English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / We've come so far

We've come so far translate Turkish

85 parallel translation
However... now that we've come so far...
Ama... şu an bu aşamada...
But we've come so far.
Ama bu kadar yol geldik.
We've come so far
O kadar yol geldik.
We've come so far, so quickly.
Kısa zamanda, çok yol katettik.
We've come so far, so quickly.
Çok kısa zamanda çok ileri gittik.
The closest we've come so far is an 1 1-year-old.
Bulabildiğimiz bir bakir olmaya en yakın kişi, 11 yaşında bir çocuktu.
We've come so far... But we can't let Frol die!
Bu güne kadar geldik ama Frol'ün ölmesine izin veremeyiz!
We've come so far from the rubble.
Hiçbir şeyden nerelere geldik.
We've come so far, and you want to go back?
Hadi. Bunca yol geldik geri mi döneceksin?
We've come so far, and paid such a terrible price, I must try.
Bu kadar yol geldik, korkunç bir bedel ödedik, denemeliyim.
We think we've come so far.
Çok ilerlediğimizi düşünüyorduk.
Well, we've come 480 miles so far.
Şu ana dek 700 kilometre y ol katettik.
Have we come so far... that we've forgotten what it's like... to start out with nothing but a dim chance and a bright hope?
O kadar uzaklaştık mı... neye benzediğini unutacak kadar... sönük hayatımızı parlak bir ışığa çevirecek şansı yakaladığımız zamanı?
We've tried, but so far we've come up with nothing.
tabiki, denedik, fakat bugüne kadar hiçbirşey elde edemedik.
They've come from so far away, but they still have the same basic family structure that we do.
O kadar uzaktan geliyorlar ve yine de bizimki gibi temel aile yapısına sahipler.
Well, Matilda, you've come on a very good day because we're going to review everything that we've learned so far.
Matilda, çok iyi bir günde geldin. Çünkü bugün, şimdiye kadar öğrendiklerimizi tekrar edeceğiz.
We've never come so far south.
Fremen'ler izin vermezdi.
But we've come so far.
Ama çok uzaktan geliyoruz.
I'm just amazed that we've come so far, so fast, without genetic tampering.
Genetik müdahale olmadan bu kadar kısa sürede, bu kadar ilerleme şaşırtıcı.
We've come so far away for a holiday, "'
Biz çok uzaklardan tatile geldik!
We've never come so far south.
Hiç bu kadar güneye gelmemiştik.
We've come so far... and every child deserves birthday gifts.
Çok uzaklardan geldik... ve her çocuk doğum günü hediyelerini hak eder.
We've come so far together.
Birlikte çok yol aldık.
So I got you a gift to symbolize how far we've come.
Bu yüzden ne kadar ilerlediğimizi simgelemesi için sana bir hediye aldım.
But please don't tell me how I'm on my way, I'm moving now ln this life we've come so far
# Ama nasıl yapacağımı söyleme # # Kendi yolumdayım, Devam ediyorum # # Hayatta hep ilerleriz #
We've come so far, The Upright Gang!
* Buraya kadar geldik Düz Çete!
We've come so far, The Upright Gang!
Buraya kadar geldik Düz Çete! *
J'onn, Thanagar is so far away we've never even come into contact with the Green Lantern Corps.
Jonn, Thennagar çok uzakta ki Yeşil Fener Birliği ile hiç karşılaşmadık bile.
We've come so far on only the currency of young love.
Bizde sadece aşkın parası var.
We've already come this far so let's go to the end
Zaten bu kadar uzağa geldik, öyleyse bitirelim.
We've come so far.
Çok yol aldık, değil mi?
I just feel terrible lying to her. We've come so far.
Sadece ona yalan söylediğim için kendimi kötü hissediyorum.Böyle şeyleri çok yaşadık.
So, we've brought your parents here today to talk about the past and how far you've come.
Bugün aileni buraya getirdik. Geçmişinle ve buraya nasıl geldiğinle ilgili konuşacağız.
I mean, we've come so far- you forgave me for mark...
Yani, biz çok yol aldık... - Mark için beni affettin... - Hı, hı.
All we've come up with so far is a mental health charity in Sheffield. and a thrash metal rock band in Iowa.
Şu ana kadar bulabildiğimiz şey Sheffield'deki bir zihin sağlığı kurumu ve Iowa'daki bir ağır metal-rock grubu.
We've come so far.
Buraya kadar geldik.
We're processing it for clu but so far we've come up empty.
İpucu bulmaya çalışıyoruz ama şimdiye kadar bir şey bulamadık.
Sir Thomas, we have come to the conclusion that, far from being a true and loyal servant to His Majesty, there never was a servant so villainous, so traitorous to his prince as you.
Sör Thomas, vardığımız sonuca göre ; Majesteleri'ne sadık bir hizmetkar olmaktan ziyade Majesteleri'ne şimdiye kadar hizmet eden sizin gibi alçak ve hain birisi olmamıştı.
But Simon, we've come so far.
Ama Simon, bu kadar geldik.
- We've come so far already!
- Şuraya kadar gelmişiz ama!
We're searching the donor networks now but so far we've come up empty-handed.
Organ bağışı şebekelerini araştırıyoruz ama şu ana kadar bir şey bulamadık.
So far, we've seen several bodies come out.
Şimdiye kadar bir kaç ceset gördük.
Yeah, we-we've come so far, and I-I know that it's a rough time right now, but you can't quit.
Evet, çok yaklaştık ve şu anda zor günler geçirdiğini biliyorum ama bırakamazsın.
We've come so far.
Çok yol aldık.
OK, then. We've come this far, so go and say hello to the girl.
Buraya kadar geldik, git bir merhaba de kıza.
We've come so far, right? Then why can't Patty get what she needs... a safe and legal abortion without judgment?
Çok gelişmiş bir ülkeyiz ya o zaman Patty niye yargılanmadan güvenli ve yasal bir kürtaj olamıyor?
We have confronted organized crime - - And through cooperation between several departments, we have come so far - - That we can now talk about indicting more powerful criminals.
Organize suçlarla karşı karşıyayız ve birçok şubenin işbirliği ile daha güçlü suçlulara artık "dava açmak" tan bahsetme noktasına gelebildik.
We've got teams sweeping buildings near both crime scenes, and so far, we've come up empty.
İki olay yerinin de etrafındaki binaları inceleyen ekipler var ama şimdilik bir şey bulamadık.
We've come too far, so we should hurry.
Çok uzağa geldiğimiz için acele etmeliyiz.
We've come this far so what are you trying to say now?
Rektörü tarafımıza çekmemiz gerektiğini unutma. Han Hui Ju başrolü alırsa, her şey yoluna girecek.
Azrael, we've come so far, yet ever am I haunted by the same familiar riddle.
Azman, bu kadar uzağa geldik ama yine aynı muammanın içine düştüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]