English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Wonderful woman

Wonderful woman translate Turkish

394 parallel translation
Now, that's what I call a wonderful woman.
İşte ben harika kadın diye buna derim.
Now, you know my wife is a wonderful woman.
Bilirsin, karım harika biridir.
More than that, my dear Levin, she's a wonderful woman.
Ondan da öte, sevgili Levin. O harika bir kadın.
She was truly a wonderful woman.
Gerçekten harika bir kadındı.
Your wife was a wonderful woman, Mr. de Winter.
Karınız harika bir kadındı, Bay de Winter.
And this is the general's wife, a wonderful woman.
Bu da generalin eşi. Mükemmel bir kadındı.
You know, she's really a wonderful woman.
O gerçekten harika bir kadın.
She's a wonderful woman. When her third husband died, her hair turned gold.
Üçüncü kocası ölünce, saçları altın sarısı oldu.
- Your ma's a wonderful woman, Jody.
- Senin annen harika bir eştir, Jody.
Wonderful woman.
Harika bir kadındır.
You strike me as a wonderful woman, Miss Keane.
Bana, Harika "Miss Keane"'e darbe vurdun
"Get out of my life, you perfectly wonderful woman."
" Hayatımdan çık, seni mükemmel kadın.
A wonderful woman, her mother.
Annesi harika bir kadındı.
You can still be a wonderful woman.
Çünkü harika bir kadın olabileceğini düşünüyorum.
- I don't wanna be a wonderful woman.
Ben senin için bu kadar umutlu değilim. Ben harika bir kadın olmak istemiyorum da ondan.
You'd be a wonderful woman if you'd just let your tiara slip a little.
Tacının biraz kaymasına izin versen harika bir kadın olabilirdin.
But you'll never be a wonderful woman, or even a wonderful human being until you learn to have some regard for human frailty.
Ama insanların zayıflıklarına saygı göstermezsen asla harika bir kadın hatta harika bir insan olamayacaksın.
Really, Sergeant. My mother's a wonderful woman.
Gerçekten çavuş annem harikulade bir insandır.
I see the most wonderful woman I have ever met.
Tanıştığım en güzel kadını görüyorum.
You're a wonderful woman, Sue. Forget it.
Harika bir kadınsın, Sue, unut gitsin.
You are a wonderful woman.
Sen harika bir kadınsın.
You, you're a sweet, wonderful woman.
Sen, sen tatlı, harika bir kadınsın.
Oh, you're a wonderful woman.
Ah, şahane bir kadınsınız siz.
She's a wonderful woman.
O şahane bir kadın.
She was a wonderful woman.
Harika bir insandı.
A wonderful woman.
Harika bir kadın.
From what you said, she's a wonderful woman.
Beni çekmeni istemedim. Anlattıklarına bakılırsa harika bir kadınmış.
You are getting a wonderful woman in Joycie.
Joyce ile şahane bir kadın alıyorsun.
She's a wonderful woman.
O harika bir kadındır.
- A wonderful woman.
- Çok güzel bir kadın.
You are. You are a wonderful woman!
Harikulade bir kadınsın.
She's a wonderful woman, but I hate her somewhere.
O harika bir kadın, ama ondan nefret ediyorum.
What a wonderful woman! Just like an angel.
Ne olağanüstü bir yaratık!
You're a wonderful woman, young, pretty.
Çok alımlı, genç ve güzel bir kadınsın
Today, I'll introduce you to a wonderful woman.
Bugün seni harika bir kadınla tanıştıracağım.
Every woman, she's saying this dress, she's wonderful.
Bütün kadınlar, bu elbisenin harika olduğunu söylüyor.
But that is what is so wonderful to me, that he should have everything, everything a woman could want, and he wants me.
Ama bu benim için öyle harika ki, bir kadının isteyebileceği her şeye sahip biri, ve o beni istiyor.
It is a wonderful woman.
O harika bir kadındır.
You are a wonderful little priest in spite of everything. And with no malice to the poor woman who died -
Her şeye rağmen, harika bir genç papazsın... ve herhangi bir kötü niyet olmadan, ölen yaşlı kadına -
I guess he was flattered that I stuck up for him... because, right then and there, he asked me... how such a wonderful, understanding woman like me... had stayed a widow so long.
Sanıyorum gururu incindi... çünkü hemen sonra ve orada... benim gibi harika ve anlayışlı bir kadının Nasıl bu kadar uzun zamandır dul olduğunu sordu..
You know, a woman is a strange and wonderful thing.
Bir kadın tuhaf ve güzel bir şeydir.
Brad, believe me, there's nothing so wonderful, so fulfilling, as coming home to the same woman every night.
Hayatta her gece aynı kadına, aynı eve gelmek kadar güzel ve insanı mutlu eden bir şey yok. İnan bana.
Excuse a silly woman for talking before so many wonderful men.
Aptal kadını bir çok harika adamdan önce konuştuğu için affet.
You're old enough to understand that wonderful mystery that can happen between a man and woman.
Susan büyük bir kızsın artk. Sen yeterince büyüdün artık erkekler ve kadınlar arasında karşılıklı olarak birbirlerine derin hisler beslerler.
On that mountain there's a flour mill where I spent a wonderful time with a woman.
Şu dağın üzerinde, bir kadınla çok güzel günler geçirdiğim, Bir un değirmeni var. Çok güzel bir kadın.
You're the most wonderful, understanding woman in the whole world...
Sen en harika en anlayışlı kadınısın bütün dünyanın.
Wonderful. WOMAN : Really?
- Sahi mi?
And to quote our wonderful satirist, Arkady Raikin, a woman is a friend of man.
Ünlü satirik ( Hiciv ) yazarımız Arkadiy Raykin'nin dediği gibi.... "Kadın insanın arkadaşıdır".
Wonderful in a woman.
Böyle bir kadın görmemiştim daha önce.
I'm the kind of man who, when confronted with the fact... that I've been married to the same woman for 30 years... who has given me two wonderful children... it becomes progressively more difficult for me to know that...
Ben, gerçeklerle yüzleşebilen bir adamım. Bu gerçekler aynı kadınla 30 yıldır evli olmam bu kadının bana iki tane harika evlat vermesi ona verdiğim mutsuzluktan daha da fazlasını vereceğim gerçeğini bilmek bunu söylemeyi daha da zor hale getirecek.
But if a woman loves her work... it can be something wonderful.
Ama eğer bir kadın işini seviyorsa bu harika bir şey olur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]