Organization translate Turkish
4,368 parallel translation
You didn't have to deal with this organization.
İlgilenmek zorunda değilsin.
Prosecutor Stephen Heymann later reportedly told MIT's outside counsel that the straw that broke the camel's back was a press release sent out by an organization Swartz founded called "Demand Progress".
Anlatılana göre, Steve Heymann, MIT danışmanına bardağı taşıran son damlanın Demand Progress adlı oluşumun basın açıklaması olduğunu söylemişti. Aaron bu oluşumun kurucularındandı.
Demand Progress is an online activism organization, we've got around a million and a half members now, but started in the fall of 2010.
Demand Progress bir online aktivizm topluluğudur. Şu an bir buçuk milyon üyemiz var. 2010 sonbaharında kuruldu.
What agent Higgins means is the D.E.A. has strong reason to believe a Corpus Christi narcotics organization is behind the murders- - the Gulf Coast Ring.
Dedektif Higgins'in söylemek istediği bu D.E.A. cinayetlerinin arkasında Corpus Christi uyuşturucu organizasyonlarından birinin olduğu, Gulf Coast çetesi...
It was a well-run organization.
Çok iyi yürütülmüş bir organizasyon.
We're fully chartered by the state of Texas as a private, single-sex organization.
Teksas eyaleti tarafından tek cinsiyetli özel organizasyon olarak izinliyiz.
The deficit that I found in my organization could not have supplied all the knowledge required for the incursion to take place.
- Organizasyonumda bulduğum açık beni yerimden edebilecek seviyedeki bilgiye sahip değildi.
And until the deficit in your organization is found, I'm keeping a low profile.
Sizin kuruluşunuzdaki açık bulunana kadar ben pek ortalıkta olmayacağım.
The exploitation and perversion of that decision is the stock and trade of a truly evil organization... the Cyprus Adoption Agency.
Bu iğrenç kuruluş, alınan kararları kullanarak ticaret yaparak kendilerine kazanç sağlıyor. Kıbrıs Evlat Edinme Acentası.
Lizzy, I'm giving you the chance to take down a criminal organization that is abducting babies from their mothers'arms.
Lizzy, sana bebekleri annelerinin kollarından alıp başkalarına evlatlık veren bir suç örgütünü yakalama şansı veriyorum.
Extremist organization out of aleppo.
Halep'in dışındaki aşırı bir örgüt.
Okay, Ruth Suzanne Kipling - - single, 62, attended Vassar College, and co-founded the prison rights organization The Amnesty Collective.
Tamam, Ruth Suzanne Kipling. Bekar, 62 yaşında... Vassar Koleji'nde görev yapıyor ayrıca Genel Af Topluluğu'nun ortak kurucusu.
The Marshal that covered up for Cooper and Connolly - - that's the organization he reached out to.
Cooper ve Connolly'ye arka çıkan polis şefine de bu kuruluş tarafından ulaşılmıştı.
There's surprisingly little about myself and my organization, but it contains speculation about our cases and a great deal about you.
Şaşırtıcı bir şekilde, ben ve örgütümle ilgili çok az şey var ancak davalarımız üzerine görüşler ve senin hakkında pek çok şey içeriyor.
Brothers Torbin and Dominik Salvi are leaders of an anti-nuclear terrorist organization known as the NSR.
Torbin and Dominik Salvi kardeşler NSR adında bir anti nükleer terörist teşkilatın liderleri.
What happened was the man who defiled you also defiled an organization that I gave my soul to build.
Olan şey şu bir adamı lekeledin ayrıca inşa etmesi için ruhunu verdiği kurumu da lekeledin.
I can run that organization better than rowan ever did.
Bu örgütü Rowan'dan daha iyi idare edebilirim.
So given it took me half a day to learn something your highly trained organization was completely unaware of,
Bunu senin o çok iyi eğitilmiş organizasyonundan tamamen habersiz öğrenmem yarım günümü aldı.
So exposing Jake, that's a death wish, but taking down the entire organization, that's something within my reach?
Yani Jake'in öldürme arzusu ortadayken, ve bahsettiğin bu organizasyonu aşağı indirirken benim arkamı kim kollayacak?
Even though we're kind of in the middle of a war with a top-secret spy organization?
Gizli bir casusluk organizasyonu ile savaşın ortasındayken mi?
You're a news organization.
Siz bir haber ajansısınız.
And then you helped dismantle an organization that was very near and dear to my heart.
Sen de organizasyonu çökertmeyi seçtin. Bu, kalbimi çok ama çok derinden yaraladı.
Their inability to answer along with the organization's silence on the topic of animal agriculture made it seem something more was going on.
Onların yetersizlik cevaplamak için Kuruluşun sessizliği ile birlikte Hayvan tarım konulu Görünüyor yaptı Daha fazla bir şey oluyordu.
Iwent on myfavorite ocean-protection organization's website Surfrider Foundation, to see whatthey're doing aboutthis.
Benim favori okyanus koruma gitti kuruluşun web Surf binicisi Vakfı, Onlar bu konuda ne yaptığını görmek için.
According to the United Nations Food andAgriculture Organization roughlythree-quarters ofall fisheries are eitherfullyexploited oroverexploited.
Birleşmiş Milletler'e göre Gıda ve Tarım Örgütü... tüm balıkçılık... kabaca dörtte üçü ya tam istismar veya üzerinde sömürülmektedir.
Was this whyAl Gore, even during his vice presidency neveraddressed the issue ofanimal agriculture and failed to talk about it inAn inconvenient Truth orhis organization, The Climate Reality Project?
Bu yüzden Al Gore, oldu Hatta onun yardımcısı başkanlığı sırasında Sorunu ele asla Hayvan tarımın Ve bu konuda konuşmak için başarısız An Inconvenient Truth Ya da örgüt, İklim Gerçeklik Projesi?
- The changing world, the world your organization brought upon us.
- Değişen dünya için. Senin örgütünün başımıza açtığı dünya için.
International Police Organization.
Uluslararası Polis Teşkilatına.
Is Cobra not a ruthless terrorist organization determined to rule the world?
Kobra dünyayı yönetmeye kararlı, acımasız bir terörist organizasyonu değil mi?
- the secret organization that hunts us.
-... bizleri avlayan gizli bir örgüt.
-... the secret organization that hunts us.
- Bizleri avlayan gizli bir örgüt.
So Cruz is carrying today's cash from our whole fucking organization, Tommy.
Cruz bu gece bütün örgütün hasılatını taşıyordu Tommy.
The whole fucking organization.
Bütün örgütün amına koyayım.
If not, your organization ceases to exist.
Yapmazsan, örgütünün sonu gelir.
And I'm still very much an active member of the organization.
Ve halen daha bu organizasyonun aktif bir üyesiyim.
Is Glenn an acronym for a large organization of very attractive, virile men?
Glen kısaltma mı peki? Çok çekici, ateşli erkeklerin isimlerinin baş harfleri mi yoksa?
How long did you know your parents were leading a terrorist organization?
Ailenin bir terörist grubu yönettiğini ne zamandan beri biliyordun?
The same organization that targeted and killed your entire squad... in a gun battle and left you for dead, and, ultimately, left you with a synthetic leg.
Silahlı çatışmada senin tüm ekibini hedef alıp öldüren ve bunun üstüne seni ölüme terk edip, en sonunda da seni sentetik bacak kullanmaya zorlayan örgüt.
Just to clear the air between your organization and my MC.
Sizinle kulübüm arasındaki anlaşmazlıkları gidermek.
Young man, we ask that you please stop using the name Washington Redskins for your organization.
Genç adam, senden şirketin için Washington Kızılderilileri adını kullanmayı bırakmanı istiyoruz.
Look, don't you see that when you call your organization the Washington Redskins, it's offensive to us.
Sen şirketine Washington Kızılderilileri dedikçe bizi gücendirdiğini göremiyor musun?
The point is, if we as an organization claim to be about high morality, somebody is eventually going to get raped or beaten in an elevator.
Eğer bizler şirketimizin çok ahlaklı bir yer olacağını söylersek birisi eninde sonunda bir asansör içerisinde ya tecavüze uğrayacak ya da dövülecek.
Look at all this, for you, and what your organization does is just really impressive.
Şunlara bir bak, senin için ve kuruluşunun yaptıkları gerçekten etkileyici.
The question is not why I know that Anibal is dead, the question is why you don't know Anibal is dead, and why your friend, Vibora Ruiz, is so anxious to take your position in my organization.
Sorun benim Anibal'ın öldüğünü bilmem değil sorun senin Anibal'in öldüğünü bilmemen ve arkadaşın Vibora Ruiz'in benim organizasyonumda yer almak için neden bu kadar hevesli olduğu.
Names of those in my organization, locations of our operations, future targets.
Örgütümde bulunanların isimleri, operasyonlarımızın mevkileri, gelecekteki hedefler.
Even people in Virunga's organization are now working to undermine the park.
Virunga'da çalışanlar bile parkın kuyusunu kazmaya çalışıyor.
We conferred with our fraternal organization in Nicaragua.
Nikaragua'daki kardeşi örgütümüzle de görüştük.
I have three other mothers upstairs who sent care packages via the same organization.
Yukarıda aynı kuruluşun bakım paketlerinden gönderen üç anne daha var.
We have proof faulty vests have come from your organization.
Kusurlu yeleklerin kuruluşunuz tarafından gönderildiğini kanıtlayan deliller var.
I started my organization because me father, his father and my great-grandfather before him all served.
Bu vakfı kurmamın nedeni, babamın, büyükbabamın ve onun babasının orduya hizmet etmiş olması.
I only have a minute, I'm in the middle in the organization of a festival.
Cidden çok acelem var.