Kaybolduk Çeviri Fransızca
508 parallel translation
Kaybolduk.
Nous sommes perdus.
- Hayır, kaybolduk.
- Si, on est perdus.
Evet, kaybolduk.
Oui, ont l'est.
Kaybolduk işte!
Nous sommes perdus!
Sanırım kaybolduk.
Nous sommes perdus.
- Sizce kaybolduk mu? - Hayır bayan.
Aurions-nous perdu notre chemin?
Ondan sonra da kaybolduk.
Mais on était perdus.
- Kaybolduk mu?
On est perdus?
Hawaii'nin uzak bir adasındaki ıssız bir kampa bırakıldık ve pratik sebeplerden dolayı bir süre yeryüzünden kaybolduk.
Nous fûmes abandonnés sur une île perdue d'Hawaii. A toutes fins utiles, nous disparûmes de la face de la terre.
- Sanırım kaybolduk.
On a dû se tromper de route.
Düştük ve kaybolduk. Lütfen cevap verin.
Nous sommes au sol et perdus.
- Hayır, yine kaybolduk. - Evet. Pekala beyler, kamyona.
On s'est perdus.
Affedersiniz. Kaybolduk.
Excusez-nous, nous sommes perdus.
Bir meteor fırtınasına tutulduk. Teçhizatımızın bir kısmı bozuldu ve kaybolduk.
Après avoir essuyé une tempête de météorites, on s'est perdus.
Oh, Pongo, sanırım kaybolduk.
Oh, Pongo, j'ai bien peur qu'on se soit perdus.
- Galiba kaybolduk.
Allez, allez, gros patapouf.
Kaybolduk değil mi, Bill?
On est perdus n'est-ce pas?
Yürüyüşe çıkmamalıydık. Biraz temiz hava almak istemem yüzünden kaybolduk.
Nous aurions mieux fait de rentrer en chaises à porteurs.
Biz yolcuyuz, dağda kaybolduk.
IAN : Nous sommes des voyageurs perdus dans les montagnes.
- Kaybolduk.
- On s'est perdus...
Buzdağının üstünde kaybolduk, ve dalgalarla sürüklenip öleceğiz.
Perdus en mer, nous allons à la dérive et fondons lentement.
Kaybolduk.
On s'est perdus.
Kaybolduk.
On est perdus.
Biz kaybolduk da.
On s'était perdus.
Rahatsız ettiğim için üzgünüm ama kaybolduk.
Pardon de vous déranger. On est perdus.
Biliyor musunuz? Haklısınız, kaybolduk. - Nerede olduğumuzu bilmiyoruz ki.
Vous avez raison, on ne sait pas où on est.
Belki yardım edebilirsiniz, sanırım kaybolduk.
Vous pourriez nous aider, on est perdus.
Galiba kaybolduk.
Je pense qu'on est perdus.
Galiba kaybolduk.
On s'est un peu perdus.
Kaybolduk. Mahvolacağız.
Nous sommes perdus, personne ne s'en tirera!
Kaybolduk Bay Frodo.
Nous sommes perdus, que faire?
"Kaptan, kaybolduk galiba."
Capitaine, on dirait que nous sommes perdus.
Harika, kaybolduk!
Génial! On est perdus!
Kaybolduk!
Nous sommes perdus.
Gözden kaybolduk!
Incroyable!
Sonra Louisiana'da kaybolduk.
Ensuite, on s'est paumés en Louisiane.
Kaybolduk.
On s'est paumé.
Bu boka bulastim ve simdi de kaybolduk.
Je me suis laissé embarqué dans vos conneries et voilà le résultat, on est paumé.
Sormayın, kaybolduk.
On est complètement perdus.
ARİZONA'DA BİR YER Galiba kaybolduk.
Nous nous sommes perdus!
- Tanrım. Sanırım kaybolduk.
- On est au milieu de nulle part.
- Biz kaybolduk.
- Nous sommes perdus.
- Kaybolduk.
- On est perdus.
Gerçekten kaybolduk.
Perdus.
Galiba kaybolduk.
Je pense que nous sommes perdus.
Uzayda kaybolduk.
Nous sommes perdus dans l'espace!
Nasıl olsa kaybolduk.
On tourne en rond.
Kutsal babamız, karanlıklarda kaybolduk.
Seigneur, nous sommes dans la nuit.
Kaybolduk, değil mi?
On est perdus, c'est ça?
Kaybolduk mu?
On est perdus?
Bak, kaybolduk.
On s'est perdus.
kaybol 495
kayboldum 90
kayboldu 136
kaybol buradan 28
kayboluyor 20
kaybolmuş 47
kaybolun 67
kayboldular 25
kaybol gözümün önünden 18
kayboldum 90
kayboldu 136
kaybol buradan 28
kayboluyor 20
kaybolmuş 47
kaybolun 67
kayboldular 25
kaybol gözümün önünden 18