English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ I ] / Izni

Izni Çeviri Portekizce

4,228 parallel translation
Vurma izni istiyorum.
Permissão para atacar.
Amanda'nın babası yetiştiriyordu. Tıbbi izni var onun. Yasal yani.
E há um tipo chamado Ted, ele tem-na desde que é legal.
O zaman neden şunlara oy kullanma izni vermiyorsun?
Então, porque é que não os deixa votar?
Ancak şu anda sadece eskiden kalma güvenli, eğitici, kapalı mekan oyuncaklarla oynamaya izni var.
E agora só pode jogar com Kits seguros e educativos do seu pai.
Teneke Adam'ın kafasından yayın ve laboratuarı gözetleme izni istiyorum.
Preciso de ver a cabeça do Homem Lata e quero vigilância completa.
Laboratuara giriş izni lazım.
Preciso de ir ao laboratório.
Tuvalet izni vermeyip altına işetirmiş.
Não o deixava ir à casa de banho, ele fazia chichi nas calças.
Hathaway kalabilir. Ama ders dışında hiçbir aktiviteye izni yok. Parti yok, sosyalleşmek yok, eğlence içeren hiçbir şey yok.
A Hathaway pode ficar, mas sem actividades extracurriculares, sem festas, sem socialização, nada que se assemelhe a diversão.
General, bize bir haftalık kesintisiz çalışma izni verilmişti...
Prazer em conhecê-lo. General, foi-nos prometido o acesso ininterrupto de uma semana e estes homens começaram a demolição.
- Giriş izni verilmemiş.
A sua entrada foi recusada.
- Kimsenin izni olmadığını zannediyordum.
Pensava que ninguém podia sair.
Şehrin kuzeyine gitme izni istiyorum, Sayın Yargıç.
Queria autorização para viajar para norte da cidade, Meritíssimo.
Yüzbaşı Rogers'ın İrfan Projesi'ne geçiş izni bulunmuyor.
O Capitão Rogers não tem autorização para o Projecto Insight.
- Çatıdan yaklaşma izni.
- Desimpedir aproximação do telhado.
Giriş izni verildi.
Acesso concedido.
- Blackbird acil iniş izni istiyoruz.
- Peço permissão para aterrar. - Negativo!
Gerekli karar olarak yolumuza devam etmek izni istiyoruz!
uma aterragem de emergência, não é necessária e seria muito perigoso.
Mürettebattan başka kimlerin kokpite erişim izni var?
Quem mais da tripulação tinha acesso à cabine?
- Yeniden giriş izni verilene kadar bekleyeceğiz.
Onde esperaremos que se restaure a segurança.
Kartal göründü. Ateş izni var.
Autorização para disparar.
Ray'in izni olmadan olmaz.
Não sem o consentimento do Ray.
Doğum izni için para biriktirmem lazım.
Tenho que poupar para a licença maternidade.
Walter, ABD'ye dönüp dinlenme izni kullan.
Walter, vais para os EUA restabelecer-te.
Söyleme izni olduğunu sanmasına sinir oldum.
É o facto de ter a lata de pensar que podia dizê-lo.
Margo Dunne, evin için arama izni çikarttik.
Margo Dunne, isto é um mandado de busca à sua propriedade.
Bundan sonra bu kadının sigarasını yakmaya kimsenin izni yok.
A partir de agora, ninguém mais pode acender o cigarro dela
Halkımızı sorgulamak veya bize ait araziye girmek istiyorsan eminim mahkemen sana gerekli izni verecektir.
Se deseja interrogar a nossa comunidade ou entrar na nossa propriedade privada, Tenho a certeza de que a sua corte dará a permissão adequada.
Cutter'ın şartlı tahliye izni hakim Jacob Brooks tarafından imzalanmış.
A condicional do Cutter foi concedida pelo juiz Jacob Brooks.
Hiçbiri Chernov'un izni olmadan bir halt edemez.
Ninguém faz isso, sem a permissão de Chernov.
Kalkış izni istiyoruz.
A pedir autorização para descolar.
Giriş izni verildi.
Acesso autorizado.
JFK Kule Uçuş 257 piste acil iniş izni istiyoruz.
Torre do JFK, aqui Pancon 257, precisamos de uma autorização de emergência imediatamente.
JFK Kule Uçuş 257 derhal piste acil iniş izni istiyoruz,
Torre do JFK, aqui Pancon 257, precisamos da autorização agora!
Roger Hollis ve bana gezegendeki son karakollardan biri için giriş izni verildi.
Roger Hollis e Eu, conseguimos acesso a um dos últimos P.A do planeta.
- Kralın izni olmadan ayrılamayız.
Não podemos ausentar-nos sem permissão do rei.
Bir şey görmek istiyorsanız arama izni alın.
Se quiserem ver alguma coisa, arranjem um mandado.
Sana kafa izni vereceğim şimdi.
Ainda te vou dispensar por exaustão mental.
Çalışma izni ilk olarak 1978'de Billy Childress'a verilmiş.
Alvará emitido para Billy Childress em 1978.
2004'ten beri çalışma izni yenilenmemiş.
O alvará não é renovado desde 2004.
İsveç Başbakanı iniş izni istiyor.
O Primeiro-Ministro sueco a pedir permissão para aterrar.
Giriş izni verildi.
Permissão concedida.
November-247-Charlie-Kilo iniş izni istiyor.
Daqui N-247-C0 a pedir permissão para aterrar.
İniş izni verildi.
Permissão concedida.
Bay Frasier, sizde Massachusetts'ten aldığınız, yabancı ülkelere geçiş izni olan ruhsat var, doğru mu?
Sr. Frasier, tem uma carta da Autoridade Provincial da Baía de Massachusetts para transportar artigos raros, correto?
Bayım, helikopterinizin yere iniş izni var mıdır?
Senhor, tenho autorização para aterrar o helicóptero?
Tayfanızın tekrar denize açılma izni aldığını duydum.
Tive conhecimento de que a vossa tripulação teve autorização para pilhar novamente.
- Buraya girme izni yok.
- Não pode entrar aqui.
İzni olmadan olmaz.
Não sem a permissão dele.
Yeniden düzenlenmiş Özel Ulaşım İzni için başvurması gerek fakat şu an bunu edinmesi çok zor olabilir.
Terá de pedir uma autorização especial de deslocação, que, neste momento, pode ser muito difícil de obter.
Pencon 257 kalkış izni verildi.
Pancon 257, tem autorização para descolar.
Arama izni alın.
Arranjem um mandado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]