English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Approximate

Approximate translate Turkish

305 parallel translation
We even know the approximate date that you're scheduled to die.
Hatta yaklaşïk olarak ölecegin günü de biliyoruz.
At the approximate angle of 45 degrees.
Yaklaşık 45 derecelik açıyla.
Now here's the approximate position of the armies right now.
Şu anda orduların yaklaşık pozisyonu işte burası.
Approximate age, 42, height, 5'9 ", weight, 143.
Aşağı yukarı yaşı : 42, boyu : 175 cm, kilosu : 65 kg.
If we could approximate the tons with which this hits the ship...
Gemiye vurma hızını çıkarabilirsek...
Measurements, approximate weight and so forth.
" Ölçüleri, yaklaşık ağırlığı gibi.
My approximate position is 90 miles southeast of you, on course 2-0-9er.
Tahmini durumum sizden güney doğu 90 mil doğuda 2-0-9 rotasındayız.
Even if they didn't get a fix on us, they're bound to know our approximate position.
Yerimizi tam tesbit etmeseler bile tahmini iniş pozisyonumuzu biliyorlar.
Maybe I could give you an approximate figure.
Yaklaşık bir rakam verebilirim.
- Flock of bogeys at 20,000... coming into target area, approximate heading 1-4-0.
20,000'de bir grup gulyabani hedef bölgeye geliyor. Yaklaşık mesafe 1-4-0.
The approximate size of a visa stamp.
Vize kaşesinin yaklaşık ebadı.
We got the landing places and the approximate date out of him.
Ondan işgal noktalarını ve tahmini tarihi öğrendik.
Approximate speed :
Yaklaşık sürati :
I believe I can approximate just when to jump.
Atlayacağımız noktaya yaklaşabilirim.
Approximate age : Four billion years.
Yaklaşık 4 milyar yaşında.
Approximate time of death was noon.
Ölüm zamanı takriben öğlen.
We can estimate its approximate completion time.
Tamamlanma zamanında bir tahminde bulunabiliriz.
If any boy has forgotten and thinks his parents may wish to attend his interview, then he can consult the list on the main notice board for the approximate times.
İçinizde unutanlar varsa ve veliniz görüşmelere gelmeyecekse, görüşme saatleri için genel duyuru panosundaki listeye baksın.
HIS APPROXIMATE POSITION... General Nobile and his small band of explorers... who vanished four weeks ago may still be alive.
YAKLAŞIK KONUMU... 4 hafta önce kaybolan General Nobile..... ve onun küçük kaşif takımı hala hayatta olabilir.
... I'll have the approximate time of death.
... Yaklaşık ölüm saatini alayım.
Approximate age, 50.
Tahmini yaşı : 50.
Do you have an approximate time of death?
Yaklaşık ölüm zamanını biliyor musunuz?
Approximate!
Tahminen?
From now on, you must have approximate dates...
Şu andan itibaren giderlerinizi tahmini şeylerle ispatlayın...
Our mineral scanners have located what we believe is the approximate site of the old mining expedition.
Maden tarayıcılarımız, aradığımız yerin eski maden sevkiyatının yapıldığı bölgeye yakın olduğunu saptadı.
Our mineral scanners have located what we believe is the approximate site of the old mining expedition.
Maden tarayıcıları yerleştirildi yaklaşık olarak eski maden alanı bölgesi olduğuna inandığımız yere.
There will be an approximate delay of one to two hours.
Bir veya iki saatlik bir rötar olacak.
Paul, we have an approximate fix on your location.
Paul, Yerinizi yaklaşık olarak biliyoruz.
Even though we don't know what we're looking for, we do know the approximate value of the weed itself.
Ne aradığımızı bilmesek de, malın yaklaşık değerini biliyoruz.
Approximate Mong Scale 3.
- Olumlu, tanımsız. Mong Ölçeğinde yaklaşık 3.
The simulator has established the approximate location over which the three stars are to converge.
Simülator birbirine yakınsayan üç... yıldızın yaklaşık yerlerini gösteriyor.
A doctor after all could only give us an approximate time and how she was killed, which I know. I don't need the help of a doctor. Messieurs!
Bir doktor bana zaten yaklaşık bir saat verecek... ve nasıl öldürüldüğünü söyleyecektir ki bunu biliyorum... bunun için bir doktorun yardımına ihtiyacım yok.
( KITT ) The speaker is indeed female, approximate age 18 years, limited educational background indicated by broken speech pattern.
Konuşan kesinlikle bir bayan tahminen 18 yaşında kötü konuşma stilinden anladığıma göre sınırlı bir eğitim geçmişi var.
I know the approximate date, her weight and height.
Yaklaşık doğum tarihini, ağırlığını ve boyunu biliyorum.
Approximate airliner position, 10 meters from the end of the runway.
Uçak yaklaşık olarak pistin sonuna 10 metrelik mesafede duruyor.
What approximate age was this matinee jacket Azaria was wearing?
Azaria'nın giydiği bu hırka yaklaşık ne kadar eskiydi?
Against an opponent of approximate skill, strategema can last over 1,000 moves.
Uygun seviyede bir rakip karşısında, strategema oyunu 1000 hamleden fazla sürebilir.
We brought in six other Asian males... of the same approximate age... and had the eyewitnesses view them from every angle.
Aşağı yukarı aynı yaşlarda altı tane başka... Asyalı erkek getirdik... ve görgü tanıklarının onlara her açıdan bakmalarını sağladık.
If you can imagine the impact on your chest of three bowling balls dropped from the height of about nine feet, you might began to approximate the sensation.
Yaklaşık 3m yüksekten düşen üç bowling topunun göğsünde yarattığı... etkiyi kafanda canlandırabilirsen... yaşadıklarımı az çok anlayabilirsin.
Proceeding northeast, approximate location near...
Kuzey doğuya ilerliyorum, yaklaşık olarak mevkî...
But as an acute observer of behaviour you should be able to approximate it.
Ama keskin bir duygu gözlemcisi olarak ona yaklaşabilmelisin.
The servomechanisms in my neck are designed to approximate human movements.
Boynumdaki mekanizma insan hareketlerine yakın hareket sağlamak üzere tasarlanmış.
The servomechanisms in my mouth are designed to approximate human movements.
Ağzımdaki mekanizmalar insan hareketlerine yakın hareket sağlamak için tasarlanmış.
I study people carefully in order to more closely approximate human behavior. Why?
İnsan davranışını taklit edebilmek için onları inceledim.
Could you roughly approximate how many sexual encounters you have in one year?
Kabaca bir yılda kaç cinsel ilişkiniz olduğunu söyleyebilir misiniz?
I vow to go without sleep and guard the Springfield Museum day and night... for as long as it takes from now on... unless you want to taunt me more by giving me an approximate time.
Şu andan itibaren, ne pahasına olursa olsun ve ne kadar sürerse sürsün Springfield Müzesini, gözümü kırpmadan korumaya ant içiyorum. Tabii biraz daha üzerime gelip tam zamanını söylemek isteyebilirsin.
There's an approximate one month supply here.
Burada yaklaşık 1 aylık ihtiyacı karşılayabilecek miktar var.
If he's drawn to this location for some reason, maybe this nest is in the approximate location of the previous nest.
Eğer bir sebeple burası ilgisini çekiyorsa,... belki bu yuva da bir öncekiyle tam olarak aynı yerdedir.
The approximate position- - may I, sir?
- Aşağı yukarı...
A great effort has been made to adhere to the chronological events of this action, but due to the poor visibility we are only able to approximate positions.
Kadınları esir almışlar! Hey Güzel Allahım! Saldırın!
These are their approximate locations.
İngiltere geneline dağılmış olan... askeri ve sivil havaalanlarına sevk edilmesi planlanmaktadır. Bunlar, havaalanlarının tahmini konumlarıdır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]