Piece of cake translate Turkish
1,305 parallel translation
Piece of cake.
Çok kolay.
- Piece of cake.
- Çocuk oyuncağı.
Piece of cake.
Çocuk oyuncağı.
Piece of cake.
Çantada keklik.
Bought every piece of cake they had.
Bütün pasta dilimlerini satın aldım.
- Piece of cake.
- İyi.
Believe me, with your dance background, it'll be a piece of cake.
Ama inan bana, özgeçmişine bakılırsa senin için çocuk oyuncağı demektir.
Piece of cake.
Çok kolaydı.
I felt like a piece of cake, you know?
Canım bir parça kek çekti, bilirsin?
I suppose I have to get a piece of cake.
Sanırım pasta almalıyım.
It's a piece of cake.
Çocuk oyuncağı.
Huh, that was some piece of cake!
Huh, çocuk oyuncağıydı!
- It's a piece of cake.
- Çocuk oyuncağı.
- Piece of cake!
- Kolay lokmaydı!
- Piece of cake.
- Kolay lokma.
You know, should be a piece of cake.
Bilirsin, sadece çocuk oyuncağı... Yani, benim sadece M16'm vardı.
Man, it's a piece of cake, all right?
Merak etme adamim bu cocuk oyuncagi.
If I made it through Chino, this should be a piece of cake.
Hapishaneyi atlattiysam bu cocuk oyuncagi, degil mi?
Piece of cake.
Çok basit.
Piece of cake
Çocuk oyuncağıydı
- No, no. It was a piece of cake. Piece of cake.
Bir çocuk oyuncağıydı.
It's a piece of cake for you.
Bu senin için bir çocuk oyuncağı!
Just go over there and cut his heart out. Piece of cake!
Sadece oraya git ve kalbini deş.
This will be a piece of cake.
Sorun değil. Çocuk oyuncağı. Değil mi?
Want a piece of cake?
Pasta ister misin?
I'm telling you, being pregnant is no piece of cake.
Bakın söylüyorum, bu hamilelik işi öyle çantada keklik değil.
What is so bad about having a piece of cake?
Bir dilim pastanın neyi bu kadar kötü olabilir?
I don't want one more piece of cake in my office.
Ofisimde bir dilim pasta bile görmek istemiyorum.
No. A $ 29,000 piece of cake.
29.000 dolarlık bir dilim pasta.
I need to replace an antique piece of cake.
Antika pastanın yerine bir şey koymam lazım.
It should be a piece of cake. "
Çantada keklik olur. "
It's a piece of cake, sir.
Çocuk oyuncağı, efendim.
It'll be a piece of cake.
Senin için çantada keklik.
Piece of cake.
Tamam.
Crowd is a piece of cake.
Kalabalığı sen kafana takma.
Catching them won't be a piece of cake.
Aracıların bağlantısını bulmak pek kolay olmayacak.
Have another piece of cake.
Bir dilim daha ye.
Piece of cake, Now where's that kid with my latte?
Bebek oyuncağı. Kahvemi tutan çocuk nereye kayboldu?
Piece of cake.
- Çok kolaydı.
- No, piece of cake.
- Hayır, çantada keklik.
If they did, then everyone would get a piece of cake this little.
Eğer gelirlerse, herkese bu kadar az kek düşer.
A little nosh maybe or a piece of cake?
Biraz çerez ve bir parça kek?
Piece of cake. God, who dreams up these nightmares?
Bu kaostan ne zaman kurtulacağız?
I'll brake like hell and arc it in. Piece of cake.
Uyduyu kanca ile yakalayacağım.
Piece of cake.
Kolay iş.
Piece of cake, piece of cake.
Kolay iş, kolay iş.
Want a piece of cake?
Pasta?
If we were men looking for women, the spell requires putting a piece of honey cake in a sweaty armpit for days.
Eğer erkek olsaydık, Günlerce içine ballı kek ve terli koltuk altı kılı Koymamız gerekecekti.
- Piece of cake.
- Hemde nasıl.
Should be a piece of cake.
Kolay olur.
Piece of cake.
Bebek işi.
piece of shit 160
piece of advice 29
piece of work 19
cake 344
cakes 59
piece 100
pieces 105
pieces of silver 34
piece by piece 85
piece suit 18
piece of advice 29
piece of work 19
cake 344
cakes 59
piece 100
pieces 105
pieces of silver 34
piece by piece 85
piece suit 18