English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Ö ] / Öyle miydim

Öyle miydim Çeviri Fransızca

112 parallel translation
Öyle miydim?
Vraiment?
- Öyle miydim?
- Vraiment?
Oh, öyle miydim?
Oh, vraiment?
- Öyle miydim? - Ayrıca çok komiktin.
Et si drôle!
- Öyle miydim?
- Moi? - Marian...
Öyle miydim?
- Aurais-je pu l'être?
Öyle miydim?
C'est vrai?
- Öyle miydim?
- Oui?
Öyle miydim?
Ah oui?
- Öyle miydim? Öyle mi düşünüyorsun?
Tu crois vraiment?
Öyle miydim? Tekila içtiğimizi hatırlıyorum.
Formidable? Je me souviens de la tequila.
Öyle miydim?
Je l'étais?
- Öyle miydim?
- C'est vrai?
Çok gizemliydin. - Öyle miydim?
- Vraiment?
- Öyle miydim?
- Sans blague?
Öyle miydim?
J'ai dit ça?
- Ah, şey, hepiniz sınıfınızın en küçüğüydünüz. - Öyle miydim?
Vous étiez les plus petits de votre classe.
- Josh, haklıydın. - Öyle miydim?
- Josh, t'avais raison.
Öyle miydim?
Ah bon?
- Öyle olsa ona ihanet eder miydim?
L'aurais-je trahi si tel était le cas?
Öyle demez miydim Myrtle Mae?
- Je l'ai dit, n'est-ce pas?
- Öyle bir aptalla evlenir miydim hiç?
- Vous me voyez mariée à un crétin pareil?
Öyle olsa sizi buraya getirir miydim?
Je ne vous amènerais pas ici, sinon, hein?
Şimdi kusura bakma ama ben öyle meblağların sorumluluğunu... üstlenebilir miydim sence?
Je pouvais prendre sur moi de traiter de telles sommes?
Öyle olduğunu düşünseydim bunları sana verir miydim?
Ça ne me rendra pas malade? Bien sûr que non.
Sen öyle rol yaparken seni terk edebilir miydim sanıyorsun?
Comme si j'allais me tirer, avec le cinéma que tu faisais.
Ben de öyle dememiş miydim?
Je vous l'avais bien dit.
Öyle mi, eğer gerçek olmasaydım Noel şarkısı söyleyebilir miydim?
Si j'existais pas, je pourrais pas chanter de jolis chants de Noël.
Öyle olsaydım, onları ele vermez miydim?
Alors, pourquoi me le reproche-t-on maintenant?
Vay canına. Öyle yaşıyor olabilir miydim?
J'aurais pu avoir une vie comme celle-là?
- Öyle miydim?
C'est vrai?
- Öyle miydim?
- Ah bon?
Yani öyle değil miydim?
Tu veux dire que je suis irrationnel?
Öyle. Sana ondan bahsetmemiş miydim?
C'en est un, je ne t'ai pas parlé d'elle?
Eğer öyle bir şey bilseydim sizce bunu rapor etmez miydim?
Si j'avais appris une chose pareille, vous ne croyez pas que je vous l'aurais signalé?
Öyle dikilse miydim?
Rester planté là?
- Öyle mi? Yani Max'le, Albert'la ve Rip Van Osuruk'la takılabilir miydim?
J'aurais pu papoter avec Max et Albert et Rip des Vents?
Öyle. Çok güzel ve hoş ve akıllı ve esprili, ve çocukluk arkadaşı olduklarını söylemiş miydim?
Elle est belle et gentille et intelligente et drôle et j'ai mentionné qu'ils sont amis depuis toujours?
Öyle miydim?
Tu es sûre?
Öyle miydim?
Vraiment personne n'a de clopes?
Öyle değil miydim?
Je n'étais pas que ça?
Ben öyle değil miydim?
Et moi?
Zengin olacağımdan bahsetmiş miydim? - Aslına bakarsan öyle.
- Je vous ai dit que j'allais être riche?
Jared ve Greg'in birlikte yaptığından daha iyi iş çıkarabilir miydim, öyle mi?
Est-ce que je pense que j'aurais fait un meilleur travail que Jared et Greg réuni? Vous pouvez parier.
Öyle miydim?
Raison?
Öyle bir şey olsa bunu rapor etmez miydim?
Ne l'aurais-je pas mentionné dans mon rapport?
Ben öyle biri miydim yani?
J'étais quelqu'un qui passait beaucoup de...
Onu öyle kirletmek ister miydim sence?
Vous croyez que je l'aurais mutilée ainsi?
Bunlar sadece ikinci derece kanıt. Parmak izi de öyle. Morgan'ın 1991'daki cesedi bulan kişi olduğunu söylemiş miydim?
N'ai je pas mentionner que Morgan a trouvé le corps en 1991, caché dans un terrain vague?
Öyle miydim?
- Je l'étais?
Şimdiye kadar öyle değil miydim?
Pourquoi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]