English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Wed

Wed translate Turkish

806 parallel translation
Thou wilt wed the suitor who first toucheth the rose-tree in thy garden.
Bahçenizdeki gül ağacına ilk dokunan talipliyle evleneceksiniz.
Wed have gone back to England, married and been happy.
İngiltere'ye geri döner, evlenir ve çok mutlu olabilirdik.
Wed have all been in a pickle if you...
Çin'deki en iyi cerrah olmasaydınız hepimizin işi bitmişti.
2 weeks later... in the charming town hall at St Martin de Vésubie... I wed under the joint estate law... Henrietta Gertrude Bled... former wife of a Bulgarian colonel.
İki hafta sonra St Martin de Vésubie'deki şirin belediye sarayında Bulgar bir miralayın eski eşi olan Henrietta Gertrude Bled ile evlilik sözleşmesi yaparak evlendik.
- "With this ring, I thee wed."
- "Bu yüzükle seninle evleniyorum."
- With this ring, I thee wed.
- Bu yüzükle seninle evleniyorum.
" Ta-ra ta-ta, ta-ra ta-ta Beggars are wed tonight
" Ta-ra ta-ta, ta-ra ta-ta Dilenciler başgöz ediliyor bu gece.
So wed like you to keep your promise to us, if you please.
Mümkünse bize verdiğiniz sözü tutmanızı istiyoruz.
We shall be wed on the Festival of Ramadan.
Ramazan bayramında düğünümüz yapılacak.
- With this ring I thee wed.
- Bu yüzükle karı koca oluyoruz.
- "With this ring I thee wed".
- "Bu yüzükle karı koca oluyoruz."
With this ring, I thee wed.
Bu yüzük ile, sen ve ben evlendik.
That Pedro wed her in splendor
# Pedro nikâh kıydı günü gününe #
Happy little fiddle and trumpet are wed
Küçük keman ve trompet evlendi
With this ring I thee wed and I plight unto thee my troth.
Bu yüzükle ikimiz evlenmiş oluyoruz ve sana bağlılığımı sunuyorum.
♪ Quoth she "Before you tumbled me You promised me to wed"
Kız dedi ki Bu işi yapmazdan önce Evleniriz demiştin
Think only of the great honor that shall be yours and mine when you are wed to Balu.
Sadece, Balu ile evlendiğinde senin de benim de sahip olacağımız o büyük onuru düşün.
With this ring, I thee wed. With this ring, I thee wed.
Bu yüzükle seninle evleniyorum.
Brad said wed give a show, and were going to give it.
Brad gösteri yapacağına dair söz verdi, ve biz de bunu gerçekleştireceğiz.
# You made that promise when we wed
"Evlendiğimizde buna söz vermiştin"
# You made that promise when we wed
"Evlendiğimizde buna söz vermiştin."
And this you may tell your Mr Party of the first part : when I wed, whatever's my own, goes with me.
Ve Bay birinci tarafın iştirakçisine şunu söyle : Ben evlenirken, sahip olduğum her şeyi yanımda getiririm.
So, without further eloquence, I will give you a toast to myself who is soon to be wed.
Yani lafı fazla uzatmadan kadehi kendim için kaldırıyorum. Çünkü yakında evleniyorum.
They are not wed.
- Evli değiller.
Why did you wed her if you were already married?
Zaten evliyseniz neden onunla evlendiniz?
And because you are older than Ilene, the man you wed will one day rule Ord with you.
İlena'dan daha büyük olduğun için senin evleneceğin erkek bir gün bu toprakların kralı olacak.
# Now, which one will she wed?
# Şimdi kız hangisiyle evlenecek?
Mrs. Crawford, I gotta get an answer from Cissie about our being wed.
Bayan Crawford, evliliğimiz ile ilgili Cissie'den cevap almam lazım.
It's time you were wed and planning a family of your own.
Evlenip bir aile kurmanın zamanı geldi de geçiyor bile.
With this ring, I thee wed.
Bu yüzük ile seninle evleniyorum.
Everybody wed up.
Tören sona ermiştir.
- Now say, "With this ring, I thee wed."
- Şimdi söyle, "Bu yüzükle seni karım olarak alıyorum."
- With this ring, I thee wed.
- Bu yüzükle seni karım olarak alıyorum.
I was hoping wed get whats-his-name to fix that shower.
Umarım, adı bilmem ne duşu tamir eder.
Wed be glad to help if we can.
Elimizden geldiğince yardım ederiz.
If you had your way, wed live at the YMCA.
Kendi tarzında takılsaydın, şimdi YMCA'da yaşıyor olurduk.
Wed be fools to fight it
Bununla mücadele etmemiz aptallık olur
And wed be fools to fight it
Bununla mücadele etmemiz aptallık olur
Griswold can then challenge him for the hand of the princess Gwendolyn, and by the rules of chivalry, she must wed the victor!
Griswold o zaman Prenses Gwendolyn'in aşkı için ona meydan okuyabilir, ve centilmenlik kuralları gereği, prensesin kazananla evlenmesi gerekir!
With this ring, I thee wed.
Bu yüzükle sizleri birleştiriyorum.
With this ring I thee wed and pledge thee my troth.
Bu yüzükle seninle evlendim ve sana sadık kalacağım.
It isn't the way I planned to have my daughter wed.
Kızımın evliliğini bu şekilde planlamamıştım.
If she were to wed and bear children, the Usher evil would spread anew - malignant, cancerous. You are mad.
Eğer evlenir ve çocuk doğurursa Usher kötülüğü yayılır, kanser gibi...
I thee wed.
Seninle evleniyorum.
With this ring, I thee wed.
Bu yüzükle, seninle evleniyorum.
He has not wed her yet.
Henüz onunla evlenmedi.
Who brings the rarest treasure I will wed.
En nadide hazineyi kim getirirse, onunla evleneceğim.
We shall be wed at once.
Hemen evleneceğiz.
All I've been thinking of is what wéd do together.
Aylardan beri, eğer beraber olsak neler yapabileceğimizi planlıyordum.
Wéd never have such an idea in Tourcoing.
Parti fikri çok orjinaldi. Tourcoing'de olmaz böyle şeyler.
Wed suffocate.
Bunalırız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]