Kalbim Çeviri Fransızca
4,092 parallel translation
Kalbim güm güm atıyor.
Mon cœur cogne dans ma poitrine.
Bak Carmine, merdivenlerden koşarak inince kalbim patlayacak gibi oldu.
Vous savez, Carmine... Mon pauvre cœur est...
Aşkım kalbim seninle. Ebediyen.
Mon amour, mon cœur t'appartient pour l'éternité
Denizci kalbim nasıl atarsa onu dinlerim, gemim batsa da.
Quand mon cœur de marin me dicte ma conduite, pour moi, point de fuite.
Şu anda da, denizci kalbim bana bunu yapmamı buyuruyor.
Mais à cet instant, mon cœur de marin bat pour vous.
Atina'ya gitme, yalvarırım sana, yoksa kalbim olacak paramparça.
Ne partez pas pour Athènes, mon cœur se briserait.
Bu dünyada sizden başka bir şeyin önemi yok, kalbim sadece sizin için atıyor.
Rien d'autre ne compte en ce monde à part vous, et mon cœur qui bat pour vous.
Yani eğer kalbim atmayı bırakırsa Washington her zaman olduğunu sandığımız parlak ışık olacak.
Si mon cœur cesse de battre, Washington deviendra la lumière brillante qu'elle a toujours voulu être.
Seni o halde görünce kalbim parçalanıyor!
Vous voir tomber amoureuse de lui me brise le cœur!
Kalbim mi?
Mon cœur?
kalbim diyor yapmak istiyorum.
envie de faire ce que mon cœur me dit.
Kalbim seninle, benim zavallı, yalnız Hastings'im.
Mon cœur saigne pour vous, pauvre et solitaire Hastings.
Kötü adam olacağım Kalbim ıstırap dolu # 9835 ;
Mon cœur déchante
- Kalbim genç.
Je suis jeune dans ma tête.
Bir kalbim olsaydı gülümsemen için verirdim.
Si j'avais un cœur, ton sourire l'aurait sûrement fait chavirer.
Kalbim sana hayran kaldı.
Mon cœur est devenu fan de toi
Kılıcım sizin, hayatım sizin kalbim sizindir.
Mon épée est vôtre, ma vie est vôtre, mon cœur est vôtre.
Bu benim için zavallı kalbim için,
C'est pour moi pour mon âme,
Kabahat senin kalbim!
"C'est de ta faute, mon cœur!"
Kabahat senin kalbim!
"c'est de ta faute, mon cœur!"
Yine de, kalbim diyor ki madem yanında, sorsana...
"Pourtant, le cœur pensé.." ".. maintenant que nous sommes ici, pourquoi ne pas demander. "
Kalbim kendinden çok güveniyor sana.
"Le cœur a confiance en vous, plus que moi".
Kalbim her daim seni söyler...
"Le cœur toujours appelé à vous."
Coşuyor, coşuyor, kalbim coşuyor. Sanki sadece sana bağlı gibi.
"Comme mon coeur monte à vous rejoindre."
Kalbim coşuyor, ayaklarım ilerliyor.
"il quitte ce monde derrière pour vous..."
Şu anda kalbim de düşüncelerim de uçkurumda.
En ce moment, mon cœur, mes pensées, tout est dans mon pantalon!
Huzursuz kalbim bir o yana, bir bu yana dans ediyor.
"Mon coeur erre ici et là dans la joie, d'obtenir tous inquiets."
* Kalbim sürekli "hayır" diyor sanki *
I feel my heart keep saying "no"
* Tekrar ederim geçmişi yoksa * * Kolların "evet" dese de * * Kalbim sürekli "hayır" diyor sanki *
I can t let go or l'll just repeat the past and though your arms are saying "yes"
Ben hem uzaylıyım hem de gelecektenim, iki kalbim ve... 27 beynim var.
Je viens du futur, j'ai deux coeurs et 27 cerveaux.
# Kalbim beni zorladı, ben de biraz haylazlık yaptım. #
J'en ai fait qu'à ma tête mais mon coeur m'y a forcé
# Kalbim ne istediyse yaptım, sana yanaştım, içimde haylazlık var #
J'ai écouté mon coeur, on s'est rapproché. Mes intentions étaient douteuses.
# Önceleri mantıklıydı, şimdiyse çıldırdı kalbim #
Il fut un temps, où mon coeur était sensé....
# Ey kalbim, beni dinle biraz... #
Oh coeur! Ecoute moi...
# Şimdi kalbim kulak asmıyor bana #
Mon coeur ne m'obéis plus...
Kalbim bir şeyin özlemini çekiyordu ama onun ne olduğunu bilmiyordu.
" et que je m'en allais avec un cœur à qui il manquait quelque chose,
Kalbim kırılmayacak ama o dediğini bir ara yapsak olmaz mı?
J'aurai pas le cœur brisé mais on peut faire ça ce soir quand même?
Kalbim kırıldı.
J'ai eu le coeur brisé.
İkinci olarak, kalbim Rachael ve Max için çarptığı müddetçe benimle kalacaklar, ta ki, ev tütsülenene kadar.
Et deuxièmement, bien que tu sois très cher à mon coeur, Rachael et Max vivent chez moi le temps que leur maison soit traitée contre les termites.
Ölseydi kalbim bana bunu söylerdi.
S'il en était ainsi, mon cœur me le dirait.
- Kalbim parçalandı!
Mon coeur s'est juste arraché!
Kalbim durmuş.
Mon cœur s'est arrêté.
Kalbim öyle hızlı atıyor ki... kalp krizi geçirirsem senin suçun.
Mon cœur bat si vite... Si j'ai une crise cardiaque, c'est de ta faute.
İtiraf edeceğim, kalbim biraz hızlı atıyor.
J'avoue que mon cœur bat un peu vite.
Bu benim kalbim.
C'est mon cœur.
Oradaki buradaki topraklarda kalbim biriniri arıyor. Kafası karışık ve beni de allak bullak ediyor.
Mon coeur est en recherche permanente.
Yalnız olduğum anlarda kalbim seni arıyor, seni düşlüyor.
"Quand il se sent seul, mon coeur ne cherche que toi." "Tu occupes toutes ses pensées." "Mon coeur ne cherche que toi, tu occupes toutes mes pensées."
Kalbim buluşmak ister oldu hiç olmadığı kadar.
"Mon coeur ne cherche que toi, tu occupes toutes mes pensées."
"Narin ve utangaç.Narin. Kalbim böyle melodi sağlar."
" Délicate et timide.
İyi olduğumu söyledim ama kalbim çok hızlı atıyor, peki, hastanede mi buluşalım yoksa şehirden çıkmayı mı deneyelim, çünkü ben, bilmiyorum heyecanlandım. Aşkım.
Mon amour.
Oradaki buradaki topraklarda kalbim biriniri arıyor.
Mon coeur est en recherche permanente.
kalbimi kırdın 25
kalbimi kırıyorsun 46
kalbim kırıldı 16
kalbim çarpıyor 19
kalbi 31
kalbin 16
kalbi durdu 48
kalbimi kırıyorsun 46
kalbim kırıldı 16
kalbim çarpıyor 19
kalbi 31
kalbin 16
kalbi durdu 48