Sheet music translate Turkish
143 parallel translation
We have the sheet music here.
Ama notaları var.
I'm in charge of the sheet music.
Seligman'da çalışıyorum. Nota bölümündeyim.
I used to sell sheet music in a dime store, and they played that.
Eskiden bir dükkanda nota satardım, orada bu çalardı.
That's before we even start talking about the really big numbers which is sheet music.
Bu daha gerçek büyük rakamlardan bahsetmeye başlamadan önce. Yani, nota satışlarından.
I lost my clothes, the luggage is gone, all the sheet music is gone!
Elbiselerimi kaybettim, valizim gitti, tüm nota sayfalarım gitti.
- You don't read sheet music, do you?
- Nota okumayı bilir misin?
We're not playing from the same sheet music any more.
İkimiz artık birlikte olamayız.
Do you have sheet music on this stuff?
Bu insanlara çalacağınız bir parça varmı?
If somebody requested "Chopsticks" you'd ask for the sheet music.
Frank, biri "Chopsticks" çalmanı istese, onun bile notalarını istersin.
I've got the sheet music upstairs.
Yukarıda notaları var.
Where's my sheet music?
Nota defterim nerede?
I know. Let's bring sheet music tomorrow night.
Yarın gece yanımızda nota getirelim.
You didn't come on account of sheet music.
Notalar düzgün olmadı mı?
Let me grab the sheet music.
Hadi şu boktan müziği yakalayalım.
He received the sheet music this morning.
Notaları bu sabah aldı.
We need to pay closer attention to the sheet music!
Dikkatimizi daha fazla notalar üzerinde yoğunlaştırmalıyız!
Now, all we do is wipe out the last note on their sheet music and change it to the tone Cartman played!
Şimdi yapmamız gereken, Nota kağıtlarındaki son notayı silip,... yerine Cartmanın çaldığını eklemek!
This crab hasn't looked down at his sheet music once.
Bu yengeç bir kere olsun müzik kağıdına bakmadı.
Take out your sheet music...
Müzik kağıtlarınızı çıkarın...
Think I have the sheet music.
Hatta notaları var bende.
You'II need to order the sheet music for the organist.
Orgcu için yeni bir nota ısmarlaman gerekecek.
- I have some sheet music,
- Bazı bestelerim var.
And the sheet music?
- Peki ya notalar?
Oh, honey, I've got sheet music and gorgeous gowns and a good under wire bra.
Tatlım, gelinliklerimiz ve iç çamaşırlarımız bile hazır.
Sir, do you have the sheet music for your song?
Şarkınızın notaları bir yerde yazılı mı?
I could tell because he didn't take his sheet music.
Çünkü o kağıtla müzik yapmazdı.
No CDs, sheet music... not even a radio.
CD yok, müzik yok bir radyo bile yok.
Do I see your sheet music not put away?
Nota kağıtların ait oldukları yerde mi?
I don't have my sheet music.
Nota kağıtlarım yok.
Why don't I bring sheet music over, and we can plan some selections.
Daha sonra sizin için nota defterini getiririm bir şeyler seçeriz.
Even though the notes originate from the sheet music, the way she plays them is entirely distinctive.
Çaldıkları müziğin notaları aynı olmasına rağmen, notaları çalış şekli, tamamen piyanistin kendine özgüdür.
This isn't a map. This is sheet music.
Bu bir harita değil.
But if you get us the sheet music, we'll play your song.
Ama, uh, eğer bize şarkının sözlerini ve notalarını getirirseniz, sizin şarkınızı çalarız.
Lily needs you to download the sheet music for Good Feeling and bring it out here, like, now.
Um, Lily nin senin notaları ve sözleri indirmene ihtiyacı var. "Good Feeling" için ve onu buraya getir, şimdi.
All right, sheet music's on the way.
Pekala, şarkı yolda.
I made copies of the sheet music, sent it to myself, registered mail.
Mizğin bir kopyasını, yapıp taahütlü mektupla kendime göndermiştim.
What about... what about the sheet music?
Ya notalara ne oldu?
Some sheet music, bus schedule, a change of clothes,
Otobüs tarifesi. Yedek giysiler. Diş fırçası.
I could tell'cause he didn't take his sheet music.
Çünkü o kağıtla müzik yapmazdı.
That means, you've followed the sheet music incorrectly
Yani, notaları yanlış takip ediyorsun.
The sheet music people resisted the recordings.
Basılı müzik notaları ile geçinen insanlar kayıt teknolojisine karşı çıkmıştı.
I used to... play with her sheet music.
Onunla birlikte notalara bakarak çalardım.
This is my sheet music.
Bunlar bestelerim.
Got a bunch of great new sheet music.
Bir tutam populer müzik
HE SENT RYAN HIS DEMO TAPE AND SOME SHEET MUSIC HE WROTE IN HIS OWN BLOOD.
Ryan'a demo kasedini ve kendi kanıyla yazdığı notaları gönderdi.
Keep your eyes on the sheet music.
Gözlerin nota defterinde olsun.
if you know where I can get me the sheet music to Waltzing Matilda...
Bu arada, "Vals eden Matilda" plağını nereden bulabilirim?
I went to the library and I got some sheet music, and I wanted to run some songs by you that feature me heavily on lead vocal.
Kütüphaneye gittim ve notalı müzikler aldım. Baş şarkıcı olarak beni ön plana çıkartacak şarkıları sizinle paylaşmak istiyorum. Teşekkürler Rachel, ama ben zaten bir tane seçtim.
When that sheet is put over his face, with that beautiful music at the end that is the final image of Chaplin's there.
Sondaki o güzel müzik eşliğinde yüzü örtüldüğünde Chaplin'in sonunu görüyordunuz.
Sheet music.
Notalar.
He was mailing sheet music to himself. He called it as an insurace policy.
Kendine notalar gönderdi.
musical 26
music 1237
music to my ears 26
music stops 177
music playing 317
musician 46
musicians 70
music plays 42
music ends 17
music continues 98
music 1237
music to my ears 26
music stops 177
music playing 317
musician 46
musicians 70
music plays 42
music ends 17
music continues 98