!
Yeminle, ne zaman ikinizi 1 saatliğine bile yalnız bıraksam dönüşte tam bir faciayla karşılaşıyorum!
Verdaderamente no puedo dejarte solo ni siquiera un hora sin que organices algún desastre.
Yeminle, söyleyeceğim.
Por dios, lo haré.
Anneme bir şey olursa seni gebertirim yeminle.
Si le pasa algo a mi madre, te mataré.
Ama, yeminle bu zaman almıştı.
Pero llevó su tiempo.
Yeminle, sana anlatacak bir hikayem var.
Cristo, tengo un cuento que contarte.
Yeminle!
¡ Te lo juro!
Yeminle "girin" dendiğini duydum.
Toqué y juro que te oí decir : "Pasa".
Yeminle! Ama bu adamların şakası yok.
Pero estos tipos hablan en serio.
Bu yeminle hayatlarını birleştirecekler.
Los votos que tomarán unen sus vidas.
Bir kazaydı. Yeminle.
Fue un accidente, de verdad.
- Yeminle.
De verdad.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]