English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ М ] / Место

Место translate Turkish

47,590 parallel translation
Она понятия не имела, что не должна была покидать место происшествия.
Kaza mahalini terk etmemesi gerektiği ile ilgili bir fikri de yoktu.
Освободите место, освободите место.
Yer açın, yer açın.
Они хотят предложить вам место в подразделении по борьбе с торговлей людьми... что весьма почетно для новичка.
Seni İnsan Kaçakçılığı bölümüne vermek istiyorlar, ki bu bir çaylak için bir onurdur.
Может, мне здесь вообще не место.
Belki de hiç gelmemeliydim.
Где ты нашёл это место?
Burayı nereden buldunuz?
Оливер, я все же думаю, что ошибка - не выбить из этого подонка место продажи.
Oliver, bence hala bu şerefsizi satış yeri için zorlamamak bir hata.
Было только одно место, которое мне понравилось.
Hafiften hoşuma giden bir yer vardı.
Вернись на место!
Koltuğuna geri dön!
И что это за место?
Ne burası?
Я не готова занять место вашей дочери, сэр.
Henüz kızınızın yerini doldurmaya hazır değilim efendim.
Лорел не хотела, чтобы кто-то занял её место.
Laurel birinin yerini doldurmasını istemezdi.
Бегом, в безопасное место.
Kendinizi güvene alın.
В безопасное место.
Kendinizi güvene alın.
Здание, перед которым вы остановились, как раз позади него здание администрации. И оттуда открывается прекрасный вид на то место, где Оливер будет выступать.
Önünde durduğunuz binanın hemen arkasında belediye binası var Oliver'ın konuşma yapacağı yeri görmek için muhteşem bir yer yani.
Ты уверен, что это то место?
Burası olduğuna emin misin?
Что ж, Талия, это место было сложно найти.
Açıkçası bulmak da epey zor oldu Talia.
Фелисити нашла место, где Чейз держит Сьюзан.
Felicity, Chase'in Susan'ı nerede tuttuğunu bulmuş.
Иди в безопасное место.
Güvenli bir yere git.
Это место не для тебя, Оливер. Отправляйся домой.
Burası sana iyi gelmiyor Oliver.
Это место будет словно крепость, усиленная охрана для президента и генералов.
Orayı kale gibi korurlar. Başkan ve generaller için güvenlik sıkı tutulur.
Нет, это он, просто это не то место, которое, по мнению Аргуса, мы должны были атаковать.
Hayır, öyle. Sadece Argus'un girmemizi beklediği yer değil.
Многие хотят занять место Дэмиена Дарка.
Damien Darhk'ın oluşturduğu boşluğu birçok insan doldurmaya çalışıyor.
Если бы у нас было больше людей с масками на лицах, мы бы реально могли выловить всех, кто пытается занять место Дэмиена Дарка.
Eğer daha fazla adamımız, yani elemanımız olsaydı Damien Darhk olmak için deneme yapan adamlardan birini gerçekten yakalama şansımız olurdu.
Куда, в Старлинг Сити или в это ужасное место?
Nereye, Starling City'e mi yoksa bu korkunç yere mi?
Я отведу тебя в одно место, где объясню, зачем я делаю то, что делаю.
Neyi, neden yaptığımı açıklamak için seni bir yere götürüyorum.
Моё правительство слышало про это место – остров-тюрьма, построенная китайцами.
Hükümetim de burası hakkında dedikodular duymuştu. Çinliler tarafından yapılan bir ada hapishanesi.
Если мой китайский мне не изменяет, это место называют Чистилищем.
Çinceden anladığım kadarıyla buraya Araf deniliyor.
И вообще, как он узнал про это место?
Hatta buranın varlığından nasıl haberdar oldu?
Так ты узнаёшь это место?
Nerede olduğumuzu anladın demek?
Полагаю, сейчас не лучшее время или место для чего-то хоть отдалённо счастливого.
Sanırım mutlu olmanın ne zamanı ne de yeri.
Дайте место.
Bana biraz yer açın.
Тебе надо найти место, где ты можешь залечь, пока всё не прояснится.
Neler olduğunu anlayana dek saklanacak bir yer bulmalısın.
Портленд не лучшее место, чтобы растить ребёнка, понимаешь?
Belki Portland şu anda ailemizin yaşaması için en uygun yer olmayabilir.
Надо придумать безопасное место, и это явно не здесь.
Güvenli bir yer düşünmeliyiz ve açıkçası orası da burası değil.
Не самое паршивое место, да?
Çok da sefil değil, ne dersin?
Будто мне здесь не место.
Sanki buraya ait değilmişim gibi!
А тебе просто купили место в Пехоте.
Ailen Birlik'e katılımını satın almış.
ѕоследнее официальным место работы у всех - корпораци € "ѕротоген".
Resmi kayıtlar Protogen Şirketi'nin en son işe aldığı kişiler olduğunu gösteriyor.
Ќам не место среди звЄзд.
Biz olmadan yıldızlar daha iyi olacaktır.
¬ цел € х собственной безопасности, с € дьте нахрен на место!
Kendi iyiliğiniz için oturun kıçınızın üzerine.
Твоё место - рядом со мной.
Bana aitsin.
Извини, золотко, но это место занято.
Affedersin tatlım sanırım o sandalye dolu.
Тебе просто-напросто здесь не место.
Buraya ait olmayan sensin.
Хорошее место.
En iyi bildiğin şey.
Джошу здесь не место, и так будет всегда. Смирись, Люси.
Josh burada istenmiyor ve istenmeyecek de.
Думаю, это означает, что тебе и моему отцу надо согласовать кандидата на место Ричарда, и я уверен, что мой отец тебя не поддержит.
Yani bu senin ve babamın, Richard'ın yerine kimin geleceğini belirleyeceksiniz demek oluyor. Şundan çok eminim, babam seni asla kabul etmeyecektir.
Неплохое место для ночлега.
Geceyi geçirmek için iyi bir yere benziyor.
Место, где Стена выходит к морю.
Duvar'ın denizle buluştuğu yer.
Вам здесь не место.
Burada yerin yok.
Ты знаешь это место вдоль и поперек.
Eminim mekânın hem içini hem de dışını iyi biliyorsundur.
Слабое место.
Şey zayıf nokta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]