Beck Çeviri Portekizce
917 parallel translation
Bay Beck-ert burada mı yaşıyor?
Sou um pouco dura de ouvido. Não me diga.
General Beck'e komünist der misin?
Você sabe que sim. Você chamaria o general Beck de comunista?
Beck, korkarım ki kürk ticaretine geri dönecek. Bu yıl birçok yerli köyünden kürk bekliyoruz.
Eu acho que Beck está com medo que eu desista de nosso comercio de peles.
Şansımız şu, Haziran'dan ilk kar yağana kadar kürk ticareti yapamayız. Sanırım yazın ortalarına doğru size katılabiliriz. Güzel.
Eu não quero deixar o Beck pra baixo, mas... de fato no verão o comercio de peles diminui bastante... e acho que podemos estar aqui em junho no verão.
Hayır, Beck, bırak gitsin.
Não! Beck deixe-o ir!
Sanıyorum, onu güldüren sürpriz bir şekilde Sioux kampını basman.
Eu acho que Beck esta rindo é da idéia de surpreender os índios Soul.
- Hoşçakal. - Beck.
Adeus Coronel!
- Ne var?
Adeus! - Beck! - O que é?
Bir martini alayım, Beck.
Eu preciso de um Martini, Beck.
"Beck and Call" şirketi.
A Companhia "Às Suas Ordens"
Öyle bir dava olmuştu. Neydi adı, Adolph Beck.
Houve o caso daquele tipo, como é mesmo o seu nome, Adolph Beck.
- Beck, ne oldu?
- Becky, o que aconteceu?
Ve bu sefer Beck, anlamaya çalışma.
E, desta vez, não tente interpretá-lo.
Durum nedir Beck?
O que tem aí, Beckman?
Atları yürüt, Beck.
Faça-os andar, Beck.
Grubun yeni plağı 17 martta çıkacak.
Quando ia a entrar, o Jeff Beck vinha a sair.
- Ben Pieter Van Beck.
- Sou o Pieter Van Beck.
Heineken, Michelob, Molson's, Beck's, Bud, Coors, Mil
Heineken, Michelob, Molson's, Beck's, Bud, Coors, Miller, Miller Lite,
Hey, Beck, Heartbreak Hotel'de mi kalıyorsun?
Beck ainda vives no Heartbreak Hotel?
Bay Webly, ben Jerry Beck, Cinayet Masası.
Mr. Webly, fla Jerry Beck, Departamento de Homicídios.
Jerry Beck.
Jerry Beck.
- Sen Beck olmalısın.
- Deves ser o Beck.
Bugün Noel, Beck.
Hoje é Natal, Beck.
Bu adam kaçırma, Beck.
Isto é rapto Beck.
Bu işe ortak olamam, Beck.
Não tomo parte nisto, Beck.
Evet. Ben, Jerry Beck.
Sim é Jerry Beck.
Beck, ben John.
Beck, é o John.
Evet, ben Beck
Sim, aqui Beck.
Beck, bugün şanslı günün olmalı. Adamlarımdan birinin raporu elimde.
Beck, pode ser o teu dia de sorte, recebi um relatório de um rapaz meu.
Sana bir öğüt vereyim, Beck.
Deixa-me dar-te um conselho, Beck.
- Hassiktir, Beck.
- Vai-te lixar, Beck.
Beyler, Beck kim?
Cavalheiros que é o Beck?
- Beck benim.
- Sou o Beck.
Bak, Beck, neden bahsettiğini anlıyorum.
Olha, Beck, entendo o que dizes.
İsa'nın Aryan Ulusu Kilisesi, Bay Beck.
A Igreja Ariana de Cristo, Sr. Beck.
Amerika'nın bir zamanlar ki çekirdeğini ve tekrar kendine geleceğini temsil ediyor, Bay Beck.
Interioriza o núcleo do que a América já foi e será de novo Sr. Beck.
Beyaz ve saf, Mr. Beck.
Branco e puro, Sr. Beck.
Şey, yalnız değilsin, Bay Beck.
Bem, não é o único Sr. Beck.
- Tanıdığımı sanmıyorum, Bay Beck.
- Acho que não Sr. Beck.
- Bay Beck.
- Sr. Beck.
Buraya gelen pek çok dostumuz var, Bay Beck.
Bem, temos muitos amigos de passagem, Sr. Beck.
Ben bir Hristiyan'ım, Beck.
Sou cristão, Beck.
Bay Beck?
Sr.Beck?
Komik bir şey mi söyledim, Bay Beck?
Disse algo engraçado Sr. Beck?
Komik bir şey mi söyledim, Bay Beck?
Disse algo engraçado, Sr. Beck?
Konuları geçiştirmek için burada değiliz, Bay Beck.
Não estamos aqui para largar coisas Sr. Beck.
Abuk sabuk konuşuyorsunuz, Bay Beck.
Está a divagar Sr. Beck.
Beck'i yarı yolda bırakmak is...
Bom, se você não pode Jim, não pode!
Sen gördün mü Beck?
Você viu Beck?
- Beck Sağ salim döndümü? - Üç gün önce geldi.
Beck está indo bem?
Bana inanmıyor, Beck.
Ele não acreditou em mim, Beck.