English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ V ] / Vehicular

Vehicular translate Turkish

157 parallel translation
Let's get in touch with the forest service or we'll end up in a wilderness area with vehicular traffic.
Orman hizmetlerini arayalım yoksa ıssız bölgede taşıt trafiği olacak.
Since the state was forced to lay off a number of clerical employees... the vehicular records have been way behind... as much as 60 days in some cases.
Eyalet, birçok yazıcısını işten çıkarmak zorunda kaldığı için, araç kayıtları çok geride kaldı. Bazı davalarda 60 günden fazla geride kaldı.
Or say you just got out of prison, where you went in for vehicular manslaughter, as part of an agreement to avoid being implicated in a greater crime, murder, for which, in fact, you were responsible.
Ya da diyelim ki hapisten yeni çıkmışsın adam öldürmekten girmiştin... Daha büyük bir suça karıştığını gizlemek için yapılan anlaşma gereğince cinayet gibi aslında, senin sorumlu olduğun cinayet gibi.
- A vehicular accident.
- Bir araç kazası.
Obviously, you always want to keep vehicular intercourse down to a minimum at all times.
Açıkcası, arabalar arasındaki güvenli mesafeyi korumamız gerekir.
No, but speaking of vehicular sex perhaps you can explain how this cheap K-Mart hair extension - got into the back seat of your car.
Arabada seksten söz etmişken... bu ekleme saçın arabana nasıl girdiğini açıklayabilir misin?
- Three years after the fire... he was tried, convicted and sentenced to five years for D.U.I. vehicular manslaughter.
- Yangından üç sene sonra... yargılanmış, mahkûm edilmiş ve trafikte kasıtsız şekilde birini öldürdüğünden dolayı beş sene hüküm yemiş.
Convicted July 1 2th,'97. Two counts of vehicular manslaughter, five counts of reckless endangerment, possession of controlled substance, criminal possession of a weapon, parole violation.
Mahkûmiyet Tarihi 12 Temmuz'97, motorlu araçla iki kişinin ölümüne sebebiyet, beş sefer tehlikeli davranışta bulunmak, bilinçli iştirak, silahlı suç işlemek, şartlı tahliye ihlali.
Driving while intoxicated, vehicular manslaughter.
Alkollü araç kullanmak, kasıt dışı adam öldürmek.
Attempted vehicular manslaughter.
- Araçla adam öldürmeye teşebbüs.
- Request closest vehicular access.
- En yakın araç girişi.
One point away from entering the world of vehicular freedom.
Sadece araç kullanma özgürlüğü olan bir dünyaya 1 puan uzaktasın.
Vehicular manslaughter, reckless endangerment, possession of controlled substances, possession of a deadly weapon, violation of parole.
Taşıtla adam öldürme, tehlike oluşturma, kontrollü suça iyelik, ölümcül silah bulundurma, tahliye şartları ihlali.
While you're down there, feel free to make use of my Sub-Carriage Inter-Rail Vehicular Egressor.
Hazır oradayken, alt vagon raylar arası aracı kullanabilirsin.
- Extra vehicular activities.
- Ekstra araç faaliyetleri.
Also, you only came to be the director because of her vehicular mishap.
Öte yandan, onun ufak kazası sayesinde okul müdürü olabildiniz.
You're under arrest for vehicular manslaughter, Mr. Poole.
Arabayla adam öldürmekten tutuklusunuz Bay Poole.
Never arrested, but came up on the computer as a victim of vehicular assault.
Hiç tutuklanmamış. Ama bilgisayarda araçlı saldırı kurbanı olduğu yazıyor.
- vehicular manslaughter conviction.
- kazayla adam öldürmekten.
Breaking and entering. Animal cruelty. Attempted vehicular manslaughter.
Zorla haneye giriş, hayvanlara kötü muamele, araçla kasten adam öldürme girişimi.
Vehicular manslaughter?
Kazara adam öldürme? Bu adalet değil.
That was pre-vehicular manslaughter.
O araçlı katliamdan önceydi.
- Sir, this house is a hazard to vehicular traffic.
Bu ev, araç trafiği için tehlike oluşturuyor, bayım.
Cause Most vehicular incidents are about trace.
Birçok kazadan geriye kimyasal kalıntılar kalır.
Vehicular incident, first point ofimpact's the knees, right?
Araba kazasında ilk darbeyi dizler alır, değil mi?
When the other driver died, the judge charged Paige with vehicular homicide.
Diğer sürücü öldüğünde yargıç Paige'in trafik cinayeti işlediğine karar verdi.
There's not a lot of vehicular traffic.
Çok fazla araç trafiği yok.
The majority of these incidents have fallen under three categories... vehicular homicide... domestic... or drug-related... all the incidents except one.
Bu olayların çoğunnluğu genelde 3 kategoride sıralanabilir... araçla öldürme... aile içi... ya da uyuşturu ile ilgili - bir olay dışında.
He's going to charge you with vehicular manslaughter, among other things.
Taşıtla adam öldürme hakkında seni sorgulayacak. Ve diğer şeyler hakkında.
You, sir, are under arrest for vehicular manslaughter, leaving the scene of a crime and for the murder of Nestor Alverez.
Siz, beyfendi, araçla kazara adam öldürmekten, suç mahallini terk etmekten ve Nestor Alverez cinayetinden tutuklusunuz.
– What say you? In the matter of the commonwealth vs Jason Matheny on the charge of vehicular homicide, we find the defendant Jason Matheny not guilty.
Eyaletin Jason Matheny'e taşıtla ölüme sebebiyet verme suçlaması ile açtığı davada, davalı Jason Matheny'i suçsuz bulduk.
I think we're looking at the, uh, vehicular equivalent of a through-and-through.
Sanıyorum, buraya giren araç boydan boya karavanı taradı.
Wanted for vehicular manslaughter and DUI.
Taşıtla ölüme sebebiyet vermek ve alkollü araç kullanmaktan aranıyor.
You're looking at tarmac, but I'm guessing that there wasn't a plane near the site of your vehicular accident.
Uçak pisti malzemesi bu. Ama kaza yeri yakınlarında uçak olduğunu sanmıyorum.
Maybe vehicular manslaughter followed by rape?
Belki de tecavüzü araçla öldürme izlemiştir?
Vehicular bruising.
Vasıtalarla ilgili çürütme.
Sorry, but you're gog down for vehicular manslaughter two.
Üzgünüm ama ikinci dereceden adam öldürmekten içeriye gireceksiniz.
Twelve percent is varicose veins brought on by pregnancy, and most of the rest is the result of vehicular accidents.
% 12'si ise hamilelik kaynaklı variköz damarlar yüzünden olur. Geri kalanların ise çoğu araç kazaları sebebiyle olur.
She received several fatal injuries consistent with vehicular homicide.
Araç çarpması sonucu pek çok ölümcül yara almış.
Hey, Pam. Do you need me to walk you to your vehicular transport?
Naber Pam, arabana kadar eşlik etmem mi ister misin?
The way I see it, you're in here doing 60 to life for vehicular manslaughter.
Araba ile çarparak adam öldürmekten 60 ila müebbet hapis yatıyorsun.
Her husband's serving a 20-year sentence in san quentin for vehicular manslaughter and drug trafficking.
Kocası San Quentin'de 20 senelik cezasını çekiyor araçla adam öldürme ve uyuşturucu ticaretinden.
Sparrow had been in three vehicular accidents.
Sparrow'un daha önce 3 araba kazası vardı.
Vehicular manslaughter.
Trafikte ölüme neden olma...
That is why we have a strict code of conduct that states, any officer involved in a vehicular accident while on duty, must remain with their vehicle at the scene of said accident until a traffic officer completes a thorough investigation. There was a triple homicide.
İşte bu yüzden bu ülkede katı bir mevzuat uyguluyoruz : "Görev sırasında motorlu araç kazasına karışan her memur, trafik polisi gelip, kapsamlı bir kaza tutanağı hazırlayana dek aracının içinde ve kaza mahallinde beklemek zorundadır".
Vehicular manslaughter.
Kasıtsız adam öldürme.
She had served 13 months on an 18-month sentence, dui, vehicular manslaughter.
18 aylık cezasının 13 ayını bitirdi. Alkollü araç kullanıp birini öldürdü.
Well, what we have here is a case of vehicular homicide.
Buradaki dava, arabayla cinayet işleme.
Yeah, I think the only thing we can dream of getting that bastard on is vehicular manslaughter for the hitchhiker in the death box.
Bu piçe yapabileceğimiz tek şey ölüm kutusundaki otostopçuyu kazara öldürdüğünden dava açmak olur.
I'm A Vehicular Ninja.
- Ben arabalı bir ninjayım.
- Vehicular homicide.
- Taşıt cinayeti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]