English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Don't hurt him

Don't hurt him translate Turkish

975 parallel translation
I don't know why anyone would hurt him.
Kim onun canını yaksın, bilemiyorum.
Leave him alone! Don't hurt him!
Ona zarar vermeyin.
Don't hurt him.
Ona zarar verme.
No, I don't want to hurt him.
Hayır, ona vurmak istemiyorum.
Roy, don't hurt him.
Roy, yapma!
Oh, Randolph, don't hurt him.
Randolph, ona zarar verme.
Please don't hurt him.
Lütfen ona zarar verme.
I just don't want anything to hurt him.
Ben sadece hiçbir şeyin onu incitmesini istemiyorum.
Don't hurt him.
- Merak etme.
Don't hurt him.
Ona zarar vermeyin.
'Do you love him or don't you and can that stuff about your pride, how your feelings are hurt?
"Onu seviyor musun yoksa sevmiyor musun ve gururunu bir kenara koyarsak duyguların ne kadar incindi?"
- Don't hurt him, officer. Oh, no, I won't.
- Onu incitmeyin, memur bey.
Don't hurt him, Nelson, he's an old man!
Canını yakma Nelson, yaşlı bir adam.
I'll tell him you'll let him get away because you don't want your guy hurt.
Adamınıza bir şey olmasın diye çıkmasına izin verdiğinizi söylerim.
- Don't hurt him.
- Vurma çocuğa.
Don't hurt him! He's my friend.
Ona zarar vermeyin, o benim dostum.
Don't want to hurt him.
Onu incitmek istemem.
- Please, don't hurt him, will you?
- Molly, lütfen.
I don't want to hurt him.
Onu incitmek istemiyorum.
Don't hurt him.
Zarar vermeyin.
Keep him away from me! Don't let him hurt me!
Canımı yakmasına izin vermeyin!
I don't know what went wrong. I didn't mean to hurt him.
Ona zarar vermek istemedim, istemedim.
- Leo... if you love me, don't hurt him.
2 kılıç! - Leo! Beni seviyorsan onu incitme.
No, don't hurt him.
Hayır, incitmeyin.
- Don't you hurt him.
- Onu incitmeyin.
Don't hurt him.
Ona vurma!
Oh, please don't hurt him!
N'olur canını yakma!
I know he'll send him back to the penitentiary but I don't want him hurt.
Onu hapse geri yollayacagini biliyorum, yollasin. Ama canini yakmasini istemiyorum.
Don't let him hurt my husband.
Eşimin canını acıtmasına müsaade etmeyin.
- Don't hurt him.
- Canını yakmayın.
Please, he can have money, anything, but, please, don't let him hurt my little girl.
Ne olur, istediği paraysa alsın... ama ne olur kızıma bir şey yapmasın.
He'll get hurt If we don't find him.
Onu bulamazsak, yaralanabilir.
You won't hurt him. You don't scare him.
Zarar vermeyeceksin.
I don't wanna see him hurt.
İncinmesini istemiyorum.
Don't let him move around or hurt himself.
Dolaşmasına veya kendisine zarar vermesine izin vermeyin.
Yes, and I can't be certain until I examine him, of course, but I don't think what you have in mind could hurt him.
Evet, tedavisini yapan ben olmadığım için pek emin değilim fakat kafanda ne varsa ona zarar vereceğini sanmıyorum.
I don't want to see him get hurt.
İncindiğini görmek istemiyorum.
Julius, don't hurt him!
Canını yakma.
Don't hurt him!
Ona zarar verme!
- Miramanee! - Don't hurt him!
- Miramanee!
John, don't hurt him.
John, onu incitme.
Take it easy, don't hurt him.
Canını yakma.
- I don't want to hurt him.
- Onu kırmak istemiyorum.
Please don't hurt him!
Lütfen onu incitme!
Really don't mean to hurt him, but just wanted a part of his clothes or something.
Onu incitmek istemiyorlardı, sadece kıyafetinden falan bir parça istiyorlardı.
But don't hurt him.
Fakat incitmeyin.
Don't let him hurt me.
Bana zarar vermesine izin verme.
Don't worry. I won't hurt him.
Merak etme, onu incitmeyeceğim.
I don't want him hurt.
Onun zarar görmesini istemiyorum.
- Yes, only don't hurt him.
- Evet! - Şimdi mi? - Evet, ama sakın onu incitme.
Please, don't hurt him!
Lütfen onu incitme!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]