Gal Çeviri Portekizce
255 parallel translation
- General Wynne-Candy kulüpte mi?
- O Gal. Candy está no clube?
General Wynne-Candy?
Gal. Wynne Candy?
Duyduğunuzda, Gen. Steele'in yüzünüzü görmesini istedim.
Queria que o Gal. Steele visse seus rostos quando soubessem.
General Steele?
Gal. Steele?
Gal içeri girdiğinde kasayı açtırmıştım.
Ele já tinha aberto o cofre quando a rapariga entrou.
Bu üçgen gal.
A dona do Triângulo, querido.
Emin misin, yoksa sadece Gal palavrası olmasın?
Você tem a certeza de que não se está está se gabando e a dourar a pílula?
General Broulard, efendim.
O Gal. Broulard, senhor.
Ant Tepesini alabilirsek, ya da aldığımızda diyelim... destek gelmeden ne kadar süre savunmamız gerekecek?
Se, ou melhor, quando tomarmos a colina Formigueiro... durante quanto tempo teremos que ocupá-la sem reforços? Mireau, que, aliás, observará pessoalmente o ataque... prometeu reforços para amanhã à tardinha... o que significa que teremos que segurar o posto o dia todo. O Gal.
Kesinlikle kabul etmeye hazırım General Broulard.
Estou disposto a aceitá-la, Gal. Broulard.
Belki de.
Provavelmente. Gal.
- Bu General Mireau'nun ikramıdır.
- Cortesia do Gal. Mireau.
- Ordu karargahıyla telefonda konuştu... ama General Broulard'a ya da herhangi bir yetkiliye... ulaşmayı başaramadı.
- Ele está ligando... para o quartel, mas não consegue falar com o Gal. Broulard... ou qualquer autoridade.
Bu arada General Mireau'nun kendi tabur komutanı Yüzbaşı Rousseau'ya... saldırı sırasında kendi askerlerine ateş açması... emrini verdiğini duydunuz mu, efendim?
Falando nisso, soube que o Gal. Mireau... ordenou que seu próprio comandante Rousseau... abrisse fogo sobre seus companheiros, no ataque?
Ama General Mireau kendi siperlerimize ateş açmasını talep etmiş.
Mas o Gal. Mireau exigiu que atirasse nas próprias trincheiras.
General Mireau'nun Ant Tepesi saldırısı başarısız oldu.
O ataque do Gal Mireau ao Formigueiro fracassou.
Albay Dax, General Mireau'nun işine ne dersiniz?
Coronel, gostaria de assumir o cargo do Gal. Mireau?
Bana General Mireau'nun yetkilerini mi teklif ediyorsunuz?
Está me oferecendo o comando do Gal. Mireau?
General Mireau'ya suçlamada bulundunuz ben de cevaplamasını istedim.
Acusa o Gal. Mireau, e eu insisto que ele se defenda.
Bu da ondaki Gal damarı işte.
Isso é a raça galesa que há dentro dele.
Gal Piyade Taburu, 2. Batarya,
Companhia B, 2º Batalhão do 24º de Infantaria,
Şey sen Gal'lisin, Kaptan.
Bem... O senor é galês, capitão.
Taffy bir Gal'liydi Taffy bir hırsızdı
O Taffy era galês O Taffy era ladrão
Şu Gal'li piç.
Maldito galês!
Gal'li.
É galês.
- Gal dili biliyor musun?
- Você fala Gálico?
Hayır, İskoç'um. Ama Gal dili biliyorum.
Não, escocesa, mas eu falo Gálico.
- Gal dili biliyorsun?
- Você fala Gálico?
De Gaulle Komünist ve Yahudilerle sarıldı.
Sou partidário do Gal de Gaulles Senhor. Sabe muito bem que de Gaulles esta cercado de judeus e comunistas!
* Şirin ufak tefek bir kız var beni bekleyen evde *
I got a cute little Gal waitin'home for me
5 dakika mesafede, Pırasa Evi adında... acayip güzel küçük bir Gal restoranı var.
Há um restaurante galês, o "Leek House". Fica a 5 minutos.
Gal, Mars hakkında ne halt biliyorsun ki zaten?
- Marte? Miúda, o que diabo sabes tu sobre Marte?
Ben General Von Seidelman, Führer'in güvenlik ekibinin başıyım.
Sou o Gal. Von Sidelman, chefe da segurança do Führer.
Bu arada, adın Gal dilinde mi?
A propósito, o seu nome é galês?
Wye'ın tüm suları bile... majestelerinin gal kanını bedeninden... temizleyemez, bunu söyleyebilirim.
Nem toda a água do Wye... poderá lavar o sangue galês do corpo de Vossa Majestade. Posso garantir.
# Well, I got a gal # She lives up on the hill
* well, eu consegui um gal Ela Iives em cima no hili
Sen de onun arkadaşı, Galna mısın?
E tu serás o seu amigo Gal'na?
- Onlardan senin kadar nefret eden yoktur.
Ninguém os odiava mais do que tu, Gal'na.
Hala eve dönme fırsatın var, Galna.
Ainda pode voltar para casa, Gal'na.
- Ben İrlandalı değilim. Gal'liyim.
- Não sou irlandês, sou galês!
Baya bir zarar vermiş ya, Gal.
Provocou um dano bastante grande, Gal.
Hey, Gal.
Ouve, Gal.
- Gal, dalga geçiyor.
Faz um vistão. - Gal, são patranhas.
Bazen, "Özlemiyor musun, Gal?" derler.
Alguém me disse. "Não sentes saudades, Gal?".
Gal, tam evden çıkarken, bir telefon geldi.
Gal, recebemos uma chamada antes de sairmos de casa.
Gal, üzgünüm, bilemezdim...
- Gal, lamento. - Eu não soube o que dizer.
Wynne-Candy'i mi istiyorsunuz?
Quer falar com o Gal.
Haydi, Eddie, dışarıya büyük bir ateş odunu yığalım.
Vamos, Eddie, faremos uma grande fogueira.
General Broulard senin komik olduğunu düşündü.
O Gal. Broulard achou você divertido.
Son gördüğüm tabela Gal dilindeydi.
O último sinal na estrada estava em Gaélico.
Galna mı?
Gal'na?