English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Ben ne yapacağım

Ben ne yapacağım Çeviri Fransızca

2,446 parallel translation
Ben ne yapacağım biliyor musun? Aileni arayacağım onları birinci sınıfta jetle buraya getirteceğim bir otele yerleştireceğim, sonra da onlarla seni yemeğe çıkaracağım.
Je vais appeler ta famille, les faire venir en première classe, les mettre à l'hôtel, les emmener dîner avec toi.
- Ben ne yapacağım peki?
- Que suis-je sensée faire?
Hop hop hop! Ben ne yapacağım?
Que suis-je censé faire?
Ya ben ne yapacağım?
Que vais-je faire?
Peki ben ne yapacağım?
Tu me ferais les miens?
Ben ne yapacağımı çok iyi biliyorum.
- On fait quoi? - Je vais leur en foutre, moi.
Eee, Ben ne yapacağım?
- Je fais quoi, moi?
Ben ne yapacağım bebeğimle?
Et moi? Je fais quoi avec mon bébé?
Ben ne yapacağım peki?
Vous savez quoi?
Seattle'da ben ne yapacağım?
Qu'est-ce que je vais faire à Seattle?
Ben ne yapacağım seninle?
Que vais-je faire de toi?
bir film komedi ise yine Ben ne yapacağımı bilmiyorum Tanrı şahidim olsun ki.
Si tu m'emmènes encore voir l'un de ces films de super-héros... tu vas m'entendre, tu vas voir.
Lütfen bana yardım et, ben ne yapacağımı bilemiyorum, ben sadece şu anda ne yapacağımı bilemiyorum.
S'il vous plaît aidez-moi, non, savoir quoi faire, tout simplement... Je ne sais vraiment pas quoi faire.
Ben ne yapacağımı söyleyeyim.
Je vais te dire ce que je vais faire.
Ne yapacağım ben senle?
Tu es désespérante.
- Ya ben ne yapacağım?
- Je fais quoi?
- Evet. - Robert, ne yapacağım ben?
Robert, qu'est-ce que je fais?
- Ne yapacağım ben?
- Qu'est-ce que je vais faire?
Ben ne yapacağımı söyleyeyim. Eve gidip uyuyacağım.
Voilà ce que je vais faire :
Ne yapacağımızı ben de bilmiyorum, Peter.
- Je ne sais pas quoi faire.
Ben hiçbir zaman ellerimle ne yapacağımı bilemem.
Je ne sais jamais quoi faire de mes mains.
Ben ne yapacağım?
- Et moi?
Ben de onu korumak için ne gerekiyorsa yapacağım.
Et je ferai tout pour la protéger.
Ne yapacağım ben?
Je vais faire quoi?
Ne yapacağım ben? - Her şey yoluna girecek.
Que dois-je faire?
Bunlarla ne yapacağım ben?
Qu'est-ce que je vais faire de ces deux-là?
On sekiz yaşında olduğunu ve ben ne dersem diyeyim istediğini yapacağını biliyorum ama lütfen seninle yaptığımız duygusal olarak da hazır olma konuşmasını unutma ve Tanrım lütfen korun...
Tu as 18 ans et tu feras ce que tu veux. Mais n'oublie pas qu'il faut être prêt émotionnellement. Et mon Dieu, la protection.
Buradaki yeni arkadaşınızla konuşana kadar askerlerine beklemesini söyle. Ben de boşa vakit geçirmemek için elimden geleni yapacağım, tamam mı?
Retenez l'ordre du go jusqu'à ce que j'aie pu parler à votre nouvel ami... et je ferai de mon mieux pour ne pas glander, d'accord?
Peki ben kovulunca ne yapacağım?
Et quand on m'aura viré, je ferai quoi?
Seninle ne yapacağım ben?
Qu'est ce que je vais faire avec toi Gringo?
Sen bir şey yapmayacaksan, ben yapacağım.
Si vous ne faites rien, ben je le ferais.
Birisi çalmış! Bak, sen bir şey yapmayacaksan, ben yapacağım.
Ecoute, si tu ne comptes rien faire, je vais m'en occuper.
Bununla ne yapacağım ben?
Je suis censé en faire quoi?
Yakında okula gidip diğer çocuklar ne yapıyorsa ben de onu yapacağım.
Je vais bientôt retourner à l'école.
Hata yapmayın, ben ne gerekiyorsa yapacağım.
Je ferai tout ce qui sera nécessaire.
Hayatımın geri kalanında ne yapacağım ben şimdi?
Qu'est-ce que je vais faire de ma vie?
Ne yapacağım ben şimdi?
Et maintenant?
Ne yapacağım ben?
Que dois-je faire?
Ne yapacağım ben?
Qu'est-ce que je vais faire maintenant?
Ben ne olacağım, Brent? Ne yapacağım?
Et moi, Brent, je fais quoi?
Eğer bir şeyler yapmazsan, yemin ederim ben yapacağım.
Je jure que si tu ne fais pas quelque chose, je le ferai.
- 5 gramı ne yapacağım ben
Que veux-tu que je fasse de 5 grammes.
Ne yapacağım ben?
Qu'est-ce que je vais faire?
Ben de ne yapacağımı bilemiyorum.
J'ignore quoi faire.
- Ne yapacağım ben şimdi?
Je fais comment?
Bu konuda bir şey yapmazsan ben yapacağım.
Si vous ne vous en occupez pas, je le ferai, moi.
"Eğer bu aşamaya gelirsen, kimse başaramazsa, ben yapacağım."
Alors j'ai dit à Rick : "Si vous arrivez à ce point et ne disposer de personne pour le fait, alors je le ferai."
- Ne yapacağım ben onu şimdi?
Je suis supposé en faire quoi?
Seninle ne yapacağım ben!
Pourquoi tu ne m'écoutes pas?
Peki benim de herkes gibi olduğumu öğrendiğinde, ne yapacağım ben?
Et qu'est-ce que je vais faire quand elle va découvrir que je suis ce que tout le monde disait.
Ne yapacağım ben burada?
Qu'est ce que je dois faire avec ça?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]