English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Don't cry

Don't cry translate Turkish

4,142 parallel translation
Don't cry.
Ağlama.
You are not a dragon or a man, don't be a cry bot.
Ejder yada bir adam değilsin, cry bot olma.
Oh, sweetie, don't cry.
Tatlım ağlama.
No, don't cry,'cause then I will cry too.
Hayır, ağlama. Sen ağlarsan bende ağlarım.
Oh, no, no, no, no. Don't cry.
Hayır, hayır..
Don't fucking cry.
Ağlama sakın!
Don't cry, Zoey.
Ağlama Zoey.
Don't cry, Younès.
Ağlama, Younès.
You know, so instead of... you don't cry, you do something positive and try to work towards, I guess, a solution of finding him.
Yani oturup ağlamak yerine, olumlu bir şey yapıyorsunuz. Onu bulmak adına bir çözüm üretmeye çabalıyorsunuz.
No, don't cry.
Hayır, ağlama.
You don't have to cry over it.
Ağlamana gerek yok.
You stand up for your friends, you're not afraid to cry, and you'll make sure I don't do anything too stupid at my bachelor party.
Arkadaşlarını destekliyorsun, ağlamaktan korkmuyorsun ve bekârlığa veda partimde de aptalca bir şey yapmamamı sağlarsın.
Don't let them see you cry.
Ağladığını görmesinler.
I don't want you to see me make a girl cry.
Bir kızı ağlattığımı görmenizi istemem.
* Please don't cry
* Lütfen ağlama *
♪ Don't cry ♪ ♪ Don't cry ♪ ♪'Cause on earth we wasn't meant to stay ♪
* Ağlama, kaderimizde yoktu beraber olmak bu dünyada *
I'm not singing "Don't Rain on my Parade" because it's my go-to song and because it's impossible for me not to cry when I sing it, but because I have been belting out that song since I was two years old.
"Don't Rain on my Parade" şarkısını en sevdiğim şarkı olduğu ya da ağlamadan söylemem imkânsız olduğu için söylemiyorum 2 yaşından beri bu şarkıyı çığırdığım için söylüyorum.
♪ And big girls don't cry ♪
* Ağlamaz koca kızlar *
♪ And big girls don't cry. ♪
* Ağlamaz koca kızlar *
Oh, no, please don't cry.
Hayır, lütfen ağlama. Araba kullanacaksın.
Don't cry, lass. Don't cry.
Ağlama kızım, ağlama.
So don't cry. It's not worth it.
Sen de ağlama, değmez.
Don't cry, daughter. Don't cry...
Ağlama kızım, ağlama.
Don't cry, please, it's all sorted out.
Ağlama lütfen, her şey hallolmuş durumda.
Don't cry any more, do you hear me?
Artık ağlama, beni duyuyor musun?
Don't you cry.
Sakın ağlama.
Don't you sit there and cry.
Orada oturup sakın ağlama.
We don't cry, ever.
Biz, asla ağlamayız.
No, no, no, no, don't-don't cry.
Hayır, hayır, ağlama.
- Don't cry, you.
- Ağlama, ağlama.
I'm sorry. Don't cry.
Özür dilerim, ağlama.
Don't... don't... don't cry.
Hayır, hayır, hayır... yapma... Ağlama.
Don't cry.
Ağlama ama.
I don't really cry at funerals, Not anymore.
Ben gerçekten cenazelerde ağlayamıyorum. Artık değil.
Don't cry over an old codger like myself.
Benim gibi bir moruk için ağlama.
Don't cry over an old codger like myself.
Benim gibi ihtiyar bir moruk için göz yaşı dökme.
Don't cry, my dear.
Ağlama, tatlım.
I don't need anyone seeing my cry.
- Kimsenin beni ağlarken görmesini istemiyorum.
Don't cry, baby.
Lütfen ağlama bebeğim.
Princes don't cry.
Prensler ağlamaz.
- I don't usually cry, you know?
- Genellikle ağlamam, biliyorsun?
Don't cry, Emma.
Ağlama, Emma.
Don't cry, now.
Ağlama.
Please don't cry.
- Tanrım. Lütfen ağlama.
Who's going to cry if we don't go?
Oraya gitmezsek ölür müyüz sanki?
Don't cry!
Aglama!
Dude, don't cry
Dostum, aglama.
But I- - I don't like when you're sad, but I like when you cry.
Ama üzülmenden hoşlanmıyorum, sadece ağlamanı seviyorum.
Don't cry, dear.
Ağlama güzelim.
- Do-do-don't cry.
Ağlama sakın.
- Hey, don't cry!
- Ağlama len.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]