English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm falling

I'm falling translate Turkish

1,580 parallel translation
- "and I think I'm falling in love with him."'
Galiba aşık oluyorum. "
I'm out there jogging along, minding my own business when, out of nowhere, a barn door comes falling from the clear, blue sky and almost crushes me.
Tek başıma koşuyorum, işlerimi düşünüyorum... bir anda durup dururken, bir ahır kapısı gökyüzünden düşüverdi ve neredeyse bana çarpıyordu.
I think I'm falling in love with you.
Sanırım sana aşık oluyorum.
I'm falling for him.
- Affedersiniz. Dexter Morgan'ı...
I think - - I'm falling for him.
Sanırım ona aşık oluyorum.
Well, I'm sorry to tell you, but any kid that can run 20 yards without falling down gets one of those his junior year.
Bunu söylediğim için üzgünüm ama düşmeden 20 yard koşabilen her ikinci sınıf öğrencisi bu mektuplardan alabilir.
I'm afraid of falling down and being bitten by weird bugs.
Aşağı düşüp, tuhaf böceklerin ısırmasından korkuyorum.
I'm worried you're falling apart inside.
Kötüleşmesinden korkuyorum.
I know we're definitely falling behind someone.
Birinin arkasında kaldığımız kesin.
I'm falling in love with my fake family.
Çakma aileme aşık oluyorum.
Am I just an earthen vessel falling in a void?
Yoksa ben sadece boşlukta kaybolup giden bir avuç toprak mıyım?
I think I'm falling in love with you.
Sanırım sana âşık oluyorum.
I hope I can make it through the day without falling asleep.
Umarım günü uyuya kalmadan bitirebilirim.
I think I'm falling for him.
Sanırım ona aşık oluyorum.
I'm really screwed up here because I'm falling in love with a saint.
Mahvoldum çünkü bir azize âşık oluyorum.
I'm falling for him.
Sanırım... ona aşık oluyorum.
Harry would prefer I take more time, but my life is falling apart.
Harry biraz daha ağırdan almamı isterdi, ama artık hayatım parçalanmaya başladı.
I'm falling in love with you.
Sana aşık oluyorum.
Declan, things are falling apart and I need help figuring out what to do.
Declan, olaylar kontrolden çıkıyor ve ne yapacağıma karar vermek için yardımın gerek.
I think I'm falling in love...'or getting a bone-on, which is basically the same thing'when you get rid of all the Valentine's cards and bullshit.'
Veya azdım. Zaten Sevgililer Günü'nü falan çıkarınca o da aynı şey.
I think the last part of his plan is falling into place.
Sanırım planının son parçası mantıklı olmaya başladı.
I mean, this team's kind of just falling apart.
Demek istediğim, takım bölünmeye başladı.
- I'm falling...
- Ben sana...
I had a falling out with my parents.
Ailemle kapıştım.
I do not. I'm not falling for that, Shawny boy.
Buna kanmam, Shawn evlat.
- I'm falling.
- Yarı yolda olmalı.
I'm thinking the broken bones are a response to the building falling on her head.
Kemiklerinin kırılmasının üstüne yıkılan binanın bir sonucu olduğunu düşünüyorum.
Come and catch me, I'm falling.
Gel ve götür beni. Düşüceğim.
Mum I'm falling, catch me.
Anne, düşeceğim... Gel beni götür Anne, düşeceğim.
I'm falling.
Anne....
Mum, I'm falling!
Düşeceğim.
Mum, catch me, I'm falling!
Gel beni götür Anne, düşeceğim.
Claudia seems to be falling apart because of it, and joseph, as far as I can tell, is shrugging it off as weird.
Claudia bu olay yüzünden dağılmış gözüküyordu ve anladığım kadarıyla Joseph bunun garip olduğunu önemsemiyor bile.
I was... I was in bed, falling asleep.
Ben yataktaydım ve uykuya dalmak üzereydim.
I'm falling asleep.
Uykum geldi.
- I'm falling asleep.
- Uykum geldi.
If I get wet, I'm liable to start falling apart.
Eğer ıslanırsam, yavaşça parçalara ayrılırım.
I don't have a son but I'm not sure my mother would want to see me with my hair falling out, multiple organ failure.
Bir oğlum yok ama annemin beni saçlarım dökülürken görmesini istediğimden emin değilim, organlarım iflas ederken.
I am never falling in love again.
Asla bir daha aşık olmayacağım.
And do me a favor - - don't tell anybody that I'm falling apart, okay?
Ve bana bir iyilik yap, kimseye döküldüğümü söyleme olur mu?
I think I'm falling in love with you again.
Galiba sana yeniden âşık oluyorum.
I am always standing for something and constantly fighting to keep from falling for anything.
Hep bir şeylerin arkasındayım. Hiçbir şeye kapılmamak için sürekli mücadele hâlindeyim.
I felt as if things were becoming a bit clearer earlier on, but can now see everything falling to pieces before my eyes.
Önceden sanki sorunların açığa kavuştuğunu sanırdım, ama şimdiyse her şey, gözlerimin önünde parçalanıyor.
It's possible I'm falling in love with you.
Sana aşık oluyor olabilirim.
I'm falling, my love.
Düşüyorum.
I'm falling in love with your eyes.
- Gözlerine aşık oldum. İçlerinde kayboldum.
When old ladies are falling, I'm not slow.
Yaşlı bayanlar düşerken, yavaş değilimdir.
And I'm falling deep over you
# Ve kapılıyorum sana öyle
No, falling's easy... I don't know if I've got the nerve for this.
Aşık olmak kolay... ama ben gerçek sevgiyi asla tatmadım.
I m near the end my brain is falling apart
Sona yaklaşıyorum. Beynim parçalanıyor.
Look, I'm falling apart, you know?
Hayatım karardı, biliyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]