English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm his brother

I'm his brother translate Turkish

640 parallel translation
So have I. I've got his brother.
Ben de yakaladım. Kardeşi herhalde.
I'll get my brother to let me bring his kids over.
Kardeşimi arayayım da çocuklarını getirsin.
I'll wipe him out, just like I did his brother.
Aynen kardeşine yaptığım gibi onu da ortadan kaldıracağım.
I suppose no one's ever had his arms around you except your brother... only you haven't got one.
Sanırım hiç olmayan kardeşin dışında kollarını sana dolayan biri olmadı.
- Well, I didn't put him out... not as long as his brother could pay the rent.
- Ama onu kapı dışarı etmedim. Kardeşi kira parasını ödediği sürece bunu yapmazdım.
- I told you three times I'm his brother.
- Ağabeyi olduğumu sana üç kez söyledim.
I'm his brother, thank you for coming.
Kardeşimi görmeye geldiğiniz için teşekkür ederim.
His kid brother's a junkie, I think.
Küçük kardeşi keşin tekiydi sanırım.
- I'm glad I'm not his brother.
- Kardeşi olmadığım için mutluyum.
My gracious sovereign... now in Devonshire, as I by friends am well advised... Sir William Courtney and the haughty prelate, Bishop of Exeter, his brother there... with many more confederates, are in arms!
Ulu hükümdarım, aldığım güvenilir haberlere göre, şu anda Devonshire'da Sir William Courtney'le ağabeyi, o kurumlu rahip, Exeter Piskoposu, çok sayıda adam toplayıp ayaklanmışlar.
And I'm his brother-in-law.
Kayınbiraderiyim.
I'm his own brother.
Ben onun öz kardeşiyim.
- I'm his brother.
- Ben onun kardeşiyim.
You're on his side because he's a lodge brother, but I'm his wife, and he ran off and deserted me.
Sen onun yanındasın çünkü o senin loca kardeşin, fakat ben onun eşiyim, ve o kaçtı ve beni terk etti.
You see, I'm his brother and sole heir.
Görüyorsyn, ben onun kardeşi ve tek mirasçısıyım.
I take it so does his brother.
Sanırım kardeşinin de öyle.
A long time ago, I had to kill his brother.
Uzun süre önce, kardeşini öldürmek zorunda kaldım.
I'm his brother-in-law.
Ben onun kardeşiyim.
I thought you were his brother.
- Ben kardeşiniz sanmıştım.-Hayııır..
I came down here to help him. I'm his brother.
Ona yardım etmeye geldim, ben onun ağabeyiyim.
What do you think? I beg you, consider. My brother sold a side of delicious meat that his family entrusted to him.
Yalvarırım kardeşim ailesinin ona emanet ettiği etten sattı biraz, bunu düşünsene.
No, I'm his brother, Joe.
- Hayır ben kardeşiyim, Joe.
Then her brother Andrew insisted that I wash his hair with Happy soap.
Sonra kardeşi Andrew tutturdu, illa onun da saçını Happy sabunla yıkayayım diye.
When I was bounty hunting, I picked up $ 500 for his kid brother.
Ödül avcısıyken onun küçük kardeşi için, 500 dolar aldım.
I'm his brother-in-law, Sister.
Ben onun kayın biraderiyim, hemşire.
Actually... I'm his younger brother.
Aslında ben onun küçük kardeşiyim.
I'm his younger brother!
Ben onun kardeşiyim!
His brother, I think he said.
Sanırım, kardeşi olduğunu söyledi.
I don't like to say anything, by the way, but I'm his brother-in-law.
Karışmak istemem ama ben kayınbiraderiyim.
- I'm his brother-in-law.
- Kayınbiraderiyim.
It was his brother. I'm sure of it.
Kesin onun kardeşi.
Manager, Wenlie is his brother Please stop this match I can't, and if you don't return to your seat... we'll have you thrown out
Müdür bey, Wenlie onun abisi lütfen maçı durdurun yapamam ayrıca yerinize oturmazsanı... sizi dışarı atmak zorunda kalırım
I hope Deputy Queen finds his brother-in-law.
Umarım yardımcınız Queen kayınbiraderini bulur.
I was his goddamn turning point, brother.
Ben onun dönüm noktasıydım.
The state's attorney wouldn't like it because I bought that stuff from his brother.
Bu, eyalet savcısının hiç hoşuna gitmeyecektir zira içkileri kardeşinden aldım.
- He is, I believe, his brother.
- Evet, sanırım, ağabeyi.
I expect that the Cardinal refuse not his brother the celebration of the nuptial mass for his nephew.
Sanırım kardeşinin yeğeni için nikah töreni kutlamasını kardinal red etmeyecektir.
I'm his brother, Giorgio.
Ben onun ağabeyi Giorgio.
I never knew his brother.
Kardeşiyle tanışmadım.
I knew his brother.
Abisini tanırdım.
You see, I'm his older brother.
Gördüğün gibi, ben onun büyük kardeşiyim.
I'm his brother.
Onun kardeşiyim.
Brother Yuan's skills are matchless I'm here to try his skills
Birader Yuan eşsiz bir yetenek! Bizzat kendim denemek isterim!
Yes, I am his brother Yian Ranyin
Saygısız, öldürdüğün kişiyi hatırlasana, Ben kardeşi Yian Ranyin'ım
When I was a kid, I once tried to spook my older brother... by hiding in his closet.
Küçük bir çocukken, dolabına saklanıp erkek kardeşimi korkutmaya çalışmıştım.
But before I could see her, I ran into her husband and his brother.
Ama onu göremeden önce, erkek kardeşi ve kocası ile karşılaştım.
I called his brother's office.
Ağbisinin ofisini aradım.
I'll tell him I'm going away with his brother.
Ona kardeşiyle gideceğimi söyleyeceğim.
I'm his brother.
Ben onun kardeşiyim.
I'm his brother, Crockett!
Onun kardeşiyim, Crockett!
this rebel was caught trying to stop a Horde trooper from arresting his brother and I will do it again you evil tiran the people of Etheria will not bound to rule by force not now, not ever as you can see
Bu asi, abisini tutuklayan Horde askerlerini durdurmaya çalışırken yakalandı. Ve yine yapacağım seni Şeytan... Etheria'nın insanları zorlamaya boyun eğmeyeceklerdir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]