Stickers translate Turkish
533 parallel translation
Why, I got more arrows in the back of that coach than a porcupine's got stickers!
Arabanın arkasında... neden bir kirpiden daha çok ok var sanıyorsun?
You see those stickers?
Ve şu etiketleri görüyor musunuz?
If them Lancers has got a fieldpiece... they could move it in, lay in one round, and then finish us off... with them 10-foot frog stickers they're packing.
Fransιzlarιn top arabasι varsa... onu getirip bir ateşlediler mi ellerindeki 3 metrelik mιzraklarla... işimizi bitirebilirler.
What are those little red stickers in the corners?
Köşelerdeki küçük kırmızı etiketler ne?
Stickers you can stick anywhere.
Her yere asabileceğin afişler.
They'll just surround us and finish off all five with their pig-stickers.
Etrafımızı kuşatarak tek kurşun sıkmadan bıçakla beşimizin de işini bitiriverirler.
You see, they have something called stoppers, or stickers, or something like that.
Anlıyor musun, durdurucu, ya da yapıştırıcı denen, ya da ona benzer bir şey var
- Bumper stickers.
- Tampon çıkartmaları.
Hi, any news from dream stickers?
Merhaba, deneklerden hiç haber var mı?
Get your Tommy T-shirts and your stickers and your Tommy mirrors to smash!
Alın "Tommy" tişörtlerinizi, çıkartmalarınızı alın ve parçalayın aynaları!
You're gonna get stickers in your ass.
Kıçına çalı batacak.
We've got stickers to finish by 3 : 00.
Saat 3'e kadar etiketleri yetiştirmemiz gerekiyor.
Now, labels, stickers, your ticket, Mrs Moore's ticket.
Pekâlâ, valiz etiketleriniz, biletiniz, Bayan Moore'nin bileti.
Bumper stickers that ask you to honk for Jesus.
Kornaları düşün.
Under "Employee Facilities," I've got special stickers for vans.
Kamyonetler için özel bir etiket veriyoruz.
I'll be in the kitchen making bumper stickers.
Mutfakta olacağım.
I'm full of stickers.
Ama her tarafımda çalı çırpı var.
Slow down, I'm getting stickers everywhere.
Ağır ol, her tarafım dikenlere takılıyor.
Get all the stickers out?
Bütün dikenleri çıkardın mı?
I have a utility pack and Greenpeace stickers!
İhtiyaç çantam ve Greenpeace çıkartmalarım var!
When you've done that with one of these stickers, it goes on the folder.
Şu etiketlerden biri de dosyaya yapıştırılır.
Do you always talk in bumper stickers?
Hep basma kalıp şeyler mi söylersin?
Junior, I got some buttons for the kids and some stickers for their bikes.
Junior, çocuklar için rozetlerim ve bisikletleri içinde çıkartmalarım var.
Mr. Sasquatch. He cooked me pot stickers... and Szechuan chicken in a wok in the middle of nowhere.
Bay Kocaayak. "Ipıssız bir yerde bana Çin mantısı ve Siçuan usulü tavuk yaptı" dedim.
I would like all buttons and posters and bumper stickers... and all the campaign paraphernalia you can spare, ma'am.
- Sadece belgeler değil. Ayrıca tüm rozetler, posterler ve verebileceğiniz tüm kampanya malzemeleri.
Tambourines, T-shirts, bumper stickers!
Tefler, tişörtler, çıkartmalar!
Bumper stickers!
Çıkartmalar!
That's why I always got me a bunch of fine American bumper stickers to show where I'm coming from.
Bu yüzden güzel Amerikan malı tampon çıkartmaları alıyorum. Evet. Nereden geldiğini göstermek için.
Dad, Niles, put your names on these stickers and place them on the objects you would like bequeathed to you.
Baba, Niles isimlerinizi bu kağıtlara yazın ve size bırakmamı istediğiniz herhangi eşyanın üzerine yapıştırın.
Tasty doesn't do justice to those succulent pot stickers.
Leziz lafı o ağız sulandıran yemekler için haksızlık olur.
By the way, have a handful of the Morning Breeze stickers you recommended I had printed.
Sana bir kaç tane Sabah Havası çıkartması vereyim. Harika oldular.
Shall we have stickers made?
Çıkartmaları yaptıralım mı?
Stickers?
Markalar?
Could I have some more bumper stickers, please, dude?
Biraz daha tampon çıkartması alabilir miyim, lütfen, ahbap?
Those are really nice stickers.
Güzel çıkartmalar.
Just slap some bumper stickers on it and come to bed, will you, Marge?
Üzerine birkaç bir şey yapıştırıp yatağa gel, Marge, tamam mı?
In dorm rooms, posters, on bumper stickers...
Yurtlarda, posterlerde, yapıştırmalarda...
As you can see, some of the boys like to put their banana stickers all over it.
Gördüğünüz gibi, çocuklardan bazıları muz çıkartmalarını yapıştırmış her tarafa.
It's a black Fiesta. With cat stickers on the doors.
Yanında Cats çıkartması olan, küçük siyah bir Ford Fiesta'm var.
Thing is my little Fiesta with cat stickers isn't automatic! It's manual!
Evet ama sorun şu ki yanında Cats çıkartması olan şirin siyah Fiesta'm otomatik değildi, vitesi vardı dostum.
- She won my vote a few bumper stickers ago.
- Birkaç etiketle benim oyumu kazandı..
- If you're good I'll give you stickers.
- Uslu durursan, sana yapıştırıcı veririm.
- I don't want stickers, Daddy!
- Yapıştırıcı istemiyorum.
- Have you one of those stickers, D?
- Sende şu amblemlerden var mı, D?
You know, a good, hard suitcase, like the kind people used to put stickers on to show everybody where they'd been.
Herkesin üzerine gittiği yerlerin stikerlarını yapıştırdığı böylece nereleri gezip gördüğü anlaşılan bavullardan.
It's good to be back in one piece again... Except for these damn bumper stickers.
Tekrar tek parça olmak çok güzel şu lanet etiketleri saymazsak tabii.
Okay, well, for your information, the bus had all these stupid keep-kids-off-drugs stickers on the back window, it was very distracting.
Peki, bilgin olsun. Otobüsün arkasında çocukları uyuşturucudan uzak tutun yapıştırmaları vardı. İnsanın dikkati dağılıyor.
Well, did you tell them about the stickers on the bus?
Otobüsteki yapıştırmalardan bahsettin mi?
That school bus with all the distracting stickers.
Otobüsün üstünde dikkat dağıtan uyuşturucu yapıştırmaları vardı.
I was behind the school bus driving ten to 12 miles an hour, reading, and agreeing with, an anti-drug message on the back windows, when suddenly, the sunlight reflected off the stickers and momentarily blinded me.
Okul servisinin arkasında saatte 20 kilometreyle, gidiyordum. Arka camlardaki uyuşturucu karşıtı mesajları okuyor ve katılıyordum. Aniden yapıştırmalardan yansıyan güneş bir an için beni kör etti.
With the Hello Kitty stickers on his briefcase!
Çantasında "Hello, Kitty" yapıştırmaları vardı!