English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / For weeks

For weeks translate Turkish

10,134 parallel translation
I cried for weeks.
Haftalarca ağladım.
Look, I think they've been skimming people's desserts for weeks, but I can never prove it.
Bak, ben de haftalardır birileri tatlıların kaymaklarını alıyor ama hiç kanıt yok elimde.
Petter going on a party. Maja has not mastering the other for weeks.
Petter'ın partisi var ve Maja da haftalardır bu günü bekliyordu.
Been looking forward to it for weeks.
Haftalardır bunu bekliyorum.
And given the consistency of the sludge, I'd say it's been seeping into the water table for weeks.
Atığın kıvamına bakacak olursak haftalarca su tabakasına sızdığını söyleyebilirim.
I have been defending you for weeks, but nothing's changed.
Ama hiçbir şey değişti Ben, hafta için teşekkür savunan oylandı.
I've been working with actors for weeks.
Bir haftalığına oyuncularla çalıştım.
So, anyway, this went on for weeks.
İşte, bu böyle devam etti.
I mean you've been nattering constantly at me for weeks, and now you haven't annoyed me for days.
Haftalardır başımın etini yiyordun ve şimdi günlerdir beni hiç daraltmadın.
Without a magistrate to hear their cases, they'll be locked in with that plagued woman for weeks.
Davalarını duyacak bir yargıç olmadan... hasta kadınla haftalarca kilitli kalacak.
Eh, those protesters have been yapping at us for weeks.
Evet, o protestocular haftalardır bağırıp duruyorlar.
But he was in a bad way, had been for weeks.
Ama çok kötü bir haldeydi. Haftalardır öyleydi.
Turns out he and his two buddies were running the same scam for weeks.
İki tane arkadaşıyla haftalardır aynı dolabı çeviriyormuş meğer.
When your mom is bipolar and your dad is so passive that he sometimes doesn't talk to his son for weeks on end, not because he's mad at you but because he forgets you're there, you grow up with nothing good, and you begin to think you deserve nothing good.
Bipolar bir annen varsa ve baban da oğluyla üst üste haftalarca kızdığından değil varlığının farkında olmadığından konuşmayacak kadar pasifse bu iyi yetişmemişsin demektir ve iyi bir şeyi hakketmediğini düşünmeye başlarsın.
Turns out, no one's seen her for two weeks.
Onu iki haftadır gören olmamış.
Amy would do anything to win your approval, including pretending to be in a relationship with me for the past few weeks only to betray me now.
Amy sizin beğeninizi almak için her şeyi yapar. Son birkaç haftadır benim sevgilimmiş gibi davranıp şimdi ihanet etmek de dahil buna.
So, as we were preparing for the J.P. Morgan pitch a couple of weeks ago, Gustaff came to me and whispered two words... "radical capitalism."
Birkaç hafta önce J.P. Morgan reklamı seçmelerine hazırlanırken Gustaff gelip kulağıma iki kelime fısıldadı,... "radikal kapitalizm."
I want you to stay home for two weeks.
İki hafta ev istirahatı veriyorum.
Ms. Bean, who, apparently, has been dead for a few weeks...
Bayan Bean. Besbelli haftalar önce.. ... ölmüş.
He'd been on our radar for some time, and I'd been investigating him for the last two weeks.
Bir süredir gözümüz üzerindeydi son iki haftadır da onu soruşturuyordum.
The challenge is, I've got to keep it on for two weeks!
Bunu iki hafta takmam gerekli. İddia böyle.
Now, for the next 56 weeks, they enjoy first-rate care and accommodation at your facility, then when their due date's finally drawn near, the criminal drives them away in a truck to give birth in secret.
Sonraki 56 hafta boyunca dişi zebralar tesisinizde birinci sınıf bakım ve konaklama imkanı buldu. Doğum tarihine az bir süre kala, hırsızımız zebraları bir kamyonla kaçırıp gizlice doğumlarını yaptırdı.
If I could just hold on for a few more weeks...
Bir kaç hafta daha taşıyabilirsem- -
This will last several weeks, maybe months, depending on how long it takes for them to accept it.
Bu durumu ne kadar sürede kabulleneceklerine bağlı olarak... -... birkaç hafta veya ay sürecektir.
For two weeks, the authorities had fought running battles with the insurgents.
Yetkililer, iki hafta boyunca süren çatışmada direnişçilerle savaştı.
It means if he doesn't text for two weeks, you can break in and get your stuff.
Eğer iki hafta boyunca sana mesaj atmazsa dairesine istediğin gibi girip eşyalarını alabilirsin, anlamına geliyor.
This guy I slept with didn't text me for two weeks after we had sex, and I left my rings at his place, so I- -
Yattığım adam, seksimizin üzerinden iki hafta geçmesine rağmen mesaj atmadı. Yüzüklerim onda kalmıştı, işte bu yüzden...
They're headed for the beach and will stay for three weeks.
Şimdi, buradan doğruca Punta del Este'ye 3 haftalık bir tatil için gidiyorlar.
They've been dragging their heels for three weeks now.
Üç haftadır bir haber alamıyoruz.
Well, the doctor doesn't advise any day trips for another two weeks, at least.
Doktor en azından iki hafta daha günübirlik gezileri salık vermiyor.
Shane, we've been at this game for two weeks, and we're so close to beating it.
Shane, iki haftadır bu oyunu oynuyoruz ve onu yenmeye çok yaklaşmıştık.
The Wilshire exit will be blocked for the next six weeks.
Wilshire çıkışı altı hafta boyunca kapalı.
For three weeks, I walked around exposing myself to anyone who was sick.
3 hafta boyunca hasta insanlara yaklaşıp bana da bulaşmasını bekledim.
And I slept for the first time in weeks.
Haftalar sonra ilk kez uyuyabilmiştim.
Yeah, she spent her first few weeks fighting for life.
Evet, ilk haftalarını yaşamla mücadele ederek geçirmiş.
I know that the FBI has been grilling you about protocol for the last six weeks, so you're extra sensitive about this, but just because he didn't do it your way doesn't mean that he is wrong.
FBI'ın seni altı aydır protokol hakkında sıkıştırdığını biliyorum. onun için bu konuda ekstra hassassın, ama işi senin yönteminle yapmamış olması hatalı olduğu anlamına gelmez.
This morning I thought I was going away with him for two weeks. Now I don't know if I'm ever gonna see him again.
Bu sabah onunla iki haftalıgına sehir dısına... cıkacagımı sanıyordum.simdi onu bir daha gorecegimden bile emin degilim.
Prospero had us under for three weeks.
Geri döndüğünüze çok sevindim. Prospero bizi üç haftadır etkisi altında tutuyordu.
What's Prospero been doing for three weeks?
Prospero üç haftadır ne yapıyordu?
I-I j... I just got to get away for a couple weeks.
Birkaç hafta buradan uzaklaşmalıyım.
Solis Securities fired me because my health is in decline and, therefore, my work was not at its best. And my inadequate performance came about because I spent two furious weeks looking for office space.
Solis Güvenlik bizi kovdu çünkü sağlığım git gide bozuluyor ve üstüne işlerimiz de çok iyi değil, yetersiz performansımın sebebi de iki hafta boyunca yeni bir ofis aramak zorunda bırakılmış olmam.
He's only been here for a few weeks.
Buraya geleli daha birkaç hafta oldu.
But the truth is I have to do what's best for me, so I am giving you my two weeks'notice.
Ama gerçek şu ki, kendim için en iyi olanı yapmak zorundayım bu yüzden iki hafta önceden haber veriyorum.
For the last two weeks, he hasn't been that interested in the unit downstairs, either.
Son iki haftadır "aşağı daireyle" de hiç ilgilenmiyor.
You worked late for two straight weeks.
İki haftadır geç saatlere kadar çalışıyorsun. - Evet patron.
Yeah, I was going to Europe for, like, 3-ish weeks for the holiday.
Tatilde yaklaşık 3 haftalığına Avrupa'ya gidecektim.
"Hey, for the last couple of weeks, " you've been writing me notes and wearing a wig. Now you're not writing notes. "
"Hey son bir kaç haftadır... bana notlar yazıyordun ve peruk takıyordun... artık o notlardan yazmıyorsun."
So, you know, for the first couple of weeks, you've got your own room, you can have a bit of space, sort yourself out. It's been agreed.
Yani, ilk birkaç hafta için senin kendi odan var, biraz kafa dinleyebilirsin, kendine çeki düzen verebilirsin.
I haven't done it for a few weeks now.
Birkaç haftadır falan yapmadım.
Look, man, it has been one crap sandwich after another for the past few weeks, okay?
Haftalardır üst üste kötü şeyler oldu tamam mı?
I have some loose ends in DC, so I'll be flying back and forth for a few weeks.
Başkentte yapmam gereken işler var. Geri dönüp birkaç hafta orada kalmam gerekiyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]