Tastes translate Turkish
3,894 parallel translation
Then go down fighting like gods and leave your enemies a bloody and mournful victory that tastes like ashes in their mouths.
Tanrılar gibi savaşarak ölücez. Ve düşmanlarımızı, Kanlı ve kederli galibiyetleriyle,
I bet it tastes like springtime.
Eminim tadı ilkbahar gibidir.
Mm... Tastes like dirty sock.
Tadı aynı kokuşmuş çorap gibi.
The same air, the same feelings, same tastes...
Aynı havayı, aynı hisleri, aynı tatları...
That tastes good!
Çok lezzetli!
It's so thick, it tastes like lukewarm mud.
Bu çok koyu, tadı çamur gibi.
Know what that tastes like? Freedom.
Tadı özgürlük gibi.
That it tastes better on the way down than it does coming up?
İçerken tadının, çıkarırkenkinden daha iyi olduğunu mu?
Or maybe he just likes the way that it tastes... and then that brings him pleasure and that's good for his body too.
Mantıklı. Belki de, sadece tadını seviyordur ve bu da ona mutluluk veriyor olabilir.
And I bet it tastes good too.
Bahse girerim tadıda güzeldir.
That tastes awesome.
Tadı muhteşem.
Money changes people's tastes.
Para insanların zevklerini değiştirir.
It tastes of cow shit.
Tadı inek boku gibi.
I bet your vagina tastes like pistachio mint ice cream.
İddiaya girerim vajinanın tadı fıstıklı dondurma gibidir.
It tastes like candy.
Şeker gibi.
Everything tastes...
Her şeyin tadına bakar...
Oh my God, it tastes like piss.
- Aman Tanrım, tadı sidik gibi.
Tastes like camel's piss but, Jesus, it gives a man a fuckin'buzz.
Tadı deve sidiği gibi ama adamda iyi kafa yapıyor.
Tastes like that cake you made with the onions.
Soğanla yaptığın kek gibi tadı.
We just have different tastes.
Farklı zevklere sahibiz.
It tastes like water.
Tadı su gibi.
Yeah, tastes like water.
Tamam, su tadında.
Tastes like shit compared to this.
Bununla kıyaslayınca tadı bok gibi.
Tastes like shit.
Tadı bok gibi.
But, of course, I don't realize it till I'm back in the car and I'm 2 / 3rds through the venti, thinking this tastes a little different.
Tabii ben bunu arabama dönüp, bardağın yarısını kahvenin tadının biraz farklı olduğunu düşünerek içtikten sonra anladım.
It's just she tastes so fucking good.
Tadı muhteşem ama. - Sus be.
Tastes so good.
Çok lezzetli.
Pizza pie is more of a meal than dessert, but it tastes just as good as pie, so in my opinion, it could be your meal and your dessert.
Pizza dilimi, yemek gibi ama aynı zamanda da bir tatlı gibi yani bunu yiyerek hem yemek, hem de tatlı yemiş olabiliyorsun.
You are the expert, Brahmin lady Tell me howthe chicken tastes
Bu işte uzmansın, bayan Brahmin tavuğun tadına bak bakalım.
'Cause this one tastes like soap.
Çünkü bunun tadı sabun gibi.
It tastes like cream cheese.
Krem peyniri gibi tadı var.
It tastes like fried eggs.
Tadı aynı yağda yumurta gibi.
It tastes good.
Gayet güzel.
It tastes really good, try it.
Tadı gerçekten güzeldir. Dene.
- It tastes funny.
Tadı acayip geldi.
My tastes are not universally shared, it's true.
Doğru, damak tadım çoğu kişiye benzemiyor.
Needless to say, but it tastes better.
Şüphesiz tadı daha iyi olmuş. Bu işi iyi biliyorsun.
No. He has more traditional tastes.
Zevkleri daha alışılagelmiş şeyler.
It's not how it looks, it's how it tastes.
Görünüşe değil, tadına bakın.
But don't say it tastes awful after eating it!
Ama yedikten sonra tadının kötü olduğunu söyleme!
ldli tastes best with Sambar... -... not with Masala. - Enough!
Idli yemeği geyik etiyle güzel olur Punjab işi olarak değil.
Some say it tastes like pork, but it's not the same.
Bazıları domuz eti, gibi tadı söylüyorlar ama aynı değildir.
Mom, stop. But jelly tastes so good on a.
Fakat jöle şeyin üstündeyken harika tat veriyor...
It tastes a lot less like ass when you think about what short supply it's in.
İçinde neler olduğunu düşününce kıçtan farkı yok ama.
It tastes like piss.
Sidik gibi tadı.
Really tastes like chicken wing.
Gerçekten tavuk kanadı tadı var.
I don't know why, but yours tastes better.
Nedendir bilmem, ama sizinkinin tadı daha iyi.
The Countess has expensive tastes.
Kontes'in pahalı zevkleri var.
But it really tastes good
Ama tadı çok güzel.
It tastes great.
Tadı şahane.
It tastes like glue. It's goat cheese.
Keçi peyniri.