English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ З ] / Зелени

Зелени translate Turkish

165 parallel translation
Что насчет зелени, которую ты мне обещал?
Bana söz verdiğin para ne olacak?
Ее похоронят среди зелени и деревьев.
Etrafında ağaçlar ve çiçekler olan yeşil ve güzel bir yere gömülecek.
Время от времени повозка исчезала за большими деревьями какой-нибудь фермы, а затем снова появлялась из-за купы зелени, увозя под лучами солнца, мимо зеленых и желтых посевов, испещренных красными и синими пятнами, ослепительный груз женщин.
Bazı zamanlar araba, büyük ağaçların arkasında kayboluyor sonraysa kırmızı ve mavi renk ile beneklenmiş yeşil ve sarı kırların içinde ortaya çıkıyor bu büyüleyici kadınları gün ışığında taşıyordu.
Прелестный городок, весь в зелени, казалось, будет стоять вечно.
Hoş, yemyeşil çayırlar, sonsuza kadar duracak gibiydi.
Что-нибудь легкое? Я сделаю пельмени, у меня для них все есть... а ты купи немного зелени.
Sana ravioli yapayım mı?
Здесь много зелени.
Çok fazla yesillik vardir.
Из-за высокого спроса, существуют проблемы с поставками Соевой Зелени.
Yeşil Soylent, çok fazla rağbet gördüğü için talebi karşılayamıyor.
И помните, вторник - день Соевой Зелени.
Unutmayın, salıları Yeşil Soylent Günü.
Съешь немного Соевой Зелени и сразу успокоишься.
Biraz Yeşil Soylent ye de sakinleş.
Запасы этой проклятой зелени подходят к концу.
Ellerindeki yeşil bitiyor.
Запасы Соевой Зелени исчерпаны.
Yeşil Soylent stoku tükendi.
Что-то черное в зелени ваших глаз.
Gözünün yeşil kısmında siyah bir parçacık var.
Больше молока, зелени, фруктов. Густой суп время от времени, и это больше не повторится.
Bol bol süt, marul, meyve arada bir kıvamlı çorba, bir şeyiniz kalmaz.
По зелени.
Yeşilliği özledim.
# Мы колядовать пришли # средь зелени листвы.
Noel içkimizi içmek için toplandık Yemyeşil yaprakların arasında
За поимку вы нам должны четыре штуки зелени. Но у нас скидки на этой неделе на протонный заряд и хранение твари.
Yakalama ücreti yaklaşık 4.000 dolar tutar ama proton şarjı ve depolama ücretinde indirimimiz var.
Вы захватили нас ради зелени, но вы не ожидали, что некоторая ядовитая пилюля собиралась бегать по зданию.
bunu bana bırakın Ama bu tam olarak zehir içmek gibi değildir Bunun için binada koşturmayada gerek yok.
Хорошо. Тогда приготовьте салат из зелени, пожалуйста.
Peki, o halde yeşil salata olsun.
Я подошёл к продавцу зелени, Никола Травалья.
Bir manava gittim, Nicola Travaglia.
Банан остался торчать вот так. Продавец зелени увидел это..
Muz'u böyle koluma taktım.Manav bunu gördü..
Он вызвал охрану продавцов зелени..
Manavları koruyan polisi çağırdı..
.. продавцу зелени Николе Травалье, вышеупомянутый банан.
.. Manav Nicola Travaglia'ya, Burada bahsedilen bu muz'u.
Продавец зелени?
- Manav?
- Семья продавца зелени? - Да.
- Manav'in ailesi mi?
- Здесь сестра продавца зелени!
aile mi o yıktı! - manav'ın kızı da oradaydı!
Она вернет. Что такое 5 штук зелени для друзей?
Sana geri ödeyecek. 5 binliğin arkadaşlar arasında ne önemi var?
Они до сих пор любят свои долины, утопающие в зелени, свои журчащие реки, свои величественные горы.
Onun yeşil vadilerini, uğuldayan nehirlerini, haşmetli dağlarını hep sevecekler.
В уютной долине, утопая в зелени, стояло поместье Грендж, где жили Эдгар Линтон и Изабелла, его сестра.
Vadideki korunaklı, kırmızı halılı Çiftlik Evi, Edgar Linton ve kız kardeşi lsabella'nın eviydi.
За мной, американец даст beaucoup зелени.
Benimle gel, Amerikalı adam beaucoup yeşil para verir.
В этом утопающем в зелени домике, он почувствует себя как в своём собственном.
Bu rahat ve şirin ev güzel bir doğayla çevrili... ve onu kesinlikle evindeymiş gibi hissettirecek.
Я дал тебе деньги, чтобы заплатить за аренду... и купить зелени, нажать там кое на кого.
Parayı kira ödeyesin, eve yemek götüresin... evini ısıtasın diye vermiştim.
Достанем немного зелени.
Yeşil deliğe gidelim.
Так здорово побыть на природе. Там, где много зелени.
Çevre düzenlemesi yapılmış açık alanda olmak güzel birşey.
Я не могу выразить словами, какое огромное горе я перенес, зная, что свирепая инфляция и девальвация валюты бушевали, как лесные пожары на просторах сочной финансовой зелени у меня дома.
Yurdumun verimli finansal ağaçlıklarında başı boş yangın gibi kasıp kavuran azgın enflasyonu düşündükçe yüreğimin nasıl burkulduğunu anlatamam size.
Много зелени.
Bir sürü yeşillik.
Вы давно думали добавить сюда больше зелени.
Hep daha çok yeşilliğe ihtiyaç olduğunu söylerdiniz.
И зелени не будет боле.
Musibet yolluyorum Kılıcımı yolluyorum
привыкай, как раньше спал, спать на тине зелени!
Ve daha önce kime yaptırdıysan, Şimdi de yatağını o hazırlasın.
Ты трус. Хочешь зелени, но не хочешь пачкать руки.
Parayı istiyorsun, fakat elini kirletmek istemiyorsun.
Его флейта высохла без сладкой воды и сна земли, без любви зелени и нежного ветерка.
Onun flütü kurudu. Su ve tatlı toprak olmadan. Rüzgar tarafından getirilen aşk taneleri olmadan.
Хотя оттенок зелени и рожки удержали меня от некоторых публичных представлений.
Rengim ve boynuzlarım halka açık yerlerde şarkı söylememi engellemiş olsa da.
Тебе прямо на дом везут триста тысяч зелени с набережной.
Ama sen değil. Kordon Boyundan 300 bin yeşil dolar evine kadar götürülüyor.
Ныряя в зелени, тону в ее волнах ;
"At arabası, bir kayığın hareketi gibi yeşilliklerde kayboldu..."
Я пытаюсь заработать немного зелени с дядей Рико.
Rico amcayla tatlı para kazanmaya çalışıyoruz.
Я сейчас растрясу ваши задницы на 50 кусков зелени ".
50 bini götüne sokmak üzereyim.
Побольше зелени.
Bol sebze yiyin.
Конечно, "Метро Ньюс 1" платит тебе жалование, но немного зелени на стороне на пользу тебе, мне и мистеру МакГи.
Doğru, paranın birazını Metro News One veriyor, ve hey, şurdaki küçük yeşil salata sen, ben ve Bay McGee için iyi.
А ты, знаю, держишь неплохую коллекцию зелени под матрасом.
Ve sen de, yatağının altında bir sürü yeşillikle yatan bir adamsın.
Так что если мы не найдем побольше зелени, он может послать воздушный поцелуй креслу в Капитоле
Büyük bir miktar para bulamazsak, o şık deri koltuğa elveda demek zorunda kalacak.
Без зелени мы вылетим в трубу
Hiç paramızın olmaması bizi bu çukura soktu.
что самой важной частью в небесах были бы деревья. где много зелени. наполеннное миром и любовью.
Cennette olması gereken en önemli şeyler bence ağaçlar... yeşilliklerle çevrili bir yer... aşk ve barışla dolu bir yer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]