Boy wonder translate Turkish
288 parallel translation
- That's the boy wonder?
- Harika çocuk bu mu?
Hello, here he is, the middle-aged boy wonder.
Merhaba, işte burada, orta yaşlı harika çocuk.
You mean about our boy wonder?
Elimizdeki çocukla mı ilgili?
If you think being some kind of a boy wonder entitles you to other people's water... you've got another thing coming.
Buradaki adamların suyunu çalmayı marifet sanıyorsan... başka bir yere varmış olacaksın
Correct, Boy Wonder!
Doğru bay harika!
At last, Boy Wonder Robin.
Sonunda, bay harika Robin
- Yes, Boy Wonder.
- Evet, Mucize Çocuk.
Colleagues... Colleagues laughing behind my back at the "boy wonder,"
"Mucize çocuğun" arkasından gülen meslektaşlar.
They said at the table you were the "boy wonder."
Masadayken "mucize çocuk" olduğunu söylediler.
How's our boy wonder?
Harika çocuk nasıl?
Boy wonder.
Harika çocuk.
- The boy wonder.
- Harika çocuk.
Boys, take the Boy Wonder here down to Gotham Gate Bridge and see how well he flies.
Çocuklar, Bay Meraklı'yı Gotham Köprüsü'ne götürüp ne kadar iyi uçabildiğini görün bakalım.
So that's the boy wonder?
Şaşkın oğlanımız bu, huh?
Hopefully, the boy wonder will be too.
İnşallah, çocuk da şaşıracak.
And then you had to show up with Bumbler the Boy Wonder over there... and screw things up further, proving... that you never took the situation seriously.
Ve sonra şu yeteneksiz Harika Çocuk'la ortaya çıktın işleri daha da batırdın, ve hiçbir zaman durumu ciddiye almadığını kanıtladın.
Boy Wonder?
Harika Çocuk mu?
Or should I say Boy Wonder?
Yoksa Harika Çocuk ( Batman'deki Robin ) mi demeliydim?
But I have career goals that don't include schlepping across country... chasing after Boy Wonder.
Ama benim kariyer hedeflerim var ve ülke boyunca harika çocuğun peşinde koşmak bunlardan biri değil.
- So the wonder boy lays an egg.
- Demek mucize çocuk işi beceremedi.
I wonder where the old boy is.
- Bu adam nerede merak ettim.
Jo Jo, the wonder boy himself.
Jo Jo'nun, kendisi harika çocuktur.
He's the worst disposed boy I ever did see. Small wonder.
Tanıdığım en talihsiz çocuk.
" but frankly we wonder if you haven't been working too hard, old boy.
" ama açıkçası çok fazla çalıştığını düşünüyoruz.
I wonder how clearly he heard the boy's voice through the ceiling.
Çocuğun sesini tavandan nasıl bu kadar net duyduğunu merak ediyorum.
I know, your wonder boy is opening at the Latin Quarter.
Senin harika çocuğun çıkacağı turneden haberim var.
What position have we, I wonder, for a boy of such varied gifts?
Böyle çeşitli yetenekleri olan bu çocuğa ne iş verebiliriz?
Scott Mary the wonder boy!
Mucize çocuk Scott Mary.
I wonder how a mother could call a boy Florence.
Bir anne oğluna nasıl Florence der?
I wonder how a mother could call a boy Florenz.
Bir anne oğluna nasıl Florenz der?
Salut, wonder boy!
Salut, marifetli çocuk!
Teddy the Wonder Boy.
- Mucize Çocuk Teddy.
Wonder whatever happened to that old boy.
O ihtiyara ne olduğunu merak ediyorum.
No wonder you became a remote little boy, and grew into a cold, hard young man.
Mesafeli bir çocuk olup da büyüyünce soğuk, katı bir genç olmana şaşmamak gerek.
I wonder what reality looks like where my little boy is living.
Sadece küçük oğlumun yaşadığı yerdeki gerçekliği merak ediyorum.
No wonder, that boy is crazy about you.
Bu adamın senin için çıldırması normal.
I wonder what bit that boy.
Bu çocuğu ne ısırdı acaba?
Is he your wonder boy?
Mucize oğlanın mı?
.. and the world wonder turning round on its self..... like a dizzy boy.
ve dünya şaşırırdı kendi etrafında döndüğüne... " " Başı dönmüş bir genç gibi... "
Do you ever wonder how a young South Vietnamese boy gets into and out of VC-held territory?
Bir Güney Vietnamlı çocuğun Vietkong bölgesine... nasıl girip çıktığını hiç düşündün mü?
So, the boy-wonder gave a halfhearted approval.
Böylece, harika çocuk isteksizce onayladı.
It's Whitney the wonder boy!
Whitney harika çocuk!
They couldn't handle Whitney, the wonder boy.
Harika çocuk Whitney'i ele geçiremediler.
Excuse me, I wonder if you can tell me what happened to the boy I came in with.
Affedersiniz, birlikte geldiğim çocuk ne durumda acaba?
I wonder how a skinny little boy could have carried Suzukichi all the way back here?
O sıska çocuğun, onca yol boyunca | Suzukichi'yi nasıl taşıdığını merak ettim.
I wondered then, as I wonder now, if he might not have turned out a very different boy indeed if you had administrated a few fatal beatings earlier.
Bir baba olarak onu bir kaç kez öldüresiye dövmüş olsaydınız bile çocuğunuzun değişebilecek bir yapıya sahip olduğunu sanmıyorum.
What's happening, wonder boy?
Neler oluyor harika çocuk?
That wonder boy of yours opens at the Latin Quarter next week. - J.J., uh...
Senin harika çocuğun çıkacağı turneden haberim var.
I wonder if it's a boy or a girl.
Erkek mi, kız mı merak ediyorum.
What else you got, Wonder Boy?
Başka sorun var mı Harika Çocuk?
I wonder what he's doing. Get'em, boy!
Ne yapıyordur acaba?
wonder 67
wonderful 2021
wonderland 16
wondering 73
wonder woman 44
wonderfully 16
wonderful woman 17
wonderful to see you 20
wonderful things 16
wonderful news 61
wonderful 2021
wonderland 16
wondering 73
wonder woman 44
wonderfully 16
wonderful woman 17
wonderful to see you 20
wonderful things 16
wonderful news 61