Sergeant brody translate Turkish
90 parallel translation
According to Sergeant Brody, Walker was killed during their captivity.
Çavuş Brody'e göre Walker esir alındıktan sonra öldürülmüş.
You're suggesting that Abu Nazir... planted intelligence on his own safe house... just so we could recover Sergeant Brody?
Yani diyorsun ki Abu Nazir dışarıya bilgi sızdırdı ki biz de Çavuş Brody'i kurtaralım?
And Sergeant Brody's due home from Germany tomorrow morning... which gives us just under 22 hours.
Çavuş Brody yarın sabah Almanya'dan geliyor. Ki bu bize 22 saat veriyor.
We're ready for you, Sergeant Brody.
Biz hazırız, Çavuş Brody.
As we reported, Sergeant Brody is one of two marines... who went missing in action eight years ago during a mission into Iraq... near the Syrian border.
Söylediğimiz gibi, Çavuş Brody 8 yıl önce Irak'taki Syrian sınırında görev esnasında kaybolan iki denizciden biri.
Sergeant Brody.
Çavuş Brody.
Sergeant Brody... on behalf of the President of the United States and a grateful nation... It Is my privilege to welcome you home!
Çavuş Brody, ABD ve milletimiz adına yuvanıza hoşgeldiniz diyorum!
The feed will be live by the time Sergeant Brody gets back to his house.
Çavuş Brody evine geldiğinde her şey hazır olmuş olacak.
I need you to get me into Sergeant Brody's debrief tomorrow morning.
Beni yarınki Çavuş Brody'nin bilgi toplantısına sokmalısın.
Then you can have your face time with Sergeant Brody.
O zaman Çavuş Brody'le görüşebilirsin.
Sergeant Brody, my name is Carrie Mathison.
Çavuş Brody. İsmim Carrie Mathison.
The point is, Sergeant Brody stopped being a source... of actionable intelligence fairly quickly... and yet he was kept alive for almost eight more years.
Yani Çavuş Brody işe yarar istihbarat vermediği halde 8 yıl boyunca hayatta tutuldu.
- Thank you, Sergeant Brody.
Teşekkürler, Çavuş Brody.
Moving on. Sergeant Brody... I'd like to turn your attention to anything you may have witnessed or overheard... while in captivity.
Devam edelim, Çavuş Brody esirken ilginizi çeken bir şeyler görüp duydunuz mu?
Sergeant Brody, you're a man who's endured a terrible ordeal.
Çavuş Brody, korkunç şeyler yaşamış birisiniz.
Anything... even suggesting that Sergeant Brody's what you think he is.
Herhangi bir kanıt? Çavuş Brody'nin sandığın biri gibi olduğuyla ilgili?
The feed will be live by the time Sergeant Brody gets back to his house.
Çavuş Brody eve geldiğinde her şey hazır olmuş olur.
Ready for you, Sergeant Brody, your debriefing.
Bilgi toplantınız için hazırız, Çavuş Brody.
You've been suggesting that Sergeant Brody's what you think he is.
Çavuş Brody'nin sandığın gibi biri olmasıyla ilgili?
Thought we would stop by for a... for a situation report on Sergeant Brody.
Çavuş Brody hakkında bir durum raporu almak için uğradık.
I'm putting aside for the moment that Sergeant Brody owes them his life.
Tüm bunlar bir yana Çavuş Brody onlara hayatını borçlu.
Yeah, just a couple questions, Sergeant Brody.
Birkaç sorum var, Çavuş Brody.
All I need is a few more bodies on Sergeant Brody.
Tek istediğim Çavuş Brody'i izleyecek birkaç kişi.
Just a couple questions, Sergeant Brody.
Birkaç sorum var, Çavuş Brody.
And your father- - I mean, Sergeant Brody, he's a hero.
Ve baban yani Çavuş Brody ise bir kahraman.
Sergeant Brody, your commanders showed us the results of your initial medical exam. Yes.
Çavuş Brody, üstleriniz bize ilk muayene sonuçlarınızı gösterdi.
A family that put a yellow ribbon on the tree for eight years while Sergeant Brody was presumed dead in Iraq, when, in fact, he was being held as a prisoner of war under brutal conditions.
Çavuş Brody, Irak'ta öldü sanıldığından beri 8 yıldır ağaçta sarı kurdele bulunduran bir aile. Gerçek şuydu ki kötü şartlar altında savaş esiri olarak tutuluyordu.
The vice president tells me you had a hand in convincing Sergeant Brody to go public with his story.
Başkan Yardımcısı Çavuş Brody'i halk önüne çıkmak için ikna etmede senin parmağının olduğunu söyledi bana.
Now, for someone who's been through what he's been through, Sergeant Brody seems remarkably composed.
Yaşadığı şeylere bakılırsa Çavuş Brody şaşırtıcı derecede toparlanmış görünüyor.
Any information you could give us on Sergeant Brody would be much appreciated.
Çavuş Brody'le ilgili bize verilen her bilgi için daha da minnetar olunacaktır.
And you still haven't produced a single lead connecting Sergeant Brody to this or any plot against America.
- Ama hâlâ Çavuş Brody'nin Amerika'ya yapılacak bir komployla ilişkisini kuramadın.
First chance you get, you will remove the cameras and microphones from Sergeant Brody's house, and cover your tracks.
İlk fırsatta, Brody'nin evindeki kamera ve mikrofonları sökeceksin ve izleri örteceksin.
It's an honor to meet you, Sergeant Brody.
Sizinle tanışmak bir şeref, Çavuş Brody.
With the help of Sergeant Brody.
Çavuş Brody'nin yardımıyla.
Sergeant Brody?
Çavuş Brody mi?
Yes, Carrie, Sergeant Brody, who is in a unique position to establish a baseline on Hamid.
Evet, Carrie. Çavuş Brody, Hamid üzerinde bir dayanak kurmak için gereken kişi. Doğru mu yanlış mı?
Assuming we do what you want then- - that is, share your suspicions about Sergeant Brody- - what do you think will happen then?
İsteğini yaptığımızı varsayalım, yani Çavuş Brody'le ilgili şüphelerini paylaşırsak, sonra ne olacağını sanıyorsun?
Tell him Sergeant Brody's location in Afghanistan was intentionally leaked by Nazir.
Ona, Çavuş Brody'nin Afganistan'daki yerinin Nazir tarafından sızdırıldığını söyle.
Has it occurred to you if we do our jobs and break Afzal Hamid, he just might give up the whole plot, including Sergeant Brody?
Yine senin bakışına göre'eğer'işimizi yapıp Afzal Hamid'i konuşturursak, bize tüm planları anlatabilir. Çavuş Brody dâhil.
Sergeant Brody, Carrie Mathison.
Çavuş Brody, ben Carrie Mathison.
For how long was Sergeant Brody interrogated?
Çavuş Brody ne kadar sorgulandı?
What did you do to Sergeant Brody, Afzal?
Çavuş Brody'e ne yaptın, Afzal?
But Sergeant Greer and Brody just boarded the wreck, sir.
Ama Üstçavuş Greer ve Brody enkaza az önce çıktılar, efendim.
Marine Sergeant Nicholas Brody...
Denizci Çavuş Nicholas Brody.
The turnout is overwhelming here at Andrews Air Force Base... where Sergeant Nicholas Brody is scheduled to land in just under two hours.
İki saatten az bir süre sonra Andrews Hava Üssü'ne inmesi planlanan Nicholas Brody'yi bekleyen kocaman bir kalabalık var.
A former marine scout sniper, Sergeant Brody was operating in hostile territory... when his spotter - Hi, Brody.
Selam, Brody.
Sergeant Brody. The vice president's here.
Çavuş Brody, Başkan Yardımcısı geliyor.
Sergeant Nicholas Brody.
Çavuş Nicholas Brody.
Sergeant Brody, it's a pleasure.
Kendisi Irak Bölümü'nün baş analizcisidir. Çavuş Brody, sizinle tanışmak bir zevk.
Sergeant Brody?
Çavuş Brody?
I'm sitting in the home of Marine Sergeant Nicholas Brody, his wife Jessica, and his two children Chris and Dana.
Şu anda Denizci Çavuş Nicholas Brody, eşi Jessica ve çocukları Chris ve Dana'yla birlikte evlerinde oturuyorum.
brody 623
serge 214
sergei 161
sergeant 3164
sergey 60
sergeant major 96
sergeant gabriel 38
sergeant hill 29
sergeant drake 24
sergeant benson 21
serge 214
sergei 161
sergeant 3164
sergey 60
sergeant major 96
sergeant gabriel 38
sergeant hill 29
sergeant drake 24
sergeant benson 21