I'm mad at you translate Turkish
1,386 parallel translation
I'm not mad at you, I'm mad at the CRUMBS!
Sana kızmıyorum, çöreğe kızıyorum
I should be very mad at you.
Sana çok kızgın olmalıydım.
If I'd known you'd get that mad, I wouldn't have done anything at all.
Bu kadar kızacağını bilseydim, böyle bir şeyi asla yapmazdım!
- I'm mad at you.
- Sana çok kızdım. Kızgınım.
I'm mad at you.
Sana çok kızgınım.
'Cause I was mad at Mike about something, so I did it just to piss him off, you know stupid kid stuff.
Bir şeye kızmıştım. Onu sinirlendirmek istedim. Bilirsin aptalca çocukça şeyler.
Why you getting all mad at me, I'm here every single day.
Neden bana kızıyorsun? Buraya her gün geliyorum ya.
Look, God knows I don't want you mad at me, OK?
Bak, Tanrı şahidimdir, seni kızdırmak istemedim. Tamam mı?
I'm almost as mad at you as I am at Mrs. Zachary.
Sana da, aynı bayan Zachari'ye olduğum kadar kızgınım!
I ain't mad you didn't come down to Stringtown to meet me when I got out, but you might at least been ready for me back here.
Hapisten çıktığımda Stringtown'a beni karşılamaya gelmediğine kızmadım ama en azından buraya geri geleceğim için hazırlıklı olabilirdin.
If you don't, I'll get mad at you.
Almazsan o zaman kızarım sana.
Look, I know you're mad at me, but I have dirt.
Bak bana kızgınsın biliyorum ama başım belada.
And there are times when I think I don't know you at all
ve bazen de seni hiç tanımadığımı düşünüyorum..
I'm not mad at you, John Jaegerman.
Sana kızgın değilim, John Jaegerman.
Feel bad that I got mad at a girl you're interested in?
İlgini çeken bir kıza çıkıştım diye fena mı oldun?
I know why I was mad at you, Kara.
Sana neden kızdığımı biliyorum, Kara.
I was afraid you'd get mad at me for getting an F.
F aldığım için kızarsın diye korktum.
With all due respect, I know you don't know me well, but I'm pretty good at what I do.
Bütün saygımla, beni iyi tanımadığınızı biliyorum, ama ne yaptığımı iyi biliyorum.
But I wasn't mad at you or anything.
Ama sana kızmamıştım!
I'm guessing you're still mad at me.
Tahminimce bana hala kızgınsın.
No, I'm not mad at you, not at all.
Hayır, sana kızgın değilim, hiç.
I'm not mad at you, Randy, I'm mad at the government.
Sana kızgın değilim, Randy, Devlete kızgınım.
I'M STILL MAD AT YOU.
- Sana hâlâ kızgınım!
I'm mad at you, nathan scott.
Sana çok kızgınım, Nathan Scott.
Do it, man. Wait, I'm mad at you.
Bir saniye, ben sana kızgınım.
Grandma, I'm sorry if you're mad at me but being a Homecoming Queen is all I ever wanted.
Büyükanne, bana öfkelndiysen özür dilerim Ama mezuniyet kreliçesi olmak tüm istediğimdi
I am so mad at you.
- Sana çok kızgınım.
Don't think I'm overlooking the obvious fact that I should just be mad at you.
Senin ağzına edeceğim apaçık gerçeğini görmezlikten geldiğimi sanma.
Honest with me, I wouldn't be Mad at you.
Bana karşı dürüst olsaydın sana kızmazdım.
I'm sorry. I didn't mean to be mad at you.
Özür dilerim, istemeden de olsa sana sinirlendim.
Oh, Lucy, I'm really mad at you right now.
Lucy, şu anda sana çok kızgınım.
I'm mad at you.
Ben sana kızgınım.
I'm not mad at you.
Sana kızgın değilim.
So you're mad at me'cause I didn't do anything.
Sana bağıracağımı nerden biliyorsun? Çünkü seni herkese bağırırken duyuyorum.
If you need to take your anger out on someone, take it out on me. I'm the one you're mad at.
Öfkeni birinden çıkartman gerekiyorsa, benden çıkart.
Well, maybe I'm a little mad at you, yeah.
Belki biraz kızgın olabilirim, evet.
I was mad at Dexter, and I took it out on you.
Dexter'a sinirliydim ve sinirimi senden çıkardım.
I'm still mad at you. - Don't be mad at me.
- Bana kızma.
I'm sorry that you're mad at me.
Seni kızdırdığım için çok üzgünüm.
"I'm sorry that you're mad at me."
"Seni kızdırdığım için çok üzgünüm."
I am trying to figure out why I'm not mad at you when you talk to me like that.
Bu şekilde konuştuğun zaman sana neden sinirlenmediğimi bulmaya çalışıyorum.
Why would I be mad at you.
Sana niye kızgın olayım ki?
I was mad at you when I asked him to come with me tonight.
Bu gece benimle gelmesini istediğimde çok kızgındım.
I'm mad at you.
Sana kızgınım.
I'm mad at you too.
Ben de sana kızıyorum.
I'm sorry for getting mad at you.
Sana öfkelendiğim için özür dilerim.
But after what happened I'm over being mad at you.
Ama bu olanlardan sonra sana kızmayı bıraktım.
I'm mad at you, ken.
Kızdım sana Ken.
I'm mad at you, Dad.
Sana çok kızgınım baba.
Hey, dummy, I'm mad at you, too.
Salak! Ben de sana kızgınım.
I'm starting to get mad at you.
Kızmaya başlıyorum artık.
i'm mad 79
at your service 364
at your age 174
at your house 51
at your place 35
at your orders 24
at your command 33
at you 44
i'm melting 31
i'm married 407
at your service 364
at your age 174
at your house 51
at your place 35
at your orders 24
at your command 33
at you 44
i'm melting 31
i'm married 407
i'm mean 24
i'm mike 34
i'm me 97
i'm messing with you 44
i'm missing 18
i'm moving on 60
i'm mark 35
i'm meg 17
i'm mary 33
i'm missing something 38
i'm mike 34
i'm me 97
i'm messing with you 44
i'm missing 18
i'm moving on 60
i'm mark 35
i'm meg 17
i'm mary 33
i'm missing something 38