Ölmüşsün Çeviri İspanyolca
110 parallel translation
Ölmüşsün.
Estás muerta.
Sana gerçekten ölmüşsün havası vereceğim.
Ahí está. Parecerás bien muerto.
Açlıktan ölmüşsün ufaklık.
Pase hombre.
Hayır. Sen ölmüşsün.
Estás muerto.
Doğduğun anda ölmüşsün sen.
Murió en el momento de nacer.
Sana evlilik teklif edecek bir adam bulamıyorsan ölmüşsün demektir.
Si no puedes conseguir que un hombre se te proponga mejor que estés muerta.
Ha can sıkıntısından ha da savaş esnasında ölmüşsün. Ne fark var ki?
Morir de aburrimiento, morir en batalla. ¿ Cuál es la diferencia?
Sen de ölmüşsün, dostum.
Y tú estás muerto, amigo.
İyi bir yer, sadece sanki ölmüşsün ve Yahudi cennetinde uyanmışsın gibi.
No está mal, pero es como morirse y despertar en un cielo judío.
- Sen ölmüşsün.
- Estás muerto.
İkincisi hapistesin ve üçüncüsü ölmüşsün.
Dos, estás en la cárcel. Tres, estás muerto.
Çoktan ölmüşsün!
Muy muerto.
Başın belada değil. Ölmüşsün.
Estás muerto y enterrado.
Diğer madde vücuda girince ikisi buluşurlar ve dolaşım sisteminde küçük bir parti verirler sonra bir de bakmışsın ki ölmüşsün.
Cuando la otra mitad del veneno ingresa al cuerpo, ambas se reúnen hacen una pequeña fiesta en el sistema cardiovascular y repentinamente, uno está completamente muerto.
Dibe vurmuşsan ölmüşsün demektir.
Si tocaste fondo, estás muerto.
Ölmüşsün gibi davranıyorum.
Finjo que estás muerto.
Birinci hastanedesin. İkincisi hapistesin ve üçüncüsü ölmüşsün.
O estás en el hospital, o en la cárcel... o muerto.
Gerek yok... ölmüşsün.
Por supuesto que no. Estás muerto.
Ahbab, sen ölmüşsün.Bu berbat.
Eres un mártir. Apesta.
Biraz cızırdar ve hırlarsın ve bir sabah uyanırsın ki ölmüşsün, şanslıysan tabii.
Te rascas y resuellas un poco... y una mañana despiertas muerto, si tienes suerte.
Üzgünüm ama sen ölmüşsün.
Lo siento, estás muerto.
Kate Jones, sen 1973 yılında ölmüşsün.
Kate Jones. Ud. murió en 1973.
Çarkıfeleği seyrederken bir bakıyorsun ölmüşsün.
Veían "La Rueda de la Fortuna" y, de repente, se acabó.
Eğer böyle düşündüğün dakika, Ölmüşsün demektir.
Porque en el instante en el que hagas eso, estás muerto.
Sen ölmüşsün.
Estás muerta.
Sürekli "Sen zaten ölmüşsün!" diye bağırıp durdum.
Le gritaba siempre, "¡ Pues muérete de una puta vez!"
Ölmüşsün.
Está muerto.
Bak kendine. Açlıktan ölmüşsün!
Mírate. ¡ Estás famélico!
Seni ölmüşsün gibi göstermek için içtiğin ilaç.
La medicina que tomaste para aparentar que estabas muerto.
Bu makaleye göre, seyrek görülen bir karaciğer hastalığından ölmüşsün ve birden değişik bir isimle karşıma dikiliyorsun?
Según este artículo, moriste hace 5 meses, de una rara enfermedad ¿ y de repente estás aquí con un nombre diferente?
Sen gerçekten ölmüşsün.
Estás muerto de verdad.
Ahbab, sen ölmüşsün.Bu berbat.
Colega, eres un mártir. Esto apesta.
Ama kimse bir şey kanıtlayamamış, çünkü güya orada ölmüşsün.
Sin embargo, nadie pudo probar nada, por supuesto porque teóricamente moriste ahí.
Odanı hiç bozmayacağım, sanki ölmüşsün gibi.
No tocaré tu cuarto. Como si hubieras muerto
Bu şey gibi bu çoktan ölmüşsün gibi.
Es como... Es como si ya estuviera muerto.
Ölmüşsün gibi konuşuyorsun
¡ Hablas como si estuvieras muerto!
Ve o gün geldiğinde ölmüşsün demektir.
Y ese día te mueres.
Ölmüşsün sen.
Usted está muerto.
Bir de bakarsın ölmüşsün!
Lo siguiente que sabes, que estás muerto.
Sanki ölmüşsün de cennete gelmişsin gibi, değil mi?
¿ Cómo ves? Éste es un paraíso tipo cielo.
Ve sonra herkesin anılarında sanki sen ölmüşsün gibi oldu.
Y así en los recuerdos de todos fue como si hubieras muerto.
Beş yıldızlı bir general bulursa, ölmüşsün sen!
Si ella le busca cinco pies al gato, están fregados.
Ölmüşsün.
Estás muerto.
Zaten ölmüşsün, bir de tek kızınla genç aşığını birlikte görmek çok acı verici olmalı.
Es decir, debe ser tan doloroso ver a tu única hija liarse con tu joven amante una vez has muerto.
Ölmüşsün.
No sobreviviste.
Biliyorsun, ölümsüz olabilirsin, ama uzun zaman önce ölmüşsün.
Sabes, quizás seas inmortal, pero estás muerto hace tiempo.
Sonuna kadar savaş, sen zaten ölmüşsün.
Lucha hasta el final, ya estás muerto.
Gerçekten ölmüşsün.
Estás muerto de verdad.
Bana göre sen zaten ölmüşsün.
En mi opinión, ya estás muerta.
Yani sen ölmüssün * sh eger. Neredeyse Sosyoloji oldugunu.
Entonces, si eres una mierda estas muerto
Ve yüreğin kanamaya başladığında,... ölmüşsün demektir...
Y cuando tu corazón comienza a sangrar,
ölmüş 552
olmuş 102
ölmüş mü 150
olmuş mu 16
ölmüştü 64
ölmüştür 17
ölmüşler 29
olmuş bil 39
olmuş yani 32
ölmüş olamaz 20
olmuş 102
ölmüş mü 150
olmuş mu 16
ölmüştü 64
ölmüştür 17
ölmüşler 29
olmuş bil 39
olmuş yani 32
ölmüş olamaz 20