For what translate Turkish
140,281 parallel translation
I'm gonna make him suffer for what he did to me and my brother.
Bana ve kardeşime yaptıklarının acısını ona tattıracağım.
I know you don't believe it now, but one day, they will thank you for what you're doing here.
Şu an inanmadığını biliyorum, fakat bir gün, burada yaptıkların için sana teşekkür edecekler.
Jason, we'll make her pay for what she did, okay?
Yaptıklarını ona ödeteceğiz, tamam mı?
I want to thank you for what you did last night.
Dün akşam yaptığın şey için sağ ol.
Sacrifice his life for what?
Ne uğruna peki?
Thank you for what you did this afternoon.
Yaptığın için teşekkürler.
Now, you could take us down to the station, I get that. Fill out all that boring paperwork, but for what?
Anlıyorum şimdi bizi karakola götürüp bir sürü sıkıcı evrağı doldurtabilirsiniz ama amaç ne?
I'm here for what's rightfully mine.
Haklı olarak bana ait olanı almak için buradayım.
Potential for what?
Ne potansiyeli?
If you turn him down, he'll just find somebody else to take your place. And you'll get shipped out to God knows where and nobody will ever hear from you again. And for what?
Eper onu geri çevirirsen, senin yerine geçecek birini bulur ve sen de kimsenin senden bir daha haber alamayacağı kim bilir nereye gönderilirsin ve ne için?
You think I'm gonna kick him out after what he just did for us?
Bizim için yaptığı şeyden sonra onu kapı dışarı eder miyim sence?
So if we can't breed for them, then what else are we good for?
Onlar için üreyemeyeceksek başka ne işe yarayacağız?
- Wait, what do you mean "for now"?
- Şimdilik. - Bekle, ne demek "Şimdilik"?
What for?
Niye?
All I know is it's what we say to ready our dead for the fire.
Tek bildiğim ölülerimizi ateşe verirken söylediğimiz.
So what, we just go out there, hunt for someone else?
Nasıl olacak, dışarıya çıkacağız ve başka birini mi yakalayacağız?
You're fighting for a city that won't exist in 10 days. What's more foolish than that?
10 gün içinde yok olacak bir şehir için savaşıyorsun, bundan daha aptalca ne olabilir?
If we can't come together to fight this enemy, then what hope is there for us?
Eğer bu düşman için bir araya gelemiyorsak, bizim için bir umut olur mu?
This is exactly what we've been working for.
Bunca zamandır bunun için çabalıyorduk.
Now, I want to believe that you have good reasons for all of this, but if you don't tell me what they are, I can't help you walk out of here.
Tüm bunlar için iyi sebeplerin olduğuna inanmak istiyorum ama onları açıklamazsan sana yardım edemem.
What's the protocol for that?
Bu durumda protokol ne?
- Do we know what the odds are for a major surgery like this? I mean, in terms of patient survival.
Böyle büyük ameliyatların hayatta kalma oranlarını biliyor musunuz?
What can I do for you, Kimble?
- Nasıl yardımcı olabilirim Kimble?
I need to see the president's schedule for the next 72 hours to know what to cancel and what to surrogate.
Neyi iptal edip neyi başkasına yaptıracağımı görmem için Başkan'ın 72 saatlik programı lazım.
I need to know word-for-word what he said.
Ne dediğini bilmeliyim, kelimesi kelimesine.
And I want you to know that I believe that the American government has a responsibility, not just to maintain, but create opportunities for the American people, and that's what we're going to do.
Şunu da bilin ki bana göre Amerika devleti, Amerika halkı için yalnızca var olan işleri korumakla değil, yeni işler yaratmakla yükümlüdür. İşte biz de bunu yapacağız.
- So, what can I do for you?
- Nasıl yardımcı olabilirim?
Agent Wells, what do you have for me?
Bana neler göstereceksin Ajan Wells?
But this talking about things that really matter to people, this is exactly what I hoped for.
İnsanlar için gerçekten önemli olan şeyleri konuşmak, tam da umduğum şeydi zaten.
If these senators can be reassured there's a home for them in the party, someone has their back come election time... They might have a reason to vote the bill through. And what's in it for Hookstraten?
Eğer bu Senatörler, partide benimsendiklerini bilirlerse, seçim vakti kollanacaklarına inanırlarsa taslağı geçirmek için bir sebepleri olabilir.
Mr. President, I think what you're doing for this administration is admirable.
Rakam ver. Hükûmet için verdiğiniz çabayı çok takdir ediyorum.
You're asking what would help Coloradans overlook their Republican Junior Senator's vote for gun control.
- Colorado'luların, Cumhuriyetçi senatörlerinin evet oyunu görmezden gelmelerinin fiyatını sordun.
All right, what do you got for me now?
Şimdi ne vereceksin peki?
Thanks for seeing me, Senator. I-I know what a busy schedule you have.
Senatör, biliyorum, çok meşgulsünüz.
- And what's in it for Hookstraten?
- Hookstraten'ın çıkarı ne?
Well, what else are cousins for, right?
Kuzenler ne içindir?
For what?
Ne için?
I understand that's good for messaging, but what you don't realize about us old-school politicians is that we understand procedure.
Eminim bu mesaj vermek için iyidir ama fark etmediğin bir şey var. Biz eski usul siyasetçiler, prosedürden anlarız.
I want what's best for the country.
- Ülkenin iyiliğini istiyorum.
What Alyssa's saying is if you go in voluntarily, it buys good will, for you and the paper...
Gönüllü gitmen bir iyi niyet göstergesi olacak, hem sen hem de gazete için.
What for?
- Ne için?
What for?
Ne için?
- What's he paying you for?
- Size ne için ödüyor?
What are you waiting for?
Neyi bekliyorsun?
What can you offer the man who wants for nothing?
Her şeye sahip bir adama ne sunabilirsin ki?
This version of the formula... what's it for?
Formülün bu versiyonu... Ne için?
So what's the attack, and which country's getting framed for it?
Peki saldırı ne ve hangi ülkeye atılacak suç?
What's it for?
Ne işe yarıyor?
What the hell did you do that for?
Bunu ne için yaptın?
I have been asking for the doctor and, what, she doesn't have like five minutes to talk to me?
Doktora soruyorum ve nasıl oluyorsa benimle konuşacak beş dakikası olmuyor?
We don't have any idea what's waiting for us behind that front door.
O ön kapının ardında Bizi neyin beklediğine dair bir fikrimiz yok.
for whatever reason 151
for whatever it's worth 46
for what it's worth 577
for what purpose 109
for what reason 115
for what you did 18
what 176647
what are you doing 28810
what are you talking about 12491
what is it 20402
for whatever it's worth 46
for what it's worth 577
for what purpose 109
for what reason 115
for what you did 18
what 176647
what are you doing 28810
what are you talking about 12491
what is it 20402
what do you mean 18295
what happened 16539
what are you doing here 13243
what's up 12096
whatever 7954
what are you doing right now 114
what did you do today 56
what are you wearing 305
what do you want 9254
what are they like 58
what happened 16539
what are you doing here 13243
what's up 12096
whatever 7954
what are you doing right now 114
what did you do today 56
what are you wearing 305
what do you want 9254
what are they like 58
what do you think 9124
what are you 4599
what's your name 4643
what are these 350
what's happened 1050
whatcha doing 80
what have you got 603
what's the 204
what is this 7416
what's the matter 6346
what are you 4599
what's your name 4643
what are these 350
what's happened 1050
whatcha doing 80
what have you got 603
what's the 204
what is this 7416
what's the matter 6346
what the hell 6066
what is that 6346
what's going on 16788
what are you doing now 174
what's wrong 10695
what are you up to 648
what's this 5587
what is that 6346
what's going on 16788
what are you doing now 174
what's wrong 10695
what are you up to 648
what's this 5587