English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ I ] / Igrenç

Igrenç Çeviri Portekizce

12,831 parallel translation
Kısacası iğrenç bir patronunun olması ve giyecek hiçbir şeyinin olmaması... - Gerçek hayat dediğin budur işte.
Então, ter uma má chefe e absolutamente nada para vestir... chama-se ser normal.
Şimdi içeri geçip şu iğrenç yataklara oturup senin gerçek sıkıntın ne konuşuyoruz!
Vamos sentar-nos naquelas camas nojentas e falar do seu problema!
Görsel ve iğrenç mi?
- Gráficos e nojentos?
Belki de daha az iğrenç bir örnek vermeliydim.
Não dei o melhor exemplo.
İğrenç insanlarsınız.
Vocês são nojentos.
İğrenç ve delice bir hareket.
Um ato de loucura repugnante.
Pekâlâ, bu gerçekten de iğrenç.
- Bem, isto é nojento.
Daha iğrenç ve daha kapsamlı.
Mais odiosa e de longo alcance.
Julian, maalesef bana ait olan birisi yönünü senin bu iğrenç şehrine çevirmiş ve ben de onu geri istiyorum.
Julian, infelizmente, algo meu entrou na tua miserável cidade, e quero-o de volta.
Vega Kraliçelerinin düştüğünü gördüğünde, umutlarını kaybedecekler ve bu iğrenç yeri yerle bir etmek çok daha kolay olacak.
Quando Vega vir que a sua rainha caiu, vão perder a esperança, será muito mais fácil limpar esta ardósia imunda.
- İğrenç!
- Que nojo!
- Tanrım, iğrenç.
- Deus, é nojento.
Bu çok iğrenç.
Isso é tão nojento.
Gittiğimiz her yere şu iğrenç gözlüklerle gitmen yetiyor.
Já não basta andares com aqueles óculos feios em todo lado.
- İğrenç diş fırçana dokunmadım.
Não mexi na tua escova de dentes nojenta.
İğrenç bir yalancısın.
Péssimo mentiroso.
İğrenç bir şey.
É repugnante.
Oh, ve iğrenç bir sakalı vardı.
E aquela barba horrível.
- Oh, iğrenç.
- Que nojo.
- İğrenç, değil mi?
É nojento, não é?
Kocaman, iğrenç bir yalan.
Uma mentira grande e nojenta.
İğrenç, sıçan dişleriyle bana dokunuyor ve sıçan kürkü sıçan hastalıkları dolu.
É nojento e está a tocar-me com os seus dentes de ratazana, e sua pele de ratazana, coberta de doenças de ratazanas.
Sisteminde bütün insanlığı yok edebilecek ölümcül bir virüs taşıyorsun. "Kim kim için daha iğrenç" oynamak istiyorsan bence sen kazanırsın.
Estás a transportar um vírus mortal no teu sistema, que pode acabar com toda a raça humana, então, se queres jogar o jogo "quem é mais nojento para quem", eu acho que na verdade ganhas.
Sırf kafadan oluşan bir adam var, iğrenç.
Está um tipo lá, e é tipo, só cabeça, é nojento.
İğrenç bir fikir bu.
Que sugestão revoltante.
Cehennemde yanmaya müstahak zalim ve iğrenç bir kaltaksın.
És uma cabra cruel e repugnante que merece arder no inferno.
İğrenç kokuyor bu.
Essa merda cheira mal.
Neyse ben gidip biraz daha kahve alacağım. Belki bir de iğrenç mikrodalga sandviçi.
Muito bem, vou buscar mais café e talvez uma sandes nojenta do micro-ondas.
- Evet, hele o sesi yok mu... İğrenç.
Pois é, aquela voz.
Halime baksanıza. İğrenç görünüyorum!
Olhe para mim, estou horrível!
Bir dahaki sefere iğrenç bir kiralık katil tut.
Da próxima vez, contratas um dos teus caceteiros fétidos.
İğrenç!
Que nojo.
Bütün insanları öldürüp, o iğrenç yeri yerle bir edeceğim.
Vou matar todos os humanos e queimar aquele nojo de sítio.
İğrenç!
Que nojento.
Bazen aşk sana çılgın, iğrenç şeyler yaptırır. Bunun gibi.
Às vezes o amor leva-nos a fazer coisas loucas e repugnantes.
Bizim iğrenç ötesi nedime kıyafetlerimizde müşteri hizmetlerinde kaldı.
Os nossos certamente hediondos vestidos de damas de honra estão presos na alfândega também.
Fazlasıyla kız gibi konuşabilirim ama bu gerçekten ve gerçekten çok iğrenç.
Correndo o risco de parecer excessivamente feminina, tudo isto é mesmo muito... muito nojento.
İğrenç.
Caraças.
Kestirecek iğrenç bir yer arıyordum ve senin evinin kapısı kilitliydi.
Querias um lugar imundo para te encostares, mas a tua casa estava trancada.
İğrenç olmaya başladın.
Cuspiu-me na cara?
Sevimli yavruların acılarına son vermek istemiyorsan bunu yapmak zorunda değilsin. - Bu çok iğrenç.
Não queres acabar com o sofrimento de cachorrinhos, não tens de o fazer.
İğrenç.
Nojento.
İğrenç!
Nojento.
Bu bayağı iğrenç görünüyor.
Tem um aspeto horrível.
Hayır, hayır, hayır. İğrenç değilim.
Não, eu não sou horrível!
- İğrenç bir şey!
É nojento!
Bu gerçekten iğrenç.
- Isso é repugnante.
Senin aptal zihnin de sana olan o iğrenç şeylerin nedenini açıklıyor.
Apenas tu... e a tua mente estúpida, a justificar as coisas repugnantes que te aconteceram.
Bannon'u robotlar halletsin, siz küreyi o iğrenç kediden koruyun!
Deixem os robôs tratar do Bannon. Temos de proteger a esfera daquele gato odioso.
İğrenç.
Que nojo.
- İğrenç bu.
É nojenta!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]