Bad girl translate Turkish
1,083 parallel translation
- You're a bad girl.
Amma edepsiz kızsın be.
It is just those kind of inseminations that make Daddy think I'm a bad girl.
Senin bu tür fitnelerin yüzünden babam beni kötü bir kız sanıyor.
Miss Horne was a very bad girl, refusing to take her medicine.
Bayan Horne çok yaramazlık yaptı!
Bad girl.
- Ölü kız...
Bad girl.
Kötü kız...
Too greedy, too expensive, bad girl... mouth too big... always wants more.
Çok açgözlü, çok masraflı, kötü kız ağzı çok büyük hep daha fazla istiyor.
I was a bad girl.
Kötü bir kızdım.
Suppose I put you under arrest for being a bad girl with bad thoughts?
Sanırım kötü düşünceleri olan kötü bir kız olduğunuz için sizi tutuklayabilirim.
She's a brat, a bad girl!
O yaramaz, kötü bir kız!
Hello, I'm a clown, and you're a bad girl because you won't laugh.
Merhaba, ben bir palyaçoyum ve sen de kötü bir kızsın çünkü gülmüyorsun.
Bad girl.
Yaramaz kız.
Oh, you are a bad girl.
Çok kötü bir kızsın.
I'm gonna punish you, bad girl.
Seni cezalandıracağım, kötü kız.
She's not very pretty... But, she's not a bad girl
Kız çok güzel değil ama kötü bir kız sayılmaz.
♪ Too bad he gonna miss the girl
# Kızı elinden kaçırması
Bad little girl, now right huh? Bad little girl?
Yaramaz küçük kız ha, yaramaz küçük kız?
He says he doesnt care whether its a boy or a girl but I know he really wants a son so bad he can taste it.
Erkek veya kız fark etmez diyor ama aslında erkek istediğini biliyorum.
When I was a little girl, my mama used to lock me in the attic when I was bad, which was pretty often.
Ben küçük bir kızken, annem yaramazlık yaptığımda beni tavan arasına kilitlerdi.
I don't wanna spoil it for you... but by the time the trip is over... you get the girl, kill the bad guys and save the entire planet.
Senin için bunu bozmak istemiyorum... Fakat zamanı gelmişken Bu seyahatte.. Kızı alıyorsun, kötü çocukları öldürüyorsun ve bütün gezegeni kurtarıyorsun.
You crazy bad boy, trying to fuck your girl's mama!
Pislik herifsin sen, kız arkadaşının annesiyle yatmaya kalkışıyorsun!
We have to get the girl back or she'll think bad about us
Kızı yakalamak zorundayız yoksa hakkımızda kötü düşünecek.
In any case, that girl is a bad influence on him, on every level.
Her şekilde, bu kız onu kötü yönde etkiliyor.
Let's give Allison here a bad-girl beauty makeover.
Hadi Allison'a kötü kız makyajı yapalım.
She ain't half bad for a girl that goes both ways, you know?
Küçük bir kıza göre hiç fena sayılmazdı, anlarsın ya!
Girl almost smell as bad as you.
Senin gibi kokuyor.
She ain't bad for a black girl.
Siyah bir kız için hiç de fena değil.
A girl... We'll call her Jeannie. - got a bad perm.
Bir kız, ona Jeannie diyeceğiz kötü bir perma yaptırmış
That's a bad-girl bathroom!
Burası kötü kızların tuvaleti!
How much bad could have happened to a little girl like you?
Senin gibi küçük bir kızın başına ne kadar kötü şey gelmiş olabilir?
What a stupid girl to have bad dreams!
Kötü rüya gören ne aptal bir kız bu!
Not bad for a girl, is not it?
Bir kız için fena değil, değil mi?
Not bad for a little girl from Hong Kong.
Hong Kong'lu küçük bir kız için fena değil.
That girl is not bad.
Bu kız iyiymiş!
When I was a girl... I wasted a lot of time writing bad poetry about being lonely and too fat.
Genç kız iken yalnızlık ve şişmanlıkla ilgili kötü şiirler yazarak vaktimi çarçur ederdim.
This girl's bad for our boys.
Bu kiz ogullarimiz icin bir tehlike.
Not a bad idea for a girl.
Bir kız için fena fikir sayılmaz, değil mi?
So, my little girl... Your timing is bad.
Anlayacağın güzel kızım... kötü bir zaman seçtin.
Miss, this little girl is bad!
Bayan, bu küçük kız kötü!
I've been swarmed by stockbrokers lately. I feel like a girl with a bad reputation.
Yatırımcılar arasında adım çıktı kötü kadınmışım gibi hissediyorum.
Is the good little girl crossing over to the bad side of the street?
İyi küçük kız sokağın kötü tarafına mı geçiyor?
- We consider it a bad omen... for a girl to observe the ritual for her husband before her marriage
Biz bunu kötü bir inanç olarak tanımlıyoruz. Bir genç kız için bu ritüeli kocası uğruna evlenmeden önce yerine getirmek bir kuraldır.
I guess having another girl's not so bad.
- Bir kız daha olması o kadar kötü değil.
It's too bad your mother's dead, somebody needs to teach you to act like a girl
Annenin ölmüş olması çok kötü. Birinin sana kız gibi davranmayı öğretmesi lazım.
Our little girl's life has fallen apart and all you can tell her is it's bad for business!
Kızımızın hayatı darmadağın oluyor... seninse ona tek söylediğin, bunun iş için olumsuz olduğu!
The girl with the tonic and lime and bad id?
Yani sahte kimliği olduğu için tonik içen kız mı?
I am a bad boy, aren't I you dirty girl! Yes!
Evet!
And you think a simple country girl can't tell the difference between good and bad. There's nothing simple about you.
Ve sen de iyiyle kötü arasındaki farkı ayırt edemeyecek kadar basit bir köylü kızı olduğumu düşündün.
He's been in a real bad mood. Ever since his cousin got traded back for that girl.
Kuzeni o kızla... değiş tokuş edildiğinden beri bana çok kötü davranıyor.
Too bad about your girl.
Kız arkadaşına üzüldüm.
Got a little girl in bad shape.
Kazazede bir kızla.
Bad girl.
Kötü kız.
girl 5298
girls 4202
girlfriend 1187
girly 48
girls' night out 16
girlie 124
girl power 27
girls' night 20
girlfriends 145
girl talk 30
girls 4202
girlfriend 1187
girly 48
girls' night out 16
girlie 124
girl power 27
girls' night 20
girlfriends 145
girl talk 30