English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Engineers

Engineers translate Turkish

1,120 parallel translation
I already got in touch with a scientist, an athlete, a television man, a poet and a couple of engineers.
- Hayır, yatakhanemizde. Bir bilim adamı, bir atlet, bir televizyoncu bir şair ve birkaç mühendisle temasa geçtim bile.
There were a couple of mining engineers... in here a few months ago, doing some kind of survey.
Birkaç ay önce araştırma yapan birkaç maden mühendisi vardı.
We have a team of engineers there, but it will take hours before they can get it working again.
Orada bir grup mühendisimiz var, ama bu, daha onlar işe dönmeden saatlar alacaktır.
Hopefully not engineers.
Umarım mühendis değillerdir.
You have been like so many others, the best revolutionaries. One of the engineers on the locomotive of this train that pulls this revolution on the tracks of historical necessity laid out for it by the party.
Siz de pek çok iyi devrimci gibi bu devrim trenini tarihsel zorunluluk rayında ilerleten lokomotifin makinistlerinden biri oldunuz.
In the morning, the train is full of guys working, students, teachers, engineers...
Sabahları tren, öğrenciler, öğretmenler, mühendisler gibi çalışan erkeklerle dolu oluyor.
Benjamin's engineers should be able to give us a pretty good idea where the work was done and by whom.
Benjamin'in mühendisleri bize o arabanın nerede ve nasıl yapıldığı konusunda fikir verebilir.
How can you say a thing like that when you have army colonels... you have naval engineers — they're all over Viña del Mar?
Albaylar, donanma mühendisleri Viña del Mar'dayken bütün bunları nasıl söyleyebilirsiniz?
It took the Starfleet corps of engineers 1 0 months in space suits to tunnel out all this.
- Yıldızfilosu mühendislerinin bu tüneli inşaa etmeleri 10 ay sürdü.
Our brilliant engineers have again erased a reel of the show.
Dahi makinistlerden biri oyunun bir bobinini yine silmis.
Kevin Flynn, one of ENCOM's brightest young software engineers.
Kevin Flynn'ı, Encom'un en parlak ve genç yazılım mühendisini.
Golda set up a program for thousands of Africans to come to Israel to study subject like hydrology and agriculture and thousands of Israeli doctors, engineers and technical specialists were send to Africa.
Golda binlerce Afrikalının İsrail'e gelerek hidroloji ve tarım alanlarında eğitim alacağı bir program kurdu. Binlerce İsrailli doktor, mühendis ve teknik uzman da Afrika'ya yollanmıştı.
A few years ago, the mystical voices prompted by American engineers, of course whispered the magic word, "oil."
Birkaç yıl önce, gizemli sesler elbette Amerikan mühendislerinin elinden çıkma sihirli sözü fısıldadı : "petrol".
Half these engineers have never been off the ground.
Bu mühendislerin yarısının ayakları yerden kesilmedi.
They're being subjected to every stress our doctors and engineers can invent.
Doktorların ve mühendislerin yarattığı her türlü zor duruma maruz kalıyorlar.
I'm tired of smocks, of engineers telling us what we can't do.
Neyi yapamayacağımızı söyleyen mühendis ve araştırmacılardan bıktım.
Major, make a list of all firms, all engineers... and their army partners.
Binbaşı tüm mühendislerin ve orduyla... iş yapanların listesini çıkarın.
Let the engineers figure that out.
Bırak bunu mühendisler düşünsün.
These things were made by the US Army Corps of Engineers.
Bunlar Birleşmiş Milletler Kolordusu mühendisleri tarafından yapılmıştır.
Hey, man. Engineers do not just croak!
Dostum makinist nalları felan dikmedi saçmalıyorsun
One of the university's maintenance engineers.
Üniversitenin bakım mühendislerinden.
Engineers at the Jet Propulsion Laboratory in Pasadena think there might be another answer.
Pasadena'daki Jet motoru mühendisleri başka bir yanıt olabileceğini düşünüyorlar.
Planet engineers.
Gezegen mühendisleri.
My engineers will be here on friday, in three days.
Mühendislerim, üç gün içinde, Cuma günü burada olacaklar.
Lieutenant... tell Six we need engineers.
Teğmenim... Altı'ya istihkâmcı gerektiğini söyleyin.
Marine engineers rebuild Dong Phuc villages.... "
Denizci istihkamcılar Dong Phuc köyünü... "
Professor Ueno is one of our country " s Top agricultural engineers And he's very'fond of dogs
Ueno Hoca buraların en iyi ziraat mühendisidir ve köpeklere aşırı düşkündür.
After a while two foreign engineers arrived.
Bir süre sonra iki yabancı mühendis geldi.
Hold the remaining reserves to eastern trenches... order the divisional engineers to destroy the wells and water storages
Kalan kuvvetleri doğu siperlerinde tutun... Tümen mühendislerine kuyuları ve su depolarını yıkmayı emredin.
In Maria's family, there were generals and engineers.
Maria'nın ailesinde generaller ve mühendisler vardı.
Some things that you need in return for lending us engineers who can demonstrate your techniques.
İhtiyacınız olan bazı şeylere karşılık... bize bina inşa tekniklerinizi gösterebilecek mühendisler ödünç vereceksiniz.
When I get back home, I'll talk to the engineers at the Phoenix Foundation.
Eve döndüğümde Phoenix Merkezindeki mühendislerle konuşacağım.
The engineers will be in charge of that the place must be flattened, I want no traces left.
2 ) Mühendisler nezaretinde bu arazi dümdüz edilmeli, bir tek iz kalmamalı.
Those are the city engineers.
Bunlar belediye görevlileri.
Your own engineers admit that 589 engine is a failure.
Kendi mühendisleriniz 589 motorunun... hata olduğunu itiraf ettiler.
My engineers have examined it, but are completely baffled by its technology.
Mühendislerim onu inceledi, ama teknolojisi karşısında şaşkınlığa uğradılar.
The Corps of Engineers is gonna miss you, sir.
İstihkam sınıfı sizi özleyecek.
Still, Oppie's got the best theoreticians and engineers in the world.
Hala, en azından Oppie ve dünyanın en iyi teorisyenleri ve mühendisleri var.
I don't want theoreticians knowing what engineers know.
Teorisyenlerin, mühendislerin ne yaptığını bilmelerini istemiyorum.
My engineers unearthed it in the mountain region north of Ankara while excavating for copper.
Mühendislerim bakır ararken Ankara'nın kuzeyinde buldu.
- They're engineers.
- Mühendisler.
Both my sons are engineers.
İki oğlum da mühendis.
I thought engineers do that.
Onu mühendisler yapar sanıyordum.
I'll call Tod myself What about the engineers report
Mühendis raporu ne oldu?
Homer, meet my team of engineers.
Homer, mühendis takımımla tanış.
You're one of my top engineers.
Sen en iyi mühendislerimden birisin.
Precisely because we were so used to seeing things that we had made, that engineers had made, things like telescopes, microscopes, ordinary little carpenters'tools and things, we got the idea, children grew up with the idea, that everything had to have a purpose.
Tam olarak öyle çünkü bizim yaptığımız aletlerde mühendislerin yaptığı teleskop ve mikroskop gibi aletlerde sıradan, küçük marangoz aletlerinde bir şeyler görmeye alışkınız fikri anlamış olduk çocuklar da her şeyin bir amacı olması gerektiği fikriyle büyürler.
Richer than the French engineers.
Fransız mühendislerden daha zengin.
My engineers are advancing the trench through the night.
İstihkâmcılarım gece boyunca siper kazıp kaleye yaklaşacaklar.
The kind used by Caltech high-energy physicists and NASA engineers.
Caltech yüksek enerji fizikçilerinin ve NASA mühendislerinin kullandığı cinsten.
1800, Engineers.
1800, istihkam.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]