Да бросьте translate Turkish

Да бросьте вы эту фигню.

Önemli değil.

Да бросьте.

Haydi ama.

Да бросьте, он не знает, что говорит.

O ne dediğini bilmiyor.

Да бросьте вы.

Hey, bana bunu söylemeyin.

Да бросьте, это что, шутка какая-то?

Ne bu böyle? Şaka falan mı?

Да бросьте, с новенькими так всегда.

" Hele Transilvanya Prensi onu yanına çağırıp

Да бросьте вы их!

Bırak şunu!

Да бросьте вы, други.

Gelin, gelin, gelin benim küçük kankalarım.

Да бросьте вы.

Kesin şunu tamam mı?

Да бросьте это, люди, видно же, что не получится.

Hayır arkadaşlar. Görüyorsunuz, olmuyor.

Да бросьте вы!

Haydi ama, yapma!

2 км. с завязанными глазами, да бросьте вы...

Hadi ordan! - Kışkırtma adamı.

Да бросьте вы, растоптали пол-Европы, нас оставят на семена только.

- Yapma, Avrupa'nın yarısını, bizi işgal ettiler. Tarla gibi biçiyorlar.

Я тоже не замчжем. Да бросьте вы.

Tabii Belediye Sarayı'nda bu sizin için bir sorun değil.

- Да бросьте, мне 18.

- Hadi ama dostum, 18 yaşındayım.

Да бросьте.

Olmaz!

Да бросьте, парни.

Yapmayın çocuklar.

"Никсон, Сингапур, Озеро Эри". Ой, да бросьте.

Singapur, Nixon ve Erie Gölü mü?

Да бросьте, почтенный!

Hadi be amca!

Да бросьте, месье Хофман!

Yapmayın Bay Hofman!

- Хэй, да бросьте вы. - Ты так и не подписал заявление?

Başvuru formunu hala imzalamadın.

¬ смысле, да бросьте.

Yani, hadi.

Да бросьте вы эту чушь с гаданиями!

Yapma ama! Bütün o falcılık olayı tam bir saçmalık.

- Да бросьте.

- Unut gitsin.

Да бросьте!

- Haydi oradan.

- А кто знает? - Да бросьте!

Kim bilir?

- Да бросьте вы.

- Hadi ama.

Да бросьте, они не смогут этого сделать.

Haydi ama o bunu yapamaz!

Да бросьте. Вы не в себе, говоря о мистических вещах и псевдо-религиозном знаке из 12-го века.

Siz delisiniz, 12. yüzyıldan kalan dini bir modası geçmiş bir ikon olan bir mitten bahsediyorsunuz.

Ой, да бросьте.

Yapmayın lütfen.

O, да бросьте. Я люблю людей так же, как и все их любят.

Yapma, insanları herkes kadar severim.

- Да бросьте. Я же вижу, что вы от неё без ума.

Ona deli olduğunuz belli.

Да бросьте.

Yapmayın.

Я уже на пределе, Вы что, не понимаете? Да бросьте Вы!

Yolun sonundayım zaten, tamam mı?

Да бросьте. Никто не идеален.

Yapmayın kimse "her şey" değildir.

Да бросьте, заставить Б'Эланну контролировать свой темперамент - это как заставить ференги пожертвовать свое состояние на благотворительность.

İnan bana, B'Elanna'nın öfkesini kontrol etmek demek, bir Ferengi'den servetinin bağışlamasını istemekle eş değerdir.

- Да бросьте.

- Bu ne saçmalık böyle?

Да, бросьте вы!

Her neyse.

Да что вы, люди! Бросьте вы эти бабские сказки.

Dostlar, bu masalları dinlemeyin.

Да бросьте..

Nesi varmış onun?

Да, мистер Финч, бросьте, ладно?

Önemli değil Bay Finch.

Не знаю. Да. Когда он к вам придет, бросьте немедленно все дела и бегите в таверну к Яспару.

Haberci size geldiğinde, işinizi gücünüzü bırakın, son sürat "Jasper'in Meyhanesi" ne gelin.

- Да, ладно, бросьте.

- Dalga geçme.

Да бросьте дурака валять, вы оба.

İkiniz de susun.

Офицер Даймс. Бросьте оружие, ёб вашу мать.

İndirin diyorum silahları!

Да ну, бросьте!

- Hade leyn.

Да, бросьте!

Çökmeyecek. Nereden mi biliyorum?

Да, бросьте... Признайте, что ваш университет... - Дату, пожалуйста.

Yanlış hatırlamıyorsam... üniversiten, basına çılgın hikayeler sattığın için seni görevinden aldı.

- Да, бросьте вы.

- Hayır, teşekkür ederim.

- Да бросьте!

Haydi.

Да бросьте, Вы, не робейте.

Utanma.