Hour shifts translate Turkish
124 parallel translation
Please stay here. And take four-hour shifts.
Burada kal.Dört saatlik nöbet sende.
Instead of four-hour shifts, we could cut them in half...
Dört saatlik nöbeti yarıya indirsek...
- Two-hour shifts. We'll need volunteers.
- 2 saatlik vardiyalar.
Eight-hour shifts, around the clock, seven days a week.
Haftada yedi gün, günde sekiz saatlik vardiyalar.
I don't want 15-hour shifts.
15 saatlik devriye istemiyorum.
Any problems with that? We do two-hour shifts. Change at 1 : 00, 3 : 00 and 5 : 00.
bu sorun olmasa gerek iki saatlik vardiya.
With 50 men reading in 24-hour shifts, it'd still...
Elli kişi 24 saat boyunca okusa bile
Dad, I work 12-hour shifts five days a week.
Baba, haftada beş gün, 12 saatlik mesai yapıyorum.
How can we prepare when we follow him on 36-hour shifts?
Onunla 36 saatlik nöbetlerde çalışırken nasıI bitirebiliriz? Bn.
NORMAN : The sandhogs worked 36-hour shifts building this thing.
İşçiler bunu inşa ederken 36 saatlik vardiyalarla çalışmışlar.
Your men would take less naps... if you put them on 8-hour shifts instead of 12.
Eğer adamlarınızın daha az şekerleme yapmalarını... isterseniz onlara 12 yerine 8 saatlik mesai yaptırmalısınız
It was a nightclub called Mermaids... and I had to swim around for two-hour shifts.
Denizkızları adında bir gece kulübüydü... ve 2 saatlik vardiyalar halinde yüzmek zorundaydım.
ER nurses work 12-hour shifts.
AS hemşireleri 1 2 saat çalışıyorlar.
Put everybody on 8-hour shifts.
Herkesi 8'er saatlik mesaiye koy.
- No. Instead of three 12-hour shifts, everyone will work five 8-hour shifts.
Üç 1 2 saatlik vardiya yerine, beş 8 saatlik vardiya çalışacaksınız.
12 and 18-hour shifts...
12 ve 18 saatlik vardiyalar var.
Okay, two-hour shifts.
Pekala, iki saatlik nöbetler.
I worked 36-hour shifts as an intern in England.
İngiltere'de stajyerken 36 saat nöbet tutardım.
The undersigned is proud to inform that... using ten... and twelve-hour shifts... and disregarding his wife, who has conditioned a house alone... has turned the dump he received... into an inhabitable, orderly... and clean place... as is expected of every army facility... even if it is clandestine...
Aşağıda imzası bulunan gururla bildirir ki 10-12 saatlik vardiyalarla çalışarak ve karısını evde tek başına bırakarak teslim almış olduğu çöplüğü gizli bile olsa her ordu tesisinin olması gerektiği gibi içinde yaşanabilir temiz ve düzenli bir hale getirmiştir.
Except for those initiated before the spouse is deported the courts will be so busy with divorces, they'll be on 24-hour shifts.
Daha önce bahsi geçenler hariç eş sınır dışı edilir. Mahkemeler boşanmalar yüzünden 24 saat çalışacaklar.
Five doctors... -... eight-hour shifts, no overnights.
Beş doktor, sekiz saat nöbet.
Since Emily's death, you have been working around the clock... 24-hour shifts, I'm told, seven days a week.
Emily'nin ölümünden beri çok çalışıyorsun... 24 saatlik vardiyalarda, bana söylendiğine göre, haftada 7 gün.
Niels's dad spent his life working 16 hour shifts.
Niels'in babası günde 16 saat vardiya ile çalışıyordu.
So, instead of three eight-hour shifts, you two are gonna have to pull 1 2 hours.
Yani 8 saatlik üç mesai yerine siz ikiniz 12 saatlik iki mesai yapacaksınız.
Both sides worked 24-hour shifts, digging tunnels, trying to reach the enemy's position and blast the mountain under them.
İki tarafta 24 saat çalışıyor tüneller kazıyor düşman mevkilerinin altına ulaşıp orayı patlatmaya çalışıyordu.
Two 36-hour shifts and a weekend.
İki adet 36 saatlik vardiya ve hafta sonu.
Hospitals are filled with people who came off 18-hour shifts.
Hastaneler on sekiz saatlik vardiyalardan çıkmış insanlarla doludur.
During the Civil War... they worked 16 hour shifts making uniforms.
Sivil savaş zamanında... üniforma yapabilmek için 16 saat vardiya yapıyorlardı.
Now the kiddies only had to work 12 hour shifts.
Şimdi çocuklar sadece 12 saatlik vardiyalarda çalışıyordu.
The mill, which used child labor in 16-hour shifts to meet the incessant demand for military uniforms, was built by Ebenezer Gottreich n 1850.
Ardı arkası kesilmeyen askeri ihtiyaçları karşılayabilmek için çocukları 16 saat vardiya ile çalıştıran bu değirmen Ebenezer Gottreich tarafından 1850 yılında kurulmuştu.
Sixteen-hour shifts during the Civil War... when the Gates Falls Mill made uniforms for the Union Army.
Gates Falls fabrikası Kuzey ordusuna üniforma ürettiği sivil savaş sırasında, vardiyalar 16 saatti.
The girls are on for three weeks, working 10 to 1 2-hour shifts every day.
Kız, üç hafta süreyle uygulanır Her gün 12 saat vardiya ile 10 çalışma.
Twenty but we have four six hour shifts.
Yirmi, ama dört tane altı saatlik vardiyalarımız var.
We've beefed up foot patrols... we have our plainclothes squads on 12-hour shifts.
Gezici timler yerleştirdik... Her yere 12 saat görev yapan ekipler yerleştirdik.
I'm going to 12-hour shifts on the weekend, man.
Hafta sonları 12 saat vardiya yapacağım.
I work eight-hour shifts.
Günde sekiz saat çalışıyorum.
You know he works 48-hour shifts?
48 saat nöbette kaldığını biliyor musunuz?
In his home, two teams, six-hour shifts.
Evinde altı saatlik nöbetlerle iki ekip bekleyecek.
Kylie's in class all day and bartends at night, and I'm still pulling 16-hour shifts, so we try to make sure we kiss once a day.
Kylie gündüzleri derse giriyor, geceleri ise barda çalışıyor, benim de vardiyalarım 16 saat sürüyor, bu yüzden günde en az bir defa öpüşmeye çalışıyoruz.
Bomb sniffing dogs are pulled from the World Trade Center, and security guards end two-weeks of 12 hour shifts.
Bomba kokusu alan köpekler, Dünya Ticaret Merkezi'nden çıkarılır ve güvenlik görevlileri 12 saat vardiyayla iki haftayı tamamlar.
Daria Coard, a guard in the North Tower, told Newsday that security detail was working 12 hour shifts for two weeks before 9-11, but on Thursday the 6th, bomb sniffing dogs were abruptly removed from the bulding.
Kuzey Kulesi'nde bir güvenlik görevlisi olan, Daria Coard, "Newsday" e, 11 Eylül'den önceki iki hafta boyunca güvenlik görevlilerinin 12 saatlik vardiyalarla çalıştığını, ama 6 Eylül Perşembe günü, bomba kokusu alan köpeklerin aniden binadan çıkarıldıklarını söyledi.
So we'll take two-hour shifts at night, okay?
Geceleri iki saatlik nöbet alıyoruz, tamam mı?
When you're working 12-hour shifts at the diner, like our moms, you won't be coming home and reading her Shakespeare.
Annelerimiz gibi, bir lokantada 12 saatlik vardiyalarla çalıştığın zaman, eve gelip ona Shakespeare okuyamayacaksın.
Working in eight-hour shifts, you and your partner will record everything you observe in the notebooks we've provided.
Sekiz saatlik vardiyalar halinde çalışacak, ortağınızla birlikte, , gözlemlediğiniz her şeyi size verilen defterlere kaydedeceksiniz,
Two hour shifts today.
- Başüstüne, efendim.
Two hour shifts today.
- Jim nasıl?
It's an 18-hour trip, which becomes six shifts of three hours.
Arabayı üçer saatten altı kere nöbetleşe kullanırız.
You'll take eight-hour guard shifts.
Bu yüzden her biriniz sekizer saatlik nöbetler tutacaksınız.
You'll take eight-hour guard shifts.
Bu yüzden herbiriniz sekizer saatlik nöbetler tutacaksınız.
- We work 12-hour shifts.
12 saat mesai yapıyoruz.
Double shifts will include a half-hour lunch break and it's bring your own.
Çift vardiya çalışırsanız yarım saat öğle molanız olur. Yemeğinizi kendiniz getirirsiniz.
hour ago 73
hour and 17
hour shift 40
hour drive 72
hour flight 49
hour surveillance 22
hour day 25
hour days 31
hour hold 19
hour and a half 25
hour and 17
hour shift 40
hour drive 72
hour flight 49
hour surveillance 22
hour day 25
hour days 31
hour hold 19
hour and a half 25