English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm ill

I'm ill translate Turkish

1,119 parallel translation
I'm ill because I know what you're doing.
Haydi ama tatlım, bunu yapma. Hastayım, çünkü ne yaptığını biliyorum.
You suspected I was ill when we first met.
İlk karşılaştığımızda benim hasta olduğumdan şüphelenmiştin.
Leni I told you I'm too ill for visitors.
Hastayım.
I feel so ill, I must be dying.
Çok hastayım, ölüyor olmalıyım.
I've been ill, but I'm better now.
Hastaydım, ama artık iyiyim.
My dear sir, I hope no ill blood remains between us.
Umarım aramızdaki kin artık sona ermiştir.
I'm told this compromise with your conscience made you seriously ill afterwards.
Bu uzlaşmanın... seni ciddi biçimde hasta ettiği söylendi bana.
Well, I've been ill.
Hastaydım.
I'm ill. I'm very ill.
Hastayım... çok hastayım.
Yes, I'll open a house of ill repute where only Kolaloka will be on sale.
Evet, bir genelev açacağım ve orada yalnızca Kolaloka satılacak.
- I'm not one to speak ill of the children...
Onlar için kötü bir şey...
I beg your pardon, are you ill?
Affedersiniz, hasta mısınız?
I was at school. I wasn't ill.
Okuldaydım ve hasta değildim.
I'm terribly sorry, but she is still ill.
Gerçekten çok üzgünüm..... fakat o hâlâ hasta.
I couldn't go, I was ill, a fever or something.
Ben gidememiştim. Hastaydım.
I was ill for days, I didn't know about it'til later.
O günler hastaydım. Neler olduğunu bilmiyordum.
I've been ill all day.
Bütün gün yataktan kalkamadım.
I was surprised to hear you were ill.
Hastalandığınızı duyunca çok şaşırdım.
You take advantage because I'm ill
Hasta olmamdan faydalanıyorsun.
I became very ill at home.
Memleketimde çok hastalandım.
Then I became ill again, so he went to buy my medicine.
Sonra yine hastalandım, bana ilaç almaya gitti.
I truly feel ill.
- Hastayım Rosario.
I'm terribly ill, it's the lungs you know.
Ben ölümcül hastayım, akciğerlerimden...
They think that I'm ill.
Beni hasta sanıyorlar.
All this worry makes me feel ill, when the crocodiles get me, I'll be uneatable!
Bütün bunlar bana kendimi kötü hissettiriyor, timsahlar beni ısırdığında yenilemeyecek tatta olacağım!
- I'm getting ill.
- Hasta oluyorum.
Secondly, I would sleep ill if I had to send to the gallows a man who had saved my life.
İkinci olarak, hayatımı kurtaran adamı darağacına gönderirsem gece gözüme uyku girmez.
Is the boy hurt, ill-treated? I can't say no more.
Ona iyi davranıyorlar mı?
Shall I speak ill of him that is my husband?
Kocam hakkında kötü mü konuşmalıyım?
I didn't see your mother. Is she ill?
Annenizi göremedim, hasta mı?
- I think he's ill
Sanırım kendisi hasta.
Rojan, I'm going to Sickbay, my first officer has taken ill.
Revire gidiyorum. İkinci kaptanım hastalandı.
I'm sorry to see you ill.
Sizi hasta gördüğüm için üzgünüm.
I'd been ill, and he came.
Hastaydım... o geldi.
Sorry for the confusion, but I'm ill... and resting.
Şaşkınlığım için affedersiniz, ama hastayım ve dinleniyorum.
Gravely ill, I'm afraid.
Maalesef çok hasta.
I'm ill.
Doktora gidiyorum.
I'm ready to beg everyone's pardon if I've been ill-mannered.
Edepsizlik yapmışsam, herkesten özür dilemeye hazırım.
I thought you were ill.
Hasta olduğunuzu sandım.
That evening you felt ill and I poured you a glass of Fernet.
O gece biraz rahatsızdınız ve ben size bir bardak Fernet koymuştum. Hatırladınız mı? Bunları kayda düştüm.
The next year, I got ill when they were having entry examinations.
Ertesi yıl, giriş sınavı yapacakları sıralarda hastalandım.
This is a house of ill fame, and I'm a fallen flower.
Bu ev kötü söhretIi bir ev, ben de soIan bir çiçegim.
I'm very ill, aren't I?
Çok hastayım, değil mi?
I phoned her home, she didn't answer, maybe she's ill.
Evini aradım ama cevap veren olmadı. - Belki de hastadır.
I got married my child died now I'm ill...
Evlendim çocuğum öldü şimdi hastayım...
But when she fell ill, I realized she meant everything to me.
Ama hastalandığında.. benim için çok şey ifade ettiğini anladım.
But since I don't like to speak ill of the dead, let's move on to a livelier topic. - But I wanna talk about Truman.
Haydi bakalım, efendim.
It is funny... everybody listens to Ivan Petrovich and his old idiot of a mother, Maria Vasilevna, but the moment I open my lips, you all begin to feel ill-treated.
Çok tuhaf. Herkes İvan Petroviç ya da yaşlı aptal annesi Maria Vasilevna'yı dinliyor fakat ben ağzımı açtığımda hepiniz kendinizi kötü hissetmeye başlıyorsunuz.
As I am old and ill, I realise that the time has come for me to dispose of my property in regard to the interests of my family..
Yaşlı ve hasta bir adamım, ailemi ilgilendirmesi bakımından mal varlığımla ilgili sorunları çözme vaktinin geldiğini fark ediyorum.
I've been ill recently. But I'm all better now.
Yakınlarda hasta oldum ; ama şu an daha iyiyim.
I hope Mrs. Boulin isn't ill.
Bayan Boulin hasta mı...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]