An officer translate Turkish
3,689 parallel translation
I arranged for an officer to watch over the house.
Evi izlemesi için bir memur ayarlamıştım.
The last thing you need right now is the scrutiny with an officer involved fatality.
Şu an ihtiyacın olan son şey bir memurun dahil olduğu ölümcül incelemedir zaten.
Because Burley made you an officer and me enlisted.
Burley seni subay, beni ise gönüllü asker yaptı.
Whilst you were still an officer, you risked your life running into traffic to save an old gypsy woman.
Bir memurken, yaşlı bir çingeneyi kurtarmak için hayatını trafikte riske attın.
We'll see about that. There's an officer from interpol here, says he'll only talk to you regarding her.
İnterpol'den bir yetkili var burada ve diyor ki, Becca'yla ilgili sadece seninle konuşacakmış.
Assaulting an officer will keep you here another eight hours.
Bir polise saldırmak seni burada 8 saat daha tutar.
I'm not an officer.
Ben polis memuru değilim.
You might send an officer to their house and places of employment.
Evlerine ve işyerlerine polis gönderebilirsiniz.
She's not there, but they put an officer out front just in case she comes back.
Evde değilmiş ama olur da dönerse diye ön tarafa bir polis koymuşlar.
You are an officer.
Sen de memursun.
We have an officer that is in trouble.
Başı belada olan bir memur var.
An officer in red shirt will help her to board.
Kırmızı gömlekli bir polis memuru otobüse binmesinde yardım edecek.
As for the woman Yvette trailed to her home... she's an officer here at the precinct.
Yvette'in takip ettiği kadın ise, burada, Polis Merkezinde bir memur.
No way! I am an officer of the court.
Mümkün değil, ben mahkemenin görevlisiyim.
I told you, lift the gun and attack an officer.
Söyledim ya, silahı al ve memur'u vur.
Forget an officer, just pick up the gun and shoot.
Boşver memur'u, silahı alda herhangi bir yere ateş et.
Although he is not an officer, he is, in fact, a gentleman.
Bir subay olmamasına rağmen, centilmen olduğu ortada.
We have shots fired and an officer down.
Ateş açıldı ve bir memur vuruldu.
Let everyone know there not an officer down.
Polis vurulmadığını herkese bildir.
Not an officer.
MacGregor'da kod 4.
Not an officer.
Tekrarlıyorum.
Turns out that this murder is not an officer down.
Polis cinayeti olmadığı anlaşıldı.
The boss put an officer on your flat.
Patron, dairene birini yerleştirdi.
If you don't shut up, I'm gonna charge you with threatening an officer.
Çeneni kapatmazsan seni polis memurunu tehdit etmekten suçlarım.
- Kimura's in there. We got an officer down on the porch.
Kimura içeride, girişte yaralı bir memur var.
Are you offering an officer of the court a bribe, Chief?
Bir mahkeme memuruna rüşvet mi teklif ediyorsun Şerif?
Mr Cavendish was an officer in the war.
Bay Cavendish savaşta subaydı.
DCI Gates is entitled to be questioned by an officer at least one rank superior.
Baş Komiser Gates'in kendisinin en az bir rütbe üstü tarafından sorgulanma hakkı vardır.
But no one would welcome the accusation that the case against an officer from the South was being pursued with unusual alacrity.
Ama kimse Güney'den gelen bir memura karşı olan soruşturmanın sıra dışı bir azimle yürütülmesini hoş karşılamaz.
You need to send an officer out here!
Buraya memur göndermeniz gerek!
Anyway, I'm short an officer and I need you.
Bir subay eksiğim var.
I am not your girlfriend, I am an officer of the law.
Ben senin kız arkadaşın değilim. Kanun adamıyım ben.
Earlier, I spoke with an officer about...
Pekâlâ, burada bir adam kaçırma olayı var...
There's a police officer here investigating some mix up with an order of fertilizer.
Bir gübre siparişiyle ilgili soruşturmaya gelen bir memur var.
You'll understand my hesitancy to share intelligence, since it was an official of your government who murdered my most valued officer.
Hükümetiniz, en değerli adamımı öldürdükten sonra bilgi paylaşımı konusunda tereddüt etmemi anlayacağınızı düşünüyorum.
Whether he's on the front page or page 20, putting Officer Reagan's face out there in an NYPD uniform is going to blow our undercover operation.
İster ön sayfa ister 20. sayfa olsun, memur Reagan'ın üniformalı resmini oraya koymak tüm gizli operasyonumuzun içine eder.
Six-month-old Raymond Lopez was rescued by an as-yet-unidentified New York City Police officer, who risked his own life by running into the burning building.
6 aylık Raymond Lopez, hayatını riske atarak yanan binaya dalan kimliği henüz belirlenemeyen bir polis tarafından kurtarıldı.
It's a hard thing to ask a proud and able police officer to take credit for something someone else did, and an even harder thing for the one being asked, but that's exactly what I'm asking you to do.
Gururlu ve becerikli bir polis memurundan....... başkasının yaptığı şeyin övgüsünü almasını istemek zor bir şey,....... ve daha da zor olanı bunun istendiği kişi olmak. Ama senden yapmanı istediğim tam olarak bu.
Ms. Winstone is wanted for the murder of an ex-intelligence officer in Rome.
Bayan Winstone, Roma'da eski bir istihbarat ajanını öldürmekten dolayı aranıyor.
The officer just called, said the woman who does live there sold the Pontiac a couple of weeks ago, and she gave him an address for the buyer, ma'am.
Memur az önce arayıp orada oturan kadının Pontiac'ı iki hafta önce sattığını ve alıcının adresini verdiğini söyledi.
It's my duty. I'm an officer.
Ben bir memurum.
I explained I had the schematics because I was doing undercover work for Interpol and that you were simply an overzealous officer, but he doesn't share my admiration for the CIA.
Size açıkladım, elimde şemalar var çünkü İnterpol için gizli görevdeyim ve siz de basitçe çok istekli bir polistiniz ama o benim CIA'ye olan hayranlığımı paylaşmıyor.
Officer Song keep an eye on them.
Memur Song, onlara göz kulak olun.
The killer's name was Battista Greco, an army officer at the time.
Katil Battista Greco isimli bir subay.
He was an SS officer and a physician... - at Auschwitz.
Auschwitz'deki Koruma Timi subaylarından ve hekimlerinden biriymiş.
Now after that, Marquesa killed a police officer, gained access to the precinct using his uniform in an attempt to get at a police captain.
Ardından Marquesa bir polis memurunu öldürmüş ve üniformasını kullanarak bir polis şefine ulaşmak için merkeze girmiş.
DCI Gates appears to be an exemplary officer.
Görünen o ki Dedektif Gates iyi bir polis modeli.
An HPD officer was killed.
Bir polis memuru öldürüldü.
An intelligence officer can't.
Ama bir istihbarat ajanı yapamaz.
I'm an officer of the Southern Precinct
Güney bölgesinden polis memuruyum.
I'm an officer of the Southern precinct
Güney bölgesi polis memuruyum.
officer 2766
officers 467
officer down 213
officer reagan 31
officer peck 20
officer mcnally 17
officer needs help 24
officer kalakaua 20
officer myers 18
officer milo 17
officers 467
officer down 213
officer reagan 31
officer peck 20
officer mcnally 17
officer needs help 24
officer kalakaua 20
officer myers 18
officer milo 17