Bomba gibi Çeviri Portekizce
769 parallel translation
Ama eğer o madeni kazabilirsem, Wall Street'e bomba gibi düşerim.
Mas se eu conseguir extrair aquilo, vai ser uma bomba na Bolsa.
Sonra, bir bomba gibi, kimsenin unutmadığı Kara Salı geldi, 29 Ekim.
Então, como uma bomba, dá-se aquela inesquecível Terça-feira negra de 29 de Outubro.
Şarkıdan sonra Tommy Drake cinayetiyle ilgili... bomba gibi haberler içeren bir açıklama yapacak.
Depois deste número, ele fará um anúncio, que irá trazer informações importantes ao caso de Tommy Drake.
Görünüşe bakılırsa ikinci yılımıza bomba gibi bir haberle başlıyoruz!
Bem, parece que vamos começar o 2º ano com um grande furo.
Bomba gibi tıklıyor.
Faz tique-taque como uma bomba.
- Bomba gibi görünüyorsun.
- Parece que vais rebentar.
Avukatlarım bomba gibi bir dosya hazırladılar. Tüm sorunlar çözülecek. - Güzel, nedir bu?
Ds meus advogados prepararam um documento que vai resolver todos os problemas.
Avukatlar seni bu bomba gibi dosyayla kurtarırlar.
Ds advogados que fizeram este documento, vão livrá-lo disso.
Bu bomba gibi bir haber.
Essa é realmente de arrasar.
Şuradaki kız siyah saçlı, bomba gibi göğüsleri olan...
Está ali uma rapariga... de cabelo escuro e um bom par de mamas...
"Sizleri bilirim arkadaşlar, hep bir haber peşindesinizdir ardından İngilizce olarak" Sizler için bomba gibi bir haberim var. " dedi.
"Sei que vocês gostam de histórias", utilizou a palavra em inglês. "Pois eu tenho uma história boa para vocês."
- Bomba gibi.
- Que é dinamite.
Bomba gibi!
Dinamite!
Şubelere bomba gibi bir şov sunarsan kıçını bile öperler.
As filiadas beijarão o seu traseiro, se lhes mandar um programa de sucesso.
- Bir bomba gibi patlayıp parçalara ayrılacak.
- Vai explodir como uma bomba.
Bence birlikte bomba gibi bir ekip olabiliriz.
Formaríamos uma excelente dupla.
Bomba gibi oldu!
Isto é uma bomba.
Açılışı bomba gibi olacak.
Vai estragar a inauguração.
Bomba gibi patlayacak.
- É uma desgraça.
Her ne kadar insanlar bomba gibi patlamasalar da.
As pessoas não explodem como as bombas.
Patlamaya hazır bir bomba gibi.
Ele está a fazer um "blockbuster".
Gelecek işimiz bomba gibi olacak!
O próximo concerto vai ser o máximo!
Ama ben 2.400'e bomba gibi bir kız isterim.
Bem, meu velho, por 2400 é bom que funcione como um sonho erótico.
Tıpkı bir bomba gibi parlıyordu.
Cintilava todo.
Bomba gibi fitim ve kamışını şeker diye yerim.
Tenho um corpo de violino, pronto para um caralho.
Bomba gibi.
Perfeito.
Bomba gibi.
É dinamite.
- Bomba dört kutu. Canlı gibi.
- Bomba, as 4 caixas de cima.
Ama yanında bir bomba taşıyor gibi olursun.
Mas será como levar uma bomba.
Sandığıma bomba düşmüş gibi sanki.
Até parece que o meu baú explodiu.
Kız bu kayaya atom bombası gibi çarpacak!
Ela vai cair neste rochedo como uma bomba atómica!
Bu kasaba mahvolmuş, sanki bomba atılmış gibi.
Esta cidade está em ruínas, como se tivesse sido bombardeada.
Malına ters bir şey söyleyen olursa füze gibi patlar.
Se criticarem o equipamento dele, rebenta como uma bomba.
Bir pompanın üzerinde oturur gibi.
É como se estivéssemos sentados em cima duma bomba de sucção.
Bir benzin istasyonunda çalışmak gibi, giden arabalara bakıyorsun.
É como trabalhar numa bomba de gasolina, ver os carros passar.
Ufacık bir ülkeye son dünya savaşında atılandan daha çok bomba yağdıran ve Asya'nın Amerika'ya ait olduğu gibi yanlış bir doktrini savunan Amerikalılar.
Os americanos que já usaram mais bombas num pais pequeno do que em toda a segunda guerra mundial e que se enganam quando dizem :
Eski H-bombasının olması gerektiği gibi.
Algo equivalente à velha bomba H.
Geri dönerken, onun uçtuğunu gördüm. Kurşun gibi üzerime geliyordu.
Mas quando eu andava de volta, ele veio a voar como uma bomba!
Uçakta bomba var diye telefon edenler gibi...
Como esses telefonemas sobre bombas em aviões.
Bombaya şan ve şeref ver onun ulu radyoaktif serpintileri aynen eskiden olduğu gibi, şimdi ve her zaman, sonsuz dünyayı korusun. Amen.
Glória para a Bomba e Efeitos Sagrados, como era no princípio, é agora, e será sempre, mundo sem fim, Ámen.
Tahmin edebileceğiniz gibi, bu bir bombaydı.
Isto foi uma bomba, como podem imaginar.
Sanki benzin istasyonundayım, o da yağı kontrol ediyor gibi.
Como se eu estivesse numa bomba, e ela estivesse a verificar o óleo.
Bomba gibi.
Isso é uma bomba.
Bomba yapmak çocuk oyuncağı gibi bir şey.
Faz os ataques à bomba parecerem brincadeiras de criança.
Amerikalılar'ın Hiroşima'da bomba kullanması gibi.
Como os americanos usaram a bomba em Hiroshima.
Şimdi, eğer her şey planladığı gibi giderse bu bombacı zorbayı şu Mintour bombasını da bir kaç gün içerisinde bulacağız.
Agora, se tudo correr como planeado, teremos o chantagista e a bomba Minotaur na nossa posse antes de o dia terminar.
Eğer haklıysam Fenton bombayı yine kendi geçmişlerine bağlı bir yere koyacak gibi görünüyor.
Se estiver certo, o Fenton vai colocar a bomba num local representativo para a história destas três pessoas.
Çok yakında üstümüze nükleer bomba atabilecekleri uzay istasyonları olacak... tıpkı otobandaki bir köprüden aşağı kaya atar gibi.
Em breve terão plataformas espaciais para nos lançarem bombas... como pedras de um viaduto.
Hemen bir şey bulsan iyi olur, atom bombası gibi.
É melhor encontrares algo veloz, como uma bomba atómica.
Sis bombaları, koku bombaları, yuvarlanan bombalar, tahrip ediciler... kendimi uyduruk bir bomba fabrikasındaki Perçin Rosie gibi hissettim.
Bombas de fumo, bombas de cheiro, bombas rolantes, camiões TIR.
Bu gerçek bombaya ulaşmadan önce tetik labirenti olacak gibi görünüyor.
Temos um labirinto de mecanismos, até à bomba em si.
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
bomba 122
bombay 54
bombalar 39
bombacı 44
bomba mı 28
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
bomba 122
bombay 54
bombalar 39
bombacı 44
bomba mı 28