Hours earlier translate Turkish
148 parallel translation
He said it could just as easily have happened a couple of hours earlier.
Olayın pekala bir kaç saat daha önce olabileceğini söyledi.
A dish of mushrooms... and overnight... I was alone in the world because 2 hours earlier I'd robbed... 2... 4... 6... 8... the till to buy some marbles.
Mantar yemeği ve kısa süre sonra bir başıma kalmıştım çünkü 2 saat öncesinde misket alabilmek için... 2... 4... 6... 8...
The old man heard the fight a few hours earlier.
Yaşlı adam kavgayı bir kaç saat önce duydu.
You guys get it three hours earlier in New York.
Siz New York'takiler bizden üç saat önce izliyorsunuz.
Everything's the same out there, only it's three hours earlier.
Orada her şey aynı. Sadece üç saat öndeyiz.
Now the coroner estimates about 48 hours earlier, which would be the night you were there.
Adli tıp, yaklaşık 48 saat öncesine ait dedi, yani senin orada olduğun geceye.
It was fired six hours earlier.
En az altı saat önce tam gözünün üzerinden vurulmuş.
And six hours earlier, Sato put a hit on this guy...
Ve cinayetten altı saat önce Sato bu adam için vur emri verdi.
Markinson says there was a plane that left seven hours earlier.
Markinson ise yedi saat daha önce kalkan bir uçağın olduğunu söylüyor.
There wasn't a flight that left seven hours earlier... and landed at Andrews Air Force Base at 2 : 00 a. m.?
Yedi saat öncesinde gerçekleşen ve saat 02 : 00'da Andrews Hava Kuvvetleri Üssü'ne dönen bir uçuş yok muydu?
The same day, only three hours earlier than the Simmons murder.
Simmons'ın ölümüyle aynı günde, ama 3 saat önce.
Call cartagena. Tell'em we're comin 12 hours earlier. No, no!
Cartegena'ya söyle, 1 2 saat erken geliyoruz.
If I get the Concorde, I could be dead 3 hours earlier.
Concord'a yetişebilirsem 3 saat önce ölü olabilirim.
You know, if you'd come 2 hours earlier, we could have had dinner together. I made great beef stew.
Nefis bir et suyuna çorba yapmıştım.
As I sat watching the intimate and highly personal video stolen only hours earlier from one of my best friends, I realised that something important was missing from my life.
Oturmuş, en yakın arkadaşımın birinden birkaç saat önce çalınmış fazlaca samimiyet ve yakınlık içeren bir filmi izlerken hayatımda önemli bir eksikliğin olduğunu fark ettim.
We'd had a problem with her in the elevator a few hours earlier.
Birkaç saat öncesinde asansörde bir sorun yaşamıştık.
We are back at Copps Coliseum three hours earlier.
Copps Coliseum'un yakınındayız üç gün öncesi.
SOUTH STREET GYM 24 HOURS EARLIER
South Street Spor Salonu 24 Saat Önce
Three hours earlier than that, Tony Braun was murdered.
Tony Braun ondan üç saat önce öldürüldü.
SEVEN HOURS EARLIER
YEDİ SAAT ÖNCE
Call me two hours earlier if you're late.
Geç kalıcaksan iki saat önce haber ver.
Departure is rescheduled three hours earlier
Beni aniden cagirdilar. Hareket saati 3 saat öne alinmis
Who was over at Gazelle's house two hours earlier.
Ve o iki saat önce Gazelle'in evindeymiş.
12 HOURS EARLIER
12 SAAT ÖNCE
I changed my flight a lost $ 700 so I could arrive three and a half hours earlier.
Sırf 3,5 saat önce varayım diye, biletimin üstüne 700 dolar verip uçağı erkene aldırdım.
48 HOURS EARLIER
48 SAAT ÖNCE
Malibu... it's eight hours earlier.
- Malibu bizden sekiz saat önce.
The meeting with Dynatech will take place here five hours earlier.
Dynatech ile yapılacak olan toplantı beş saat öne çekildi ve burada yapılacak.
8 hours earlier
"8 saat önce"
21 HOURS EARLIER
21 SAAT ÖNCESİ
... The authorities explained that the time it would take for the dismembered digit to pass through the digestive system of Billy Balsam and have its fingerprints erased by the acid contained in the stomach put the time of death of one Billy Balsam hours earlier than the time the pie maker was found hovering over the body.
... yetkililer kopmuş parmağın Billy Balsam'ın sindirim sisteminden geçip midesindeki asitle parmak izlerinin silinmesi için gereken süreden bir Billy Balsam'ın ölüm zamanının turtacının cesedin tepesinde bulunmasından saatler öncesine denk düştüğünü açıkladılar.
EIGHT HOURS EARLIER
"8 Saat Önce"
459 ) } Several hours earlier 395 ) } Misa...
Birkaç saat önce
46 Hours Earlier
46 SAAT ÖNCE
A few hours earlier, she'd watched her friend Sean Spindle initiate the pact...
Bir kaç saat öncesinde de sabahın erken saatlerinde anlaşmayı göstermek için...
On a cool autumn day 9 years, 48 weeks, 26 days, and 7 hours earlier, Maurice and Ralston's father promised them a magic show they would never forget.
Bundan 9 yıl, 48 hafta, 26 gün ve 7 saat önce, soğuk bir sonbaharda, Maurice ve Ralston'un babaları onlara hiç unutamayacakları bir sihir gösterisinin sözünü vermişti.
As Chuck soundlessly broke the bonds of her plastic-wrap embrace And snuck away to see to business unattended, Vivian waited for Dwight Dixon, Gentleman caller, unaware her sister lily chased him off their front porch hours earlier.
Chuck kendisini saran naylon örtünün kollarından sessizce kurtulup, işi takip etmek için tek başına sıvışırken, Vivian ise kız kardeşi Lily'nin saatler önce onu ön verandadan kovaladığından habersiz, nazik ziyaretçisi Dwight Dixon'ı bekliyordu.
When one is all by himself for, uh... two or three hours, a lot of things can come back to mind which one wouldn't recall earlier, right?
İnsan şöyle iki üç.. .. saat yalnız kalınca, hafızası yerine gelir değil mi?
Earlier today, Pinky told us his next film will run seven and a half hours.
Bugün öğleden sonra Pink bize bir sonraki filminin yedi buçuk saat süreceği müjdesini verdi.
48 hours, Scully, but I wouldn't mind gettin'there earlier, if you don't mind.
48 saat içinde Scully. Ama ben oraya biraz daha önce gitmek istiyorum. Sence sakıncası yoksa.
( 36 hours earlier ) So Friday morning, a little check-in before the weekend.
Çeviri : mavicins ( 36 saat önce ) Bir cuma sabahı... Hafta sonu öncesi küçük bir tatil.
You mean you'll come 3 hours earlier?
- Ne zaman?
As we discussed earlier, our consulate in Los Angeles was attacked three hours ago.
Daha önce de tartıştığımız gibi Los Angeles'taki konsolosluğumuz 3 saat önce saldırıya uğramıştı.
Earlier by hours?
Saatler öncesi mi?
Sorry, we haven't gotten the scripts to you earlier, but we were working into the wee hours making it sing.
Senaryoyu önceden ulaştırmadığımız için özür dilerim fakat çok geç saatlere kadar üzerinde çalıştık.
The jury retired earlier today and took just two hours 23 minutes to reach their verdicts.
Jüri bugün erken saatlerde karar için çekildi 2 saat 23 dakikada kararını verdi.
Hospital security did report that the doctors lounge was broken into earlier in the day, but that was eight hours ago.
Hastane güvenliği bugün erken saatlerde doktorun istirahat odasına zorla girildiğini bildirmiş ama bu sekiz saat önce olmuş.
SEVEN SEVEN HOURS SEVEN HOURS EARLIER
İki saniye daha, bir saniye daha... 7 SAAT ÖNCESİ
Now you stated earlier these hours were spent waxing and polishing floors.
Daha önce ifadenizde bu süre içinde yerleri silip cilaladığınızı söylediniz.
This video, posted on the Internet just hours ago was taken earlier today.
Sabah saatlerinde çekilen bu video bir kaç saat önce internete yüklendi.
Three hours from now, or three hours from earlier, like 4 : 00?
Üç saat lazım dediğin şimdiden itibaren üç saat mi yoksa önceden itibaren yani böyle saat 4 : 00 gibi?
earlier 318
earlier today 174
earlier tonight 20
earlier on 24
earlier this morning 22
earlier this evening 22
hours 6338
hours ago 400
hours left 40
hours later 138
earlier today 174
earlier tonight 20
earlier on 24
earlier this morning 22
earlier this evening 22
hours 6338
hours ago 400
hours left 40
hours later 138
hours from now 39
hours to go 16
hours straight 73
hours a week 59
hours now 24
hours away 26
hours of community service 33
hours a day 443
hours and 143
hours or so 21
hours to go 16
hours straight 73
hours a week 59
hours now 24
hours away 26
hours of community service 33
hours a day 443
hours and 143
hours or so 21