Shortly translate Turkish
3,631 parallel translation
We found them in a troll hoard on the Great East Road, shortly before we were ambushed by orcs.
Ulu Şark Patikası'nda bulunan Troll İni'ndeydiler. Orkların pususunun hemen evveliyatında.
See you shortly.
Yakında görüşürüz.
Broadcast will commence shortly.
Yayın az sonra başlayacak.
We adopted Mia shortly after the tragedy.
O trajediden hemen sonra onu evlat edindik.
We adopted Mia shortly after the tragedy.
Trajediden kısa süre sonra Mia'yı evlat edindik.
We will return with more updates shortly.
Yeni haberlerle tekrar karşınızda olacağız.
Very shortly, Lyn Evans, the project director, is going to be addressing CERN staff, who are gathered at different points around this massive complex.
Çok kısaca, Lyn Evans, proje direktörü, LYN EVANS UHC PROJE DİREKTÖRÜ bu büyük kompleksin etrafında, farklı noktalardan toplanıp gelen CERN ekibine, hitap edecek.
Co-pilot Victoria Olsen should be up here shortly.
Ko-pilot Victoria Olsen az sonra burada olacak.
Shortly after he was released from the hospital, Salinger wrote the first short story narrated by Holden Caulfield.
Hastaneden ayrıldıktan sonra Salinger, Holden Caulfield'ın ağzından ilk öyküsünü yazdı.
Shortly after Armstrong retired, there was this huge bust called Operation Puerto, in which most of his rivals got popped.
Armstrong emekli olduktan az sonra, Puerto Operasyonu adlı büyük bir baskınla Daniel Coyle The Secret Race'in Ortak Yazarı çoğu rakibi yakalandı.
We'll be leaving shortly.
Kisa bir süre sonra gidecegiz.
The guests will be arriving shortly.
Konuklar kısa sürede burada olacaklar.
The fireworks start at 9 : 00, I should be home shortly after that.
Havai fişekler 21 : 00'da başlayacak, ondan sonra hemen geleceğim.
And shortly, we'll be passing under the Tower Bridge.
Ve yakında, Kule Köprüsü'nün altından geçeceğiz.
It was all insiders, they took out billions of dollars out of this bank and bankrupted the thing shortly before it went bankrupt anyways.
Hepsi de içeridendi, bu bankadan milyarlarca dolar hortumlayıp iflas ettirdiler, zaten kısa süre sonra iflas edecek haldeydi.
Following the release of the Afghan war logs... WikiLeaks announced it is sitting on over 250, 000 U.S. diplomatic cables... and plans to release them shortly.
Afgan savaş tutanaklarının yayınlanmasının ardında WikiLeaks 250,000 diplomatik yazışma üzerinde çalıştıklarını ve kısa bir süre içinde yayınlayacaklarını duyurdu.
We spent Monday in Ivdel, then we can interview Piotr Karov, the 10th member of the Dyatlov, who got sick on the first day and came back, shortly after he had a breakdown and came to this Psychiatric Hospital.
Piotr Karov'la röportaj yapmak için Ivdel'de bir gece geçirdik. O aslında Dyatlov Grubu'nun onuncu üyesiydi. Ama ilk gün hastalandı ve dönmek zorundaydı.
He'll be here shortly.
Yakında burada olur.
However, I am due to be released shortly.
Neyse, yakında çıkıyorum zaten.
He'll be back shortly.
Birazdan burada olacak.
The police were called to the scene shortly after 11 A.M. this morning after a seemingly harmless rambler approached the area then, decided to strip naked and effectively terrorize tourists there with scientific equipment whilst shouting that he was trying to save them.
Polis bu sabah, görünürde zararsız bir avarenin bölgeye geldikten sonra soyunmaya ve turistleri bilimsel bir cihaz ile korkutmaya başlayıp bir yandan da onları kurtarmaya çalıştığını söyledikten sonra 11'i biraz geçe olay yerine çağrıldı.
I'll be along shortly.
- Hemen gelirim.
And it's coming out shortly.
Çok yakında çıkıyor.
Yes, Professor Schoesser will be here shortly, he is delayed, but he will be here.
Evet Profesör Schoesser birazdan gelir... Biraz gecikti ama gelecek.
It's not unusual for Haitians to see their loved ones shortly after they die.
Bu Haiti'liler için çok da alışılmadık değil. çok sevdiği birini ölümünden kısa süre sonra tekrar görmek.
You will be killed shortly, but it will be to your advantage to tell me the truth.
Yakın zamanda öldürüleceksin ama bana gerçeği söylemek senin yararına olur.
You will be killed shortly.
Yakın zamanda öldürüleceksin.
And the police got there shortly afterwards and...
Hemen sonra polis geldi ve...
Shortly afterwards, she went to India.
Bundan kısa süre sonra, Hindistan'a gitti.
" The game will begin shortly, a battle of wits, and then a king shall fall.
" Oyun yakında başlayacak, bir akıllar savaşı olacak, ve sonra bir kral devrilecek.
Shortly, it will, uh... it will be my very pleasant duty to present the awards to our young performers.
Kısa süre içinde... Genç sanatçılarımıza büyük bir memnuniyetle ödüllerini takdim edeeğim.
And shortly afterwards they too had a son -
Kısa bir süre sonra onların da bir oğlu oldu -
- We believe that Mahmoud Kahlil will be arriving shortly for his birthday party.
- Mahmoud Kahlil'in kısa süre sonra doğum günü partisi için geleceğine inanıyoruz.
I will comment shortly.
Kısa bir yorum yapacağım.
See you shortly, my dear.
Sonra görüşürüz canım.
You tell him I appreciate that but I fully expect the case to be dropped shortly.
Buna minnettar olduğumu fakat davanın kısa zaman içinde düşmesini beklediğimi söylersin.
Does it strike you as strange, Mrs. Palmerston, that both victims passed through your store shortly before their deaths?
İki kurbanın da öldürülmeden kısa süre önce sizin dükkanınıza gelmiş olması size de garip gelmiyor mu, Bayan Palmerston?
- You'll be able to stop shortly.
Kısa bir anlığına kesebilirsin.
I'll return shortly with my decision.
Birazdan kararımı açıklayacağım.
The marshals arrive shortly.
Federal şerifler gelecek.
We're going to get started shortly, okay?
Birazdan başlıyacağız, tamam mı?
The host will be here shortly to welcome you in person.
Ev sahibi kısa bir süre burada bizzat sizi ağırlamaktan olacaktır.
I will finish shortly.
- Hemen bitireceğim.
And shortly after Lincoln's re-election, he determines to kidnap the president.
Ve Lincoln'ün yeniden başkan seçilmesinden hemen sonra, onu kaçırmaya karar verir.
Shortly before noon, John Wilkes Booth stops at Ford's Theater, as is his daily custom, to pick up his mail.
Öğlen vakti yaklaşırken, John Wilkes Booth Ford Tiyatrosuna uğrar ve hergün yaptığı gibi postalarını toplar.
Shortly after 11 p.m., Secretary of War, Edwin Stanton, sets up a headquarters in the back parlor of the house, and establishes relays between there and the War Department telegraph operators.
Saat 23'ü geçtikten az sonra, Savaş Bakanı Edwin Stanton evin arka salonunda bir karargah kurar ve Savaş Bakanlığının telgrafçılarıyla bağlantı kurar.
Shortly after dawn, on Wednesday, April 26th, 1865, John Wilkes Booth draws his last breath.
Şafak söktükten biraz sonra, 26 Nisan 1865 Çarşamba günü John Wilkes Booth son nefesini verir.
Shortly after my 50th birthday, he asked that I use my chemistry knowledge to cook methamphetamine, which he would then sell using connections that he made through his career with the DEA.
50. doğum günümden kısa bir süre sonra... methamphetamine imal etmek için... benden kimya bilgimi kullanmamı istedi. O da bunu Narkotikte çalışırken kurduğu bağlantıları kullanarak satacaktı.
Final targeting to begin shortly.
Son hedefleme birazdan başlıyor.
We're having a baby shortly and I...
Yakında bir bebeğimiz olacak...
And, shortly before midnight,
Ve başkanın ölmekte olduğunu, Başkan Yardımcısı Johnson'a bildirir.
shortly after 26
shorts 41
short 461
shorty 285
shortstop 18
shorter 26
short hair 23
short round 22
short answer 29
shortcut 20
shorts 41
short 461
shorty 285
shortstop 18
shorter 26
short hair 23
short round 22
short answer 29
shortcut 20