English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Actualy

Actualy translate Turkish

33 parallel translation
All participants of this trip are actualy brothers now.
Bu geziye katılanlar artık kardeş.
No, not actualy, Baldrick.
Aslında pek beğenmedik Baldrick.
I might stay a while actualy, for a bit of hippi free love.
Aslında biraz kalabilirim, nasıl derler hippilerin nikahsız yaşama olayı.
We actualy could fight the Nazi's right here!
Burada Nazilere karşı mantıklıca bir savaşım verebiliriz!
To want to live, or to proof that you can actualy, make the Dollar?
Hayatta kalabilmek mi? yoksa doları yapabileceğini herkese ispat etmek mi?
Some of them could actualy be used as artificial skin grafts.
Hatta bazıları, suni deri naklinde de kullanılabilirler.
But that does not mean that they wanted the kind of "wild west" capitalism of oligarcs gone mad and no social protection so many eastern conuntries actualy ended up with and suffer under to this day.
Ama bu, vahşi batı kapitalizminin sosyal güvencesiz olmayı istediği anlamına gelmez. Pek çok doğu ülkesi yıkıIdı ve bu güne dek acınası bir şekilde yaşadılar.
Actualy if you wouln't mind waiting...
- Aslında, bekleyebilirsen sevinirim.
Yea, Upper East Side of Main, actualy.
Evet Aslında oradan gelmeyim.
You know actualy I just thought, I have a charger in the back,
Aslında düşündüm de, arkada bir yedek aküm var.
No, actualy my car wouldn't start.
Hayır, aslında arabam çalışmıyor.
It's strange actualy to be in the car with you.
Aslında seninle arabada olmak tuhaf.
Oh right, the silent treatment, well unfortunatly for you, the Reid family is actualy giving each other the silent treatment for generations.
Doğru. Sessiz muamele. Ne yazık ki, Reid ailesi nesillerdir birbirine sessiz muamele yapıyor.
Yes but even though that horny old raising is acting like an ass in doing so, he actualy aknowledging that she's ready to move on professionnaly.
Evet ama o azgın kaçık, pislik gibi davranıyor olsa da böyle yaparak onun mesleki anlamda ilerlemeye hazır olduğunu kabul etmiş oluyor.
I'm actualy really enjoying his class.
Dersinden çok keyif aldım.
Did you actualy sleep with him?
Gerçekten onunla yattın mı?
What if he's actualy the one who killed all these people
Ya onca kişiyi öldüren bu adamsa
better than sex actualy it's not
Seksten bile iyi. Aslında değil.
We could sit around on our asses and speculate on wherever we think the prime suspect may or may not be or we can actualy go and look for him
Burada böyle kıçımızın üstünde oturarak 1 numaralı şüphelimizin nerede olacağını tartışabilir ya da ciddi ciddi çıkıp onu arayabiliriz.
It's actualy pronounced Samaiel.
Rica ederim. Aslında benim adım Samael.
I'm actualy doing Around-the-world virtual-triathlon-for-charity, using... an iPhone application and Google Maps.
Aslında bir iPhone uygulaması ve Google Maps vasıtasıyla yapılan bir hayır işi için, dünya çapındaki sanal koşu müsabakasına katılıyorum.
So what did you actualy say at the meeting?
Toplantıda ne dedin aslında peki?
Actualy, now that you put it like that. That could work.
Aslında sen şimdi bu şekilde söyleyince işe yarayabilir gibi geldi.
- You're right, actualy.
- Aslında haklısın.
This actualy went really, really well.
Bayağı iyi halloldu aslında.
We actualy don't hang on anymore.
Aslında artık beraber takılmıyoruz.
Oh man, I'm not sure I actualy broke up with him.
Oh, ondan resmen ayrıldığımdan emin değilim.
Actualy, from the time I was in the U.S., when I can't think straight, I have gone to look at this artist.
Amerika'dayken kafam karışık olduğunda, hep bu sanatçının resimlerine bakardım.
No, actualy, that's what you just told us.
- Hayır, az önce bunları bize sen söylemiş oldun.
Actualy, Beck's not the only one who deserves credit.
Aslında, tüm takdiri hak eden sadece Beck değil.
It wasn't a cat. It was actualy a blind man.
Kedi değildi, kör bir adamdı.
He's actualy leaving.
O aslında gidiyor.
Polymers actualy.
Aslında polimerler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]