English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ G ] / Gururlu

Gururlu Çeviri Fransızca

1,165 parallel translation
Ama ben de gururlu bir adamım.
Mais j'ai ma fierté, moi aussi.
Seni gururlu kılıyor.
Tu es un bon fils.
Gururlu ve arsız bir kadın olduğunu biliyorum...
Je sais à quel point tu es fière.
Çok gururlu ve memnun.
Il est très fier et content.
Kuduz mikrobunun gururlu bir... taşıyıcısı olarak buna vaktin olur mu şüpheliyim!
Tu n'auras jamais le temps. Puisque dorénavant, tu es l'heureuse dépositaire de la rage!
Gözleriniz daha genç bakıyordu. Daha gururlu.
Votre regard était devenu plus jeune, plus fier aussi.
Gururlu bir kraliçe gibisin.
Tu joues à la reine orgueilleuse!
Gururlu göğüsler. Ateşli burun delikleri. Ve utanmaz kıvrımlı boynuzları.
Avec leurs flancs altiers, leurs naseaux brillants... leurs cornes arrogantes.
Hiçbir gün yada gece olmadı, bir dişinin çocukları için hayatını önerdiği yada gururlu bir Owsla kaptanının şefi için hayatını sunduğu.
Chaque jour, chaque nuit une lapine sacrifie sa vie pour ses petits, un honnête capitaine des Owsla, la sienne pour son chef.
Oğlum, beni çok gururlu hissettirdin.
Mon fils, en te regardant, je me sens très fier.
Gururlu kadındır.
Elle a son orgueil.
Gururlu olmak kolay
Facile d'être fier
- Hayır, Gururlu Am.
- Non, pour Chatte fière.
Gururlu bir ekibim olsun isterim.
Je veux une équipe fière.
Gururlu bir ekip, profesyonel bir ekiptir. Ve profesyonel bir ekip...
Une équipe fière est professionnelle.
Bir hanımı karşılayacaktı Bir dosta iyilik olarak Yabancı gururlu bir adamdı Borcunun altında kalmazdı
Attendant la fille d'un ami lointain ll était fier, mystérieux et honnête
Yanında, Artaban kadar gururlu, pahalı giysiler içinde..
Près de lui, son chien, fier comme Artaban, habillé de façon couteuse
Korkusuz, gururlu ve yalnız.
Le courage, la fierté, la solitude.
İyi bir adam, çok gururlu.
C'est un homme distingué.
Çok gururlu olmalısın.
Vous devez être fière de lui.
Orduda k endinizi birçok biçimde hissedebilirsiniz : - Yorgun, zorlanmış, eğitilmiş, gururlu.
Grâce à l'armée, vous vous sentirez fatigué, stimulé, bien entraîné...
Biraz gururlu ol. Tamam efendim.
Oui, mon capitaine.
Ama gururlu haraketlerinin şanıyla o vücudu nasılda parlar?
Mais comme son corps est radieux dans la gloire d'agir!
Soylu ve gururlu fakat sadece bildiğini okur.
Elle est noble et fière, mais très obstinée.
Gururlu biri olduğunu biliyorum ama uzun süredir çalışmıyorsun.
Certes, tu as ta fierté, mais tu es au chômage depuis longtemps.
Yor gururlu ve özgürce
Yor le désir fier et libre
'Gururlu bir hayvan...'
Un animal imposant...
Şefkatli anne, merhametli anne acılı anne, eza çeken anne merhametli anne, bağışlayıcı anne korkan anne, kutsanmış anne seven anne, şen anne çürümüş anne, kutsal anne acılı anne, gururlu anne esinlenmiş anne, ışıltılı anne...
Mère pleine de pitié, pleine de pardon pleine de douleurs, pleine de tourments Mère pleine de pitié, Mère de compassion Mère angoissée, bénie aimante, lumineuse, mortifiée, sacrée
Ne kadar asil ve gururlu. Berarde!
Comme il est noble et fier, Bérarde!
Babam coşkuyla Tanrı'ya işleri için yalvarırken ben de Tanrı'ya gizlice aklıma gelen en gururlu duaları okurdum.
Quand mon père priait Dieu avec ferveur... de protéger les marchands... j'offrais... secrètement... la plus orgueilleuse prière venue d'un enfant.
Bu arada, unutmayın, Lou eskiden beri, kendini büyük gören, gururlu bir adamdı. Ve biraz alkol sorunu vardı. Ama Danny ona inanıyordu.
À ce moment-là, souvenez-vous, Lou est un has been, il a un ego comme ça, un sale caractère et un léger problème de boisson, et Danny croit en lui.
Daha gururlu olamam.
Je suis fière de toi.
Gururlu bir adam olmak için her türlü sebebim var...
Etj'ai toutes Ies raisons d'en être fier...
Bu işte gururlu ve klas sahibi olmalısın. Anladın mı? Şimdi...
Faut avoir de la classe dans ce boulot.
İnsanlar çok gururlu ya da özgür ruhlu birini sevmiyorlar.
Les vieux, ils aiment pas qu'on soit trop fier, ou trop libre.
Gururlu ve basımız dik olalım.
Nous devons marcher cœur vaillant et tête haute.
En gururlu anım, Bay Holmes. Blackwell yayınlandığından beri,
Ma plus grande fierté, M. Holmes, depuis que Blackwells a publié mes "Réflexions en marge d'Horace",
BİZ HICKORY'E AİTTİZ VE KİMSE BİZDEN GURURLU OLAMAZ
LES HICKORY HUSKERS, FIERS COMME TOUT
Gururlu vikinglerin ve üretken çiftçilerin yurdu.
La terre des fiers vikings et des paysans travailleurs.
Babam gururlu bir adam, anne.
Il est fier, maman.
Sadece senin, senin çocukça politikaların ve bağnaz gururlu inancın yüzünden.
Juste vous, et votre politique d'écolier... Ainsi que votre foi démesurée En votre importance.
Artık diz çökmeye hazır mısın gururlu savaşçı?
Es-tu prêt à t'agenouiller maintenant, fier guerrier?
Merhaba diyemeyecek kadar gururlu musun?
T'es trop bien pour moi?
Altı ay içinde gururlu bir anne olacağım.
Dans 6 mois, je serai mere. "Jolie mere", comme on dit.
Karnas'ın gururlu biri olduğunu ve de başarısızlığına duyarlı olduğunu söylemiştiniz.
Oui. Protecteur, montrez-moi Harry.
Çok kültürlü ve gururlu biri.
Il est cultivé et honnête.
Herneyse, pek gururlu biriymiş çünki oldukça akıllı bir oğlu varmış ve inanıyormuş ki bir gün oğlu büyüyüp çok özel biri olacakmış.
Il était très fier de son fils qui était très intelligent. Il savait qu'un jour... son fils deviendrait quelqu'un de vraiment bien.
SMITHWICK : İtiraf etmeliyim ki, Sherlock Holmes ingiliz olsa idi daha gururlu olurdum.
Le fait qu'Holmes soit anglais soulage mon ego.
Ve daha az gururlu.
Ou, peut-être, moins orgueilleux...
Ama bir asker gibi gagasını dik tutuyordu. O çok gururlu bir kaplumbağa!
Comme un baroudeur, elle gardait le bec fier, mais ce n'était qu'une apparence.
Söyledim, ama o gururlu bir Kızılderili.
Ou utiliser des couleuvres.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]