Mano translate Turkish
313 parallel translation
Live up Fyn Mano River.
Yaşamak Fyn Mano Nehir yukarı.
Mano, I couldn't catch them...
Mano, onları yakalayamadım..
Mano, here.
Mano, burada.
Mano, what do you think?
Mano, ne düşünüyorsun?
- Mano...
- Mano...
Mano!
Mano!
- Has miss Mano left already?
- Bayan Mano gitti mi?
You always take your bite off the top.
Sen hep mano toplarsın.
Questa mano!
Questa mano!
Hector knew that his son might climb off the bed in the hospital to fight the bull himself, mano a mano.
Hector oğlunun hastane yatağından boğayla erkek erkeğe güreşmek için kaçacağını biliyordu.
You see, I was appearing mano a mano with a young matador who froze, and the bull gored him.
Görüyorsunuz ya, ben genç bir matadorla birlikte arenaya çıkıyordum, o dondu kaldı ve boğa onu parçaladı.
Now... baccio la mano.
Şimdi, Baccio'nun elini sık.
- No lie,'mano.
Bende yalan yok!
Going mano a mano with only the victor left.
Erkek erkeğe ve geriye bir galip kalacak.
Mano a mano?
Erkek erkeğe mi?
You know, mano a mano?
Erkek erkeğe yani.
- Wes will want a mano in there too.
- Wes'de bulaşmak isteyecektir.
Mano a mano.
Erkek erkeğe.
I thought would come up here and meet you, mano-a-mano.
Angela lobiden aramamı istedi ama ben sizinle karşılaşıp tanışmak istedim.
- I'm glad I did. - Warren, me too.
.. mano a mano.Yaptığıma memnunum.
Oye, mano, it's a snap.
Oye, mano, bu harika.
- The hunchback's Manon. Who else?
- Kamburun Mano'su.O kim?
The time has come for us, brothers former members of Orden patriots of the Maximiliano Hernandez Brigade and brothers of La Mano Blanca.
Gün bizim günümüzdür, kardeşlerim Orden'in eski üyeleri Maximiliano Hernandez Tugayı'nın vatanseverleri ve La Mano Blanco'dan kardeşlerimiz.
Are they as bad as Major Max and the Mano Blanco? I don't know.
Binbaşı Max ve Mano Blanco kadar kötüler mi?
He gave us the Mano Blanco.
Mano Blanco'yu verdi.
I like the White Hand a lot.
Binbaşı Max dostumdur. Mano Blanco'yu da çok severim.
The Mano Blanco doesn't hate you, but you make trouble for Mr. Gomez.
Mano Blanco senden nefret etmiyor, ama Bay Gomez'e bela çıkarmışsın.
You know, if he had just gotten out of his car when it had happened, he and I could have settled it mano a mano.
bir düzine Başka birisinin gözleriymiş gibi zannetirecek, kaplama bir fıçı "Unh" Perfümü.
Mano y mano.
Erkek erkeğe.
I've got an OOJ and an AFO from Albert concerning his "mano a mano" with the local sheriff, Truman.
Albert'ten OOJ ve AFO raporları aldım. Yerel şerif Truman'la olan kapışmasıyla ilgiliydi.
Come on, mano-to-mano.
Hadi, erkek erkeğe.
I mean, "man-to-man", "mano-to-mano".
Erkek erkeğe, adam adama.
What the hell does "mano-to-mano" mean?
Erkek erkeğe de ne demek ki?
Bacio la mano, Don Altobello.
Bacio la mano, Don Altobello.
- Mano a mano.
Erkek erkeğe.
Manon! Manon!
Mano!
Take this electric bill over to Mano and tell him it has to be paid this afternoon.
Bu elektrik faturasını Mano'ya götür ve öğlene kadar yatırılması gerektiğini söyle.
- Hola, Tió Mano.
- Hola, Tió Mano.
Hey, take it easy on Mano, homes.
Hey, Mano konusunu abartmayın adamım.
A fight to the death mano a mano man to man just you and me and my guards!
Ölümüne bir dövüş mano a mano erkek erkeğe sadece sen ve ben ve muhafızlarım!
Shall we settle this "mano a mano?"
Bunu erkek erkeğe mi halledeceğiz?
We're gonna get serious. Mano a swine.
Yoksa durum ciddileşecek.
Word,'mano.
Kesinlikle.
They took Chillie out,'mano.
Chillie'yi aldılar.
'Mano, you should head home tonight.
Bu gece eve gitmelisin.
Looks Like all those cards I been handing'out paid off, hey,'mano?
Görünüşe bakılırsa dağıttığım kartların paraları ödenmiş.
So this is where you keep your girlfriends, hey,'mano?
Demek kız arkadaşlarını tuttuğun yer burası.
It looks like you got the wrong apartment,'mano.
Görünüşe bakılırsa yanlış daireye gelmişsiniz.
-'Mano, you're under fuckin'arrest, that's what the fuck.
- Dostum, tutuklusun, olan biten bu.
By who, hey,'mano?
Kim tarafından?
Wake up,'mano.
Aç gözünü artık.