Frankfort translate Turkish
50 parallel translation
Reappeared in'57 in Rotterdam... when the freighter Aramis was blown up... in'59 in Frankfort... when Professor Dietrich was assassinated.
57'de Roterdam'da ortaya çıktı... Aramis gemisi 59'da Franfurt'ta... patladığı zaman... Ve Profesör Dietrich öldürüldüğü zaman.
Dad called.
Gelemiyor. Frankfort'a gitmesi gerekiyormuş.
It says the capital of Kentucky... is Frankfort.
Burada dediğine göre Kentucky'nin başkenti... Frankfort.
Homer, the capital of Kentucky is Frankfort.
Homer, Kentuck'nin başkenti Frankfort.
Frankfort.
Frankfort.
# Oh... the capital # # of Kentucky is Frankfort #
# Oh... Kentucky nin başkenti # # Frankfort'tur #
We'll be leaving for frankfort the day after tomorrow.
Yarından sonra Frankfurt'a hareket ediyoruz.
They primarily operate out of Frankfort.
Her şeyden önce, işi Frankfort dışından yönetiyorlar.
"Baxter-Hawley Construction. Frankfort, Kentucky."
Baxter-Hawley İnşaat Frankfort, Kentucky.
Mm-hmm? He's Frankfort, born and raised.
-... doğma büyüme Frankfort'lu.
- The boys up in Frankfort.
- Frankfort'taki çocuklara.
We ain't afraid of Frankfort.
Frankfort'tan korkmuyoruz.
- You ain't afraid of Frankfort.
- Frankfort'tan korkmuyor musunuz?
- I am not afraid of Frankfort.
- Frankfort'tan korkmuyorum.
Turns out he was a foot soldier for the Dixie Mafia out of Frankfort.
Meğerse Frankfort'taki Dixie mafyasının ufak tefek işlerini halledermiş.
And yet you find it acceptable to come in here and bust in on my family dinner, asking if I've had a hand in robbing a bus full of shit from a bunch of Frankfort peckerwoods.
Ama yine de buraya gelip aile yemeğimi mahvetmeyi ve Frakfortlu bir alay köylüden bir otobüs dolusu mal çalınmasında parmağım olup olmadığını sormayı uygun görüyorsun.
Frankfort mob gonna come over that hill bringing hell with them because of that bus.
Frankfort mafyası o otobüs yüzünden şu tepeden gelip, ortalığı birbirine katacak.
- Yeah, Frankfort's own.
- Evet, Frankfort'ta üretilir.
The Frankfort branch of the Dixie Mafia has lost its best wheeler-dealer.
Dixie mafyasının Frankfort kolu en kurnaz adamını kaybetti.
How'd it go in Frankfort?
Frankfort'da işler nasıldı?
- The boys up in Frankfort. - That's right.
- Frankfort'taki çocuklara.
I ain't afraid of Frankfort.
Frankfort'tan korkmuyorum.
Frankfurt.
Frankfort.
Why? That was FPD.
Arayan Frankfort polisiydi.
Truck itself's a dead end, but those plates turn up on toll-booth cameras every few weeks between here and Frankfort. - Dixie Mafia. - On the receiving end, probably.
Kamyondan da bir yere varamadık ama burasıyla Frankfort arasındaki gişelerin kamerasında bu pilakanın birkaç haftada bir geçtiğini saptadık.
You know, my father, he considered himself a Harlan criminal, but, in fact, he became nothing more than a middleman lining the coffers of the folks in Frankfort and Miami.
Biliyorsun, babam kendini bir Harlan suçlusu olarak görürdü fakat, işin aslı, Frankfort ve Miami'deki adamların kasası basit bir aracıdan başka bir şey olamamıştı.
What if I gave up some friends up in Frankfort?
Peki ya Frankfort'taki bazı arkadaşlarımı ele versem?
Well, it's too bad you don't know what's going on up in Frankfort, or you could make your own deal.
Ne yazık ki Frankfort'daki olayları bilmiyorsun yoksa sen de kendi anlaşmanı yapabilirdin.
I might not know about what's going on up there, but I do know what he's doing down here, like how he killed J.T. just for sport of it.
Frankfort'da neler oluyor bilmiyor olabilirim ama senin burada yaptıklarını biliyorum... -... mesela J.T.'yi spor olsun diye öldürdüğünü.
Dixie Mafia shot-caller out of Frankfort.
Dixie mafyasının Frankfort'daki üst düzey adamı.
Frankfort PD's on the way to Arnett's house to bring him in for questioning.
- Frankfort PD Arnett'in evine doğru yola çıktı, sorgulamak için merkeze getirecekler.
Frankfort heavy with connections to Detroit, headed down south as we speak.
- Frankfort'un Detroit'le bağlantıları sıkıdır ve şu anda buraya doğru geliyorlar.
Well, I've been thinking it was Frankfort. A man named Quarles with whom I've recently become acquainted. But before I hit back and start a war,
Geçenlerde tanıştığım Quarles adındaki adam tarafından yapıldığını sanıyorum ama karşılık verip bir savaş başlatmadan önce olan biten her şeyi öğrenmem lazım.
Well, I can't speak to Frankfort, but what I do know is two of the victims was your people, and the third was a young working girl named Trixie.
Frankfort'la irtibata geçemem ama kurbanlardan ikisinin senin adamın üçüncüsünün de fahişelik yapan Trixie adındaki genç bir kız olduğunu biliyorum.
Say you was able to start a war between Frankfort and Crowder.
- Diyelim ki Frankfort'la Crowder arasında bir savaş başlattın.
Frankfort, Kentucky, and Points South.
Kentucky, Points South'daki ofisinde iki adam öldü.
Well, his driver's licence said Frankfort, for one.
Birincisi, ehliyetinde Frankfort yazıyor.
Which is why I sent my boys up to Frankfort to buy some of your heroin.
- Bu yüzden adamlarımı senin eroininden almak için Frankfort'ta yolladım.
A man from Frankfort gonna be here in five.
Frankfort'tan bir adam 5 dakikaya burada olacak.
Maybe you're just a puppet working for the Frankfort boys.
Belki de Frankfort'dakiler için çalışsan bir kuklasındır.
" The FBI raided the safe house of four Sistemics members in Frankfort, Kentucky, this morning...
"FBI bu sabah Frankfort, Kentucky'de dört Sistemic üyesinin bulunduğu güvenli eve baskın yaptı."
He can't come, he has to go to Frankfort.
- Duydun mu?
- I do.
Bence Frankfort'un işi.
- Frankfort.
- Frankfort.
- Frankfort?
- Frankfort mu?