English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Now it makes sense

Now it makes sense translate Turkish

312 parallel translation
Now it makes sense. No Wonder the inspector has such a nice palanquin.
Müfettişin pahalı arabası olmasına hiç şaşmamalı.
Now it makes sense!
Şimdi bir anlama geliyor.
- Now it makes sense.
- Şimdi anlaşıldı.
- Well, now it makes sense.
- Şimdi anlam kazandı.
It even makes sense to believe in me now.
O bile artık bana inanman gerektiğini söylüyor.
Now it all makes sense.
Şimdi herşey anlaşıldı.
I admit, I didn't believe it when Tennessee told me before, but now I see it makes all kinds of sense.
İtiraf edeyim, Tennessee daha önce bana söylediğinde inanmamıştım, ama şimdi her türlü anlamlı görüyorum.
Now this makes sense, it's a list of railway stations.
Bana Whitehall'ü bağlayın. Bütün birimler Exeter hattını kontrol etsin.
Now it all makes sense, everything.
Şimdi her şey yerine oturdu.
Come on over. Now, I want you to listen to this verse. It makes sense.
Şimdi bu kısmı dinlemenizi istiyorum.
He's now in Hachiman Field. It makes no sense.
Şu anda Hachiman toprakları üzerindeymiş.
It all makes sense now.
Bunların hepsi mantıklı.
You know, it all makes sense now.
Şimdi olay aydınlandı.
Now, if you think about it, that makes no sense at all.
Eğer düşünürsen, hiç mantıklı değil.
It all makes sense now, the nausea, the ocular migraines, the change in pigmentation.
Her şey yerli yerine oturuyor şimdi. Oküler migren, pigmentasyon değişikliği. Bulantı yapar.
It all fucking makes sense to me now.
Şimdi bütün bu lanet şeyler bana mantıklı geliyor.
It all makes sense now.
Şimdi hepsi mantıklı gelmeye başladı.
But now I think it all makes sense.
Fakat şimdi tamaman mantıklı bir plan olduğunu düşünüyorum.
It makes sense now.
Şimdi oldu.
It makes sense now.
Şimdi anladım.
Now it all makes sense.
Şimdi her şeyi anladım işte.
It all makes sense now, you know. You hated my TV. So now you wished it into the corn field and it's gone.
Televizyonumdan nefret ediyordun mısır tarlasına gitmesini istedin ve gitti.
Now it all makes sense.
İşte şimdi anlaşıldı.
Now it makes all sense.
Şimdi her şey anlam kazandı.
It all makes sense now, doesn't it?
Artık bir anlam ifade ediyor, değil mi?
I'll sue! [Yawns] Well, now it all makes sense.
Sizi mahkemeye vereceğim! Şimdi her şey anlaşılıyor.
See, now it all makes sense why you guys have been avoiding us.
Bizden neden kaçtığınız şimdi anlaşıldı.
It all makes sense now
Şimdi durum anlaşılıyor (!
Now it all makes sense.
Şimdi anlaşıldı.
I should have known. It all makes sense now.
Evet, Tahmin ediyordum, şimdi eminim.
Now it all makes sense.
Şimdi anlaşılıyor.
It all makes perfect sense now.
Şimdi her şeyi anlıyorum.
If you don't do your job right the experiment makes no sense and we can stop it right now.
Eğer işinizi düzgün yapmazsanız Deney duygusuz yapar. ve biz artık durduramayız.
Oh, now that makes sense, don't it?
Şimdi anlaşılıyor, değil mi?
It makes sense now.
Şimdi anlıyorum.
Well, our powers are tied to our emotions, so it makes sense that they would be a little off right now.
Güçlerimiz duygularımıza bağlı o yüzden bu aralar biraz sıkıntı yaşamamız doğal.
Well, well, now it all makes perfect sense.
Vay, vay, işte şimdi taşlar yerine oturdu.
Straight up. Now it all makes sense!
Şimdi her şey mantıklı gelmeye başladı.
It all makes sense now.
Şimdi herşey anlaşılıyor.
It all makes sense now.
Şimdi anlıyorum.
You have to admit, it all kinda makes sense now.
Kabul etmelisin ki, şimdi hepsi mantıklı geliyor.
You can't understand right now, but it all makes sense. It makes sense.
Şu anda anlayamazsın ama bir anlamı var,
And now, it just.... It just makes so much sense that you're here.
Ve şimdi burada olman her şeyi anlamlandırdı.
It all makes perfect sense now.
Şimdi herşey anlam ifade ediyor.
Now it all makes sense, except Dad isn't a dead sports star.
Ama babam ölmüş yıldız bir sporcu değil.
It makes perfect sense now.
Şimdi çok mantıklı.
It all makes sense now.
Anlamaya başlıyorum.
Maybe it makes sense now.
Şimdi anlaşılır gibi bazı şeyler.
It all makes sense now.
Her şey şimdi mantıklı geliyor.
Now it all makes sense.
Şimdi anlıyorum. Nerede o?
Now that we have the data, it definitely makes sense.
Ama gerçekler ortada. Elimizde veriler var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]