Hey dostum Çeviri Portekizce
2,452 parallel translation
Hey dostum, ne oluyor?
O que se passa, meu? Tenho um serviço.
- Hey dostum, sakin ol.
- Acalma-te, meu.
Hey dostum, az önce hayatını kurtaran adama bir teşekkür bile yok mu?
Então! Nem vais agradecer ao tipo que te salvou a vida?
Hey dostum. Şu herif kim biliyor musun, Wade?
Meu, sabes que é aquele cabrão, Wade?
Hey dostum, bekle bir dakika.
Ei, ei, espere.
Hey dostum,
Então, amigo.
Hey dostum! Neler oluyor?
Olá amigo!
Hey dostum.
Olá, meu!
Hey dostum.
Olá, amiguinho.
Hey dostum.
- Olá amigo. - Andy.
Hey. Bu harika, dostum.
Isto é porreiro.
Hey, dostum!
Meu!
- Hey, dostum!
Meu!
Hey William, dostum. Bir yer biliyorum.
William, conheço este lugar.
Hey Lou, sence gittiler mi dostum?
- Achas que se foram embora?
Hey, dostum, al bakalım.
- Olá, amigão. Aqui tens.
- Hey, gündüz vakti, dostum!
- Meu, em plena luz do dia!
Hey, dostum, sana bir soru sordu.
Ela fez-lhe uma pergunta.
Hey, dostum, şunu benim için tut.
Segure-me nisto aqui.
Hey! Hans zarkov... eski dostum.
Hans Zarkov, meu velho amigo.
Hey, dur bakalım dostum.
Hei, espera aí, amigo.
Hey, yeter dostum.
Chega, amigos.
Hey, dostum.
Amigo!
Hey. N'oldu, dostum?
Que se passa, amigo?
Hey, dostum!
É o meu taxi.
Hey, cidden dostum. Kes şunu!
Sério, cara, pára.
Hey, dostum!
Amigo!
Hey, dostum. Sana söylüyorum!
Amigo, estou a falar contigo.
Hey, dostum! Bu adil değil adamım. Parmaklıklar arkasında olmaman gerekirdi.
Isso não é justo, não era suposto estares nas celas.
Hey, dostum bakarmısın!
Importa-se? Amigo!
- Hey, nasıl gidiyor, dostum!
- Como está?
Hey. Bizimle gelmek ister misin, dostum?
Muito bem, vais passar a andar connosco?
hey, yardıma ihtiyacın var mı, dostum?
- Ei, precisa de ajuda, camarada? - Eu me viro.
- Hey, dostum. Her şey mükemmel.
Olá, amigo.
Hey, Ronnie. Gel de biraz pankek al, dostum.
Ronnie, anda comer panquecas, meu.
Hey, dostum.
Amigo.
Hey, dostum avlanmak için can atan sensin.
Olha lá, meu, tu é que andas a querer caçar.
Hey, dostum.
Olhe lá, meu.
Hey, dostum her şeyi bir kere denedim ama bilmiyorum.
Olhe lá, meu, tento tudo uma vez, mas não sei.
Pastırma kokusunu bastırmaya çalışıyorum. Hey, denileni yap, dostum.
A maioria dos serial killers só aparece entre 20 ou 30 anos.
Hey, hey, dostum, nasılsın? Baksana, lastiklere gösterişli jantlar taktırmak istersem ne kadar hafiflemek gerekecek?
Se existe um Deus no céu, vais enfiar uma faca na garganta e sufocar no próprio sangue até morreres, miserável e sozinho.
Hey, dostum.
Hey, amigo.
Hey, dostum! Beni duyabiliyor musun?
Ei, amigo, podes ouvir-me?
- Hey, dostum!
- Ola, amigo
Hey! Şuna baksana, dostum!
Olha ali meu.
Hey, dostum.
Olá, maluco.
Hey, dostum.
- Olá amigo.
Hey, dostum People dergisine çıkacağım.
Olá amigo, vou aparecer na Revista "People".
HEY, Dostum.
- Amigo?
Hey, üzgünüm dostum.
Desculpa, parceiro.
Hey Trammel... "Bitti" demek için biraz geç dostum.
Hei, Trammel, é tarde demais para acabar, meu.