Kaça Çeviri Fransızca
945 parallel translation
Kaça kadar sayabiliyorsun bakalım.
Vous savez compter jusqu'à combien?
Onu dışarı çıkartmanın kaça patlayacağını mı hesap ediyorsun dostum?
"Vous calculez le prix pour l'emmener quelque part ce soir, l'ami?"
Doktor, bana kaça patlar sizce?
Docteur, combien pensez-vous que cela va coûter?
Kaça kadar açıksınız?
Vous êtes ouverte jusqu'à quelle heure?
Sence bu kaça mal olur dersin, Bill?
Vous aurez besoin de combien, Bill?
Bak, ben bir at ismi istedim, kütüphane degil. - Peki, seti kaça?
Je voulais un cheval, pas une bibliothèque!
- Ama kaça...
- Mais...
İnanmazsın, ama yat bakımının kaça mal olduğuna dair çok şey öğrendim.
Je viens d'apprendre quel est le coût d'entretien d'un yacht.
- Bunu kaça satıyorsunuz?
- Novak. C'est combien?
Zararın kaça indi? Oh, yalnızca 1000 dolar kadar.
- Combien devez-vous maintenant?
- Bu kaça?
- Combien coûte celle-ci?
- Sen kaça satacaksın?
- Combien les vendrez-vous?
- Evet, kaça satacaksın?
- Oui, combien gagnerez-vous?
- Bu tüfekleri kaça satıyorsun.
Des surplus rachetés au gouvernement.
Kürklerimi Omaha ya telgrafla göndermen bana kaça mal olur?
Combien ça coûterait d'envoyer mes fourrures par télégraphe?
- Elbisen kaça mal oldu?
- Combien a coûté ta robe?
Bu yat size kaça patladı?
Combien vous a coûté ce yacht?
Yeni kuyu açmak kaça patlar biliyor musun?
Tu sais ce que ça coûte, un nouveau puits?
- Bu kaça mal olur?
- C'est-à-dire?
- Kaça?
- Combien?
- Kaça para tutmuştu? - Beş sent.
Combien ça t'a coûté?
Dolar başına 30 ¢, 40 ¢'e çalıntı parayı satın alıyor. Sonra da azar-azar Avrupa karaborsalarına, kim bilir kaça sızdırıyor.
Il achète le fric volé à 30 ou 40 % et le fourgue sur le marché noir européen.
Patatesler kaça?
Combien ces pommes de terre?
- Kayıkları kaça kiralıyorsun?
C'est combien, les barques? 25 cents de l'heure.
Rezervasyonu saat kaça yaptırdın?
Tu as réservé la table pour quelle heure?
- Kaça patladı?
Vous avez payé cher?
Kirası kaça?
Combien coûte la location?
Kaça patlayacak?
Ca va couter combien?
Onlara kaça patlayacağını biliyor olmalılar.
Ca a un coût, tout ça.
Ben içerdeyken eşyaları kaça elden çıkardın?
Combien tu l'as fourgué quand j'étais au trou?
Willy tatlım, kaça mal oldular?
Combien les as-tu payés?
- Bir tabutu kaça yaparsın?
- Combien coûte cercueil?
- Siz neden bahsediyorsunuz? - Kaça patlar bize?
Combien ça va coûter?
Bahis kaça çıktı? Hall asılmazsa 8 e 3 veriyor.
- 8 contre 3 que Hall n'est pas pendu!
İyilik için aldık. - Çoraplarınızı kaça satarsınız?
Travaille, toi, au lieu de regarder.
Kaça olduğunu sormak gibi bir şey.
Autant en demander le prix.
Alarmı kaça kurmamı istersin?
A quelle heure, le réveil?
Akılsız ihtiyar, son müzik partin kaça mal oldu haberin var mı?
Inconscient, as-tu évalué le coùt de ta dernière fête?
Kaça?
Le coùt?
Kaça mal olursa olsun.
Il faut bien dépenser.
Kaça kadar açıksınız?
À quelle heure vous fermez?
- Kaça kadar buradasın?
- Vous en avez pour longtemps?
Kaça patladı bu bana?
Ça me coûte combien?
Kaça?
Combien? 10 dollars.
Bize kaça patlayacak?
Combien ça nous coûtera, M. Santos?
- Kaça?
Pas cher, gratuit.
- Kaça satarlar dersin?
- Ça vaut combien?
Rakam ver bana. Kaça düştü?
Tombé à combien?
- Kaça?
15000, tu parles!
Kaça?
Combien?
Bu kaça peki?
Celle-là, combien?
kaçak 69
kaçamazsın 84
kaçalım 160
kaçacağım 26
kaçamazsınız 24
kaçamaz 24
kaçabilirsin 19
kaçalım buradan 51
kaçacak yer yok 16
kaçamazsın 84
kaçalım 160
kaçacağım 26
kaçamazsınız 24
kaçamaz 24
kaçabilirsin 19
kaçalım buradan 51
kaçacak yer yok 16