Nesine Çeviri Portekizce
99 parallel translation
Nesine olsun sen söyle.
Diga.
Nesine oynuyorduk?
Estamos a jogar a quê?
Nesine dokunayım ki.
Não lhe tocaria nem com luvas.
- Nesine olacağını sen söyle.
- Diz as tuas apostas.
Poker oynarken, nesine oynadığını bilmelisin.
Quando se joga pôquer, deve saber-se pelo que se joga.
Nesine bahse girersin?
- O que é que apostas?
"Nesine" ymiş!
"Por quanto?"
Nesine oynuyoruz?
Tudo bem, o que queres apostar?
Nesine eşittir, Norstadt?
Igual a quê, Norstadt?
- Yasaların nesine aşıksınız?
- De que é que gosta na lei?
— Kiliselerin nesine bakacağız anlamadım.
As igrejas não merecem ser olhadas.
Bu karşılaşmada nesine majesteleri?
Que vamos apostar neste evento?
- Beni gördüğüne şaşırmamış gibisin. - Bunun nesine şaşırayım?
Hades tem uma queda por Persephone.
Siz İngilizlerin nesine bayılıyorum biliyor musunuz?
Sabem o que há de melhor nos ingleses?
- Nesine oynuyoruz?
- A que queres jogar?
- Nesine?
- Quanto?
Bunun nesine bu kadar öfkeliler.
Por que estão tão revoltados?
- Nesine?
- Apostar o quê?
Nesine?
Diga qual é a aposta.
Nesine diyelim? 50 $?
Que tal $ 50?
'Flax'nesine?
- Malha o quê?
Bunun nesine güldüğünü bilmiyorum. - Onu bu işe karıştırma.
- Deixa estar, podem continuar.
Nesine oldugunu bilmem lazim.
Bom, precisamos de saber para que é que estamos aqui a fazer esta escolha.
- Nesine oynadigimizi söylemedim.
- Não pus nada em jogo. Pôs sim.
Nesine oynadigimizi bilmem lazim.
Bem, repare... Eu preciso de saber o que tenho a ganhar.
Burada nesine oynayalım ki?
- Por que jogas? - Pela nossa honra.
Nesine bakacaksın?
O que há para ver?
Nesine sevindin?
Bons olhos, porquę?
Bir futbol topunu dağların ötesine atacağıma nesine bahse girersin?
Quanto apostas que lanço uma bola por cima das montanhas?
- Nesine gireceğimizi düşündün mü?
E já sabes o que apostamos?
Nesine dikkat edeyim?
O que tem?
Nesine?
Apostas o quê?
- Erkek arkadaşının nesine karşıydı?
O que tinha ele contra o teu namorado?
Erkek arkadaşının nesine karşıydı?
O que tinha ele contra o teu namorado?
- Tam olarak nesine saygı duyuyorsun?
- E o que respeita ao certo?
Evet, nesine?
Sim, quanto?
- Rock'n roll nesine?
- O Rock Roll quê?
- Nesine?
- As apostas?
Diyorum ki Çin Seddi mağaza temizliğimin nesine yarayacak, anlamıyorum.
Em que me ajuda a Grande Muralha Chinesa para limpar os andares de Avalie Village?
Nesine bakmam gerek?
- Estou a olhar para quê?
- Eski sen doğum günlerinin nesine karşıydın?
- O que o seu antigo eu tinha contra festa de aniversário?
Daha nesine bakacak? Olanları sen de gördün.
O que é que ela precisa de examinar?
- Hayır. Evet haydi, nesine?
- Vamos lá.
Peki, nesine?
Apostar a quê?
- Nesine hak veriyorsun?
- Como?
- Nesine?
- Por que razão?
- Nesine?
Tretas!
- Peki nesine olsun?
- Só? É pouco!
Nesine güleceğiz?
Qual é a parte com piada?
Köyün nesine?
O quê do quem?
Bunun nesine özeniyorsun?
E por que é isso de invejar?